Durun!...Uçak düşüreceksiniz

Uzun zamandır hiç böyle eğlenmemiştim.

Ne kötü huyum var fırsatları hiç kaçırmıyorum. Yakın zamana kadar oy tombulum tombulum diyerek beni ti- ye alan aile fertlerine misilleme yapıyorum.

Geçen hafta pazar günü akşam üzeri Seka Park'a gittik. Bilenler bilir, bilmeyenler için söyleyeyim çoluk çocuk eğlenceli vakit geçirmek isteyen, özellikle bizim gibi cadde üstü ikamet eden aileler için çok güzel bir yer.

Küçük oğlumuz deniz kenarında kumdan kaleler yaparken biz de yemyeşil çimenlerin üzerinde masmavi gökyüzünü ve denizi, çevrede neşe ile koşup oynayan çocukları, bir köşede sarmaş dolaş fısıldaşan sevgilileri, hayatının son baharında olan ama sevgilerinden hiç bir şey kaybetmedikleri her hallerinden belli çok yaşlı bir çifti, kısacası hayatın her bölümünün bir arada bulunduğu Park'ı izliyoruz. Ne kadar güzel, ne kadar huzur verici...

Büyük oğlum gökyüzünde nazlı nazlı salınan uçurtmaları gösteriyor.

Babasına:

- Gelecek hafta bizde uçurtma uçuralım ama şuradaki uçurtma gibi yapalım, en yükseğe çıksın, kocaman olsun

Kıskıs gülerek geçen yılı hatırlatıyorum.

Babası, amcası ve oğlum geçen yaz da böyle bir uçurtma sevdasına tutulmuşlardı. Saatlerce uğraştılar ama uçurtma yerden kalkmadı. Allah'tan amca da uçak teknisyeni. En sonunda bahaneyi ters esen rüzgara, çıtaların gerekenden daha ağır olmasına bağladılar saatlerce emek verdikleri uçurtmayı kaldırıp bir kenara attılar.

Bu hatırlatmam hiç hoşlarına gitmedi.
Beni utandıracaklarmış , çok güzel bir uçurtma yapacaklarmış. Hadi hayırlısı...

Hemen bir yapı markete gidildi, gerekli bütün malzemeler alındı, büyük bir heyecanla çıtalar çatıldı, kağıdı, ipi tutkalı, ıvırı, zıvırı…

Bizimkiler olaya tam bir cerrah hassasiyeti gösteriyor. Milim milim ölçüp hesaplıyor, nasıl en yüksekler de uçan uçurtma olacağını, parkın yıldızı olacağını konuşuyorlar.

Ben gülmekten ölüyorum.

-Aman dikkat edin de Türksatı düşürmeyin

-Yok daha neler

-Ha ha, diyorum ki bu sizin uçurtmanın ipleri helikopter pervanesine falan dolaşmaz değil mi?

-Senin de diline düştük ya!

-Hiç affım yoktur. Benle dalga geçmeyecektiniz.

Uçurtma masanın üzerinde bir haftadır tamamlanmayı bekliyor.

Yarın Pazar. Beklenen gün. Hele bir de uçuramazlarsa.

Tombulun zevkten yağları eriyecek.

Yaşasın kötülük. Yaşasın intikam.