Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mart '07

 
Kategori
Mizah
 

Nisan bir

Nisan bir
 

Okullarda 1 Nisanlar özel günlerdir. Eğitim sistemimiz okullarda yalnızca yaramaz öğrencilere özgürlük tanıdığı için diğer öğrencilerin çok fazla uyarı ve ceza almadan ölçülü bir yaramazlık yapabilme özgürlüğüne sahip oldukları günlerdir 1 Nisanlar.

Öğrenciler en çok sınıflarını değiştirmeyi severler Nisan bir şakası olarak. Bu şakayı yapmak için öncelikle öğretmenin bu şakaya vereceği tepki tartılır, uygun bulunursa yine şakayı kaldırabilecek öğretmeni olan başka bir sınıfla anlaşılır ve toplu olarak diğer sınıftaki sıralarda öğretmen beklenir. Kimi öğretmen için sınıfın kapısında yazılı olan 8-B daha çok şey ifade eder ve sınıfa girip farketmeden anlatmaya başlar. Kimi öğretmen şakayı anlamıştır ve anlamamış gibi derse başlayarak öğrencilere şaka yapar. Kimi öğretmen önce kızar, bağırır ve az sonra bunun öğretmenin şakası olduğu anlaşılır. Kimi öğretmen de asla gözünden birşey kaçmayacağını ispat edercesine girer girmez şaka yapıldığını anladığını söyler, ancak şaka falan yapılmamıştır, doğru sınıftadır.

Siz şaka yapamayan sınıflardan biriyseniz, ders başladıktan birkaç dakika sonra koridorlardaki gürültülerden yandaki sınıflarda şakanın bittiğini ve öğrencilerin kendi sınıflarını döndüklerini anlarsınız.

Hep aynı şakanın yapılması öğrencilerin yaratıcılıklarının zayıf olduğunu göstermez, öğrenci bu şakanın artık okulların çok tepki almayacağı şakası olduğunu bilir, diğer şakalarının sonucunun ne olacağını tahmin edemediği için bu bilinen şakayı tercih eder.

Üniversite yıllarında bile tanık olmuştum bu şakaya. Asistan olduğum yıllarda, öğrenciler hoca gelmeden sınıfları değiştirmişler, benden de kendi sınıfımda kalmamı rica etmişlerdi, kırmazdım öğrencilerimi. Aynı sınıfın A ve B grupları değişmişlerdi. Hocamız sınıfa gelince beni sınıfta görünce doğru sınıfa geldiğini düşünmüş ama tam anlatmaya başlarken farketmişti yanlış sınıfta olduğunu. O gün öğrenciler kalmış, biz hocayla kendi öğrencilerimizin yanına gitmiştik.

Lise son sınıftaydım. Bahar günlerindeydi ama 1 Nisan mıydı çok emin değilim. Kimya laboratuvarında ders arasında kalabalık bir grup olarak oldukça sulu bir şaka yapıyorduk. Laboratuvardan büyük hunilerden birini almış, onu pantolonun kemerine takıp alnımıza koyduğumuz metal 50 kuruşu huninin içine düşürmeye çalışarak yarışıyorduk. Daha doğrusu izleyenler bunun bir yarışma olduğunu sanıyordu. İddialı ve şakadan habersiz bir öğrenci çıkınca, bir iki kez parayı huniye düşürmeyi başardıktan sonra, litrelik bir beher dolusu suyu huninin içine boşaltılınca neye uğradığını anlamıyordu. Şaka yapılanların hepsi ıslanmalarına karşın tepki göstermemişlerdi. İnebolu küçük yerdi, ders arasındaki süre evine gidip üzerini değiştirmesi için yeterli olurdu. O gün o şakayı yapan arkadaşlarımızdan birkaçı küçük disiplin cezaları almıştı. Cezanın gerekçesi şaka değildi, laboratuvar cihazlarının amacı dışında kullanılması olarak açıklanmıştı. Orada olup, ceza almayan birkaç arkadaş itiraz etmiştik, biz de oradaydık diye. İtiraz ettiğimiz hocamız bu kahramanlığımızı ciddiye almamıştı ve bunun için mantıklı bir açıklama yapmaya çalışmıştı.

Şakalar güzeldir, ölçülü, düzeyli, sonu kötü bitmediği sürece. 1 Nisanınız güzel olsun, şakalar kadar güzel.

 
Toplam blog
: 1735
: 2429
Kayıt tarihi
: 22.09.06
 
 

27 Mart 1959'da İnebolu Yeşilöz Köyünde doğdum. Yeşilöz Köyü İlkokulu, Yeniyol İlkokulu, İnebolu ..