Yetmişli yılların bir yaz gününde Semih iskeleden eve dönüyordu. O gün Kuşadası çarşısını dolaşmış sonra da limana yanaşan gemiyi seyretmeye gitmişti. Bokludere yokuşunu çıkmaya ..
Melih; askerden yeni gelmiş, iş arıyordu. Ancak günler çabuk geçiyor ve iş bulamadıkça bunalıma giriyordu. Seksenli yılların başında Kuşadası’nda hem işyeri azdı, hem de işlerin hemen..
Her nedense Kuşadası kıyılarında yazları genelde deniz dalgalı olurdu. Ancak; belkide yazın son günleri olduğu için, o gün, Sahil Sitelerinde fazla dalga yoktu. Şencan Hanım, arkadaşları Ma..
Didim, altın bir sezona daha girmişti. Sahilden denize esen ılık rüzgar, dalgasız dümdüz ve masmavi deniz, ağaçlarda koro halinde adeta şarkı söyleyen cırcır böcekleri, tertemiz, upuzun kumsallar…<..
Tornacı Mustafa Usta, boş zamanlarında Sanayi’ye gelen gazeteleri okumaktan hoşlanırdı. Yerel gazeteler ona Kuşadası’ndaki haberleri iletiyor, bazen de köşe yazıları ilgisini çekiyordu. ..
Şaziye, yaklaşık on yıllık devlet memuruydu. İşine sadık, verilen görevleri titizlikle yerine getiren ve mükemmeliyetçi bir yapıya sahipti. Günlerden Cuma’ydı. Mesainin bit..
Üç arkadaş, o akşam çok şendiler. Yorgun ama çok neşeliydiler. Üçü de tatil sitelerindeki bir otelde çalışıyordu. Macit resepsiyonda, Şakir ambarda, Haluk ise katlarda görevli ..
Hacı İbram Ağa’lar, Türklerin elinden çıktıktan sonra Mora yarımadasının doğusunda bulunan Menevşe kalesinden toplu halde Kuşadası’na gelip yerleşmişlerdi. İlk zamanlar Ada’nın yerlileri Moralılar’..
Takvimler bin dokuz yüz yetmişbeş yılının yazını gösteriyordu. Konyalı Memet, iş bulup çalışmak için ilk defa o yıl Bodrum’a gelmişti. Mercan Pansiyon’un yanında küçük bir çay ocağı..
Bıyıkları yeni terlemeye başlayan Hüseyin, okul dışı zamanlarında işyerinde babasına yardım ederdi. Babası, Söke’nin ünlü esnaflarındandı. Dükkanlarında tahin, şurup, yoğurt, süt, pekmez, ..
1958 yılında Söke'de doğdum. Esnaf çocuğu olarak ilk, orta ve lise eğitimimi Aydın ili Söke ilçes..