Anlamsızlığa anlam yükleyen beyhude arayışın yörüngesindeki istirhamı ve söz öbekleri cahilce bir c/esaret ile biçimleniyor. Irkı var ya da yok sözcüklerin lakin katıksız rahmeti ile özet geçtiğim ..
Ölümü mimleyen bir yakarışın dış sesiyim: mazlum gölgelerin yaratıcısı ve aymazlığında sitemlerin, bir düş zincirine bir yeni halka daha ekliyorum. Aklımın mavisinde yaslı satırlar var bir o kadar ..
‘’Kendimin celladıyım.’’ (Alıntı) Çalıntı olmamalı hiçbir sözcük yine de mealini alıntı olarak tasavvur ediyoruz belki de bir ömrün çalıntı olduğuna dair de bir kabulleniş hele ki..
Mavi badanalı köşkün, sarı benizli panjurları ve pejmürde takvimin son yaprağına az kala, bir başımıza kalmışlığın da ahvali şiirler ve kabından taşan Aralık. Miskin bir gözyaşı i..
Seni seviyorum ve hep de seveceğim. Sözcüklerin kırağı çaldığı her günü öğünlere ayırmak payıma düşen… elimde değil: seviyorum seni. Fıtratımda gizem saklı bir o kadar yalnızlığın d/okunuşu..
S/oluksuz kaldığımızın mahsulüdür peşinen yanan evren belki de kürediğimiz minvaldedir d/okunaklı hayatların, basireti bağlanmış şiirlere yoldaş olduğu. Cübbesi yorgun bir şiirin ..
Sevgili, diye başlayabileceğim bir mektup değil zira sevgilim olmaya layık bir güneş ışığına henüz rast gelmedim ve sonsuzluğun ufkundan ölüm denen mefhuma yazdığım bir mektup bu. Varlığıma..
Kıblede saklı dokunulmazlığı emanet varlığın bir de hicvinde yetim yeminler var, Yaratanın nezdinde göğün tutanaklarına geçmiş adım ve sicilim. Şimdi makûs ömrün bir hecesini salıyorum boşluğa ve k..
Sözcükler asla kıran kırana değil ne de olsa ne metazori bir fırtına ne de yazmanın meali yaşamdan da ayrı düşmezken. Mevsimleri karıştırdım yine ve aklım çalkantılı, hicvim varla..
Aralığın ilk hecesi… Sarkıtların izdihamına muadil bir düşün de ilk karesi. Edimlerde ne çok katre. Aşka bağdaş kurduğum menevişli her renge kö..