20.12.2006doğruların yalansiyahın beyazgünün gece olarak anlatıldığı bi yerde doğdum ben...çok acı yaşadımçok koştum, düştüm...ama çok öğrendim...aşkı öğrendim, sevmeyi
Öykümü parça parça yazacağım.. Geçen sene yazmaya başladığım ve yazdan beri hiç dokunmadığım bir öykü.. Umarım tamamlarım.. BÖLÜM - I - Gözlerini açtığında güneş çoktan doğmuştu. Kuşların sesl..
BÖLÜM - II - Mert kapıyı çaldı, kravatını ve saçını düzeltti, saatine bakarak çok gecikmediği için sevindi ve kapıyı açan hocasının elini sıkıp gülümsedi. Aklında tesadüflerin önemi vardı o sıra..
Çalışanlar, dilenenler, yürüyenler… Yine sahil kenarındaydı şehrin hayatı. Bir müzik sesi geliyordu. O ilerledikçe ses artıyordu. Yerde oturmuş gitar çalan bir kızdan geliyordu ses. Giyimi değişik, ..
Seviyor muydu Melike’yi? Hayır, sadece istemişti dün onu. Ama şimdi hiçbir şey hissetmiyordu. Değişiyordu Mert, bu pislikten arınmak için kendini duşa attı hemen ve sonra da koşar adımlarla çıktı ev..
Birkaç gün sonra yine bir Pazar günü erkenden kalkıp güne tebessüm ettikten sonra eski dostlarını ziyaret etmeye karar verdi. Eline birkaç paket yiyecek ve içecek aldıktan sonra vapura bindi. Cebindek..
Baharın sonlarına doğru artık son vizeleri, tez sonuçları ve sıcak havalar iyice bunaltmıştı Mert’i. Yüzündeki asla vazgeçmem dediği tebessümler bile azalmıştı. Sadece dostlarının varlığıydı onu güld..
Sence neydi beklediğimNehrin karşısından bana bakan neydiBekledim... ne olduğunu bilmeden... görmedenBiliyordum ama, umut gizliydi onda, beklemeliydimAylar geçti, bekledim yine de
Hissettiğim sadece duyguların sarhoşluğuSebepsiz göz yaşlarıma nedenler arıyorumUmutlarım mı yoksa kederim mi doldurdu tüm yoluArkama bakmadan düşüncelerimle yürüyorumEllerini bıra..
Bugün seni çalıyor kurduğum saatlerSusmuyorlar, aklımdan çıkmana izin vermiyorlarSana susuyorum gecenin şizofren saatindeSeni içiyorum yatağımdan çıkıp, kana kana...Seni görüyor gözl..