İçime kapanık biriyken, önüme tiyatronun çıkmasıyla adeta bir dönüm noktası yaşadım. Tiyatroda farklı bakış açılarına sahip oldum, farklı karakterlere bürünmeyi öğrendim. Yeri geldiğinde yerdeki çöp yeri geldiğinde yerdeki çöpü süpüren oldum. Zaman su gibi akıp  geçerken bense sekiz ay içinde sahneye çıkmaya hazır hale geldim. İlk rol aldığım oyunun adı Kadınların Savaşı (Antik Yunan). Sahne zamanı geldiğinde ise tam beş yüz kişinin önüne çıkmanın heyecanı vardı. Yanlız bu sadece sahne deneyimi değildi benim için aynı zamanda inanılmaz bir özgüven sahibi olmamdı ki öyle oldu.Tiyatro eğitimi aldığım ve kopamadığım Ekim Sanat Atölyesinde ikinci yılımda Amatör kadrodaydım. İkinci oyunum Bahar Noktası. Tiyatro ekibi olarak oyuna hazırlanırken gırgır şamata eksik olmuyordu, insanın sosyalleşmemesi imkansızdı. Oyun hazırlıkları devam ederken bir yandan da Dramatik Yazarlık eğitimi aldım. Bahar Noktası iki kez sahnelendi. İlk sahnelendiği yer Uludağ Üniversitesi Sahnesi ikinci sahnelendiği yer ise Nazım Hikmet Sahnesi. Tüm bu olaylar bittikten sonra sinema oyunculuğuna doğru koştum. Karagöz Atölyesinde sinema oyunculuğu eğitimi aldım. Aynı dönemde halk eğitimde şan dersi aldım. Bunların hepsinin yanı sıra beş yıldır şiirle uğrşıyorum. Bu dönemde umarım sizlerle olmayı umuyorum