İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı 1. sınıf öğrencisiyim. Yazarak kendimi ifade etmek, kalemimle dünyaya kafa tutmak en büyük tutkum. Yazmaya bu kadar hevesli olan ben tam altı aydır bilerek ve isteyerek susturuyordum kalemimi. Babamı zaman denen bu koca boşlukta kaybedişimin ardından kalemimi susturmayı seçmem çok garip olmasa gerek. Yazdıklarımı sevdiğim birinin ölümünün ardından okuduğumda, bu yazıların bana özlediğim insanı getirmediğini fark ettim. Oysa bu acıları yaşamadan önce sanatçıların kalem denen sihirli bir çubukla ölüme kafa tutabileceklerine inanırdım. Aslında kafa tutmanın, yaşamak için mücadele vermenin zor olduğunu öğrenişim çok acı oldu. Milliyet Blog sayesinde yeniden merhaba diyorum kalemime. Ölüme kafa tutmak için verdiğim bu savaşta hep yanyana olmak dileğiyle.