Kadir Geceniz mübarek olsun

Ne mubarek gecedir bu gece, kutsaldır, önemli değil çok önemlidir.

Bu gece gecelerin en güzelinden biridir, bu gece gecelerin en güzelidir.

Bu gece kutsaldır.

Bu gece mubarektir. Bu gece KADİR gecesidir.

Bu gece Kuran-ı Kerim’in Peygamber Efendimize Melek Cebrail aracılığı vahyedil meye başlandığı gecedir.

KADİR – azamet ve şeref demekmiş.
 

Bugece Cenab-ı Allah’ın kullarına büyük ihsanıdır. Bir yerde ikramıdır diyor. Ne kadar güzel söylenmiş. Bu ikramın Yaradan tarafından geldiğini düşündüğümüzde ruhumuz şahlanıyor, kalbimiz yerinden oynarcasına çarpıyor. Bu gece bin aydan hayırlıymış. Düşünmek bile zorlaşıyor! İdrak olayının alamayacağı kadar muhteşem!

Peygamber Efendimiz:

”Kim ki, faziletine inanarak ve mük afatını Allah’tan bekleyerek Kadir Gecesini ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.”

Bu muhteşemlikten sonra ne denilebilinirki. Bu nasıl güzel bir gece Yarabbi?

Kısa bir yazıyı aktarıyorum.

Kadir Gecesi, Müslümanlaragöre çok hayırlı ve mübarek bir gecedir. Kur'ân'da şöyle tanımlanmıştır:

"Şüphesiz ki Biz Kuran'ı Kadir gecesinde indirdik. (Ey Resulüm!)Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Ruh(Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler de inerler. O gece, tanyerinin ağarmasına kadar bir esenliktir."(KADİR SURESİ)

Kadir gecesinin hangi gece olduğu kesin olarak bilinmiyormuş. Peygamber Efendimiz:

“Siz Kadir gecesini Ramazan'ın son on günü içerisindeki tek rakamlı gecelerde arayınız”demiş.

Nur Dağı’ndaki Hira Mağarasında, AllahKur'an'ın ilk ayetlerini Cebrailisimli melek aracılığıyla indirtmiş.

İndirilen ilk ayetler Alak Suresi'nin ilk 5 ayetiymiş.

Bazen okuduklarımız ruhumuzda bilinmezlik yaratır. Düşünürüz. Aklımız yorulur bir sonuç bulamayız! Nedenler çoktur, niye ve nasıllar almış başını gitmiştir. Oysa zamanla, okudukça, araştırdıkça, büyüklerimizi dinledikçe çözmeye başlarız. Akıllanırız sanki deriz ki evet…

Anlatılanlardan ve aklımda kalanlardan hepinizin muhtemelen çok iyi bildiklerini tekrarlayacağım.

Peygamber Efendimiz kırk yaşına yaklaştığı günlerde içine kapanmış, toplumdan uzaklaşmış. Mekke’nin kuzeyinde Nur Dağı’ndaki Hira dağına gitmeye başlamış. Bir çeşit inzivaya çekilmiş.

Üstelik bu yalnızlık kısa bir süre de değil bir iki yıl böyle yaşamış.

Bir gece tefekküre daldığı bir sırada ilk vahyi gelmiş.

Peygamber Efendimiz’in, 610 yılından başlayarak, vefat ettiği yıl olan 632'ye kadar aldığı vahiylerKur'an'ı oluşturmuş.

Vikipedi’deki bu yazıyı aynen aktarmak istiyorum.

İlk vahiy şu şekilde anlatılır:

Muhammed, bir sesin kendisini ismi ile çağırmakta olduğunu duydu. Başını kaldırıp etrafına baktı fakat taş ve ağaçlardan başka bir şey göremiyordu. Bu sırada her tarafı ansızın bir nur kaplamıştı; dayanamayıp bayıldı. Kendisine geldiğinde karşısında vahiy meleği Cebrail'i gördü.
Cebrail O'na: "Oku" dedi.
Muhammed:

"Ben okuma bilmem"diye cevap verdi.
Cebrail, Muhammed'i kucaklayıp güçsüz bırakıncaya kadar sıktı ve

"Oku"emrini tekrarladı.
Muhammed:

"Ben okuma bilmem, söyle ne okuyayım"diye cevapladı.
Cebrail emrini tekrarlayıp üçüncü defa Muhammed'i sıktıktan sonra Alak Suresi'nin ilk beş ayetini Muhammed'e vahyetti:

"Yaratan Rabb'inin adıyla oku! O, insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku! Rabb'in sonsuz kerem sahibidir. O Rab ki kalemle yazmayı öğretendir. İnsana bilmediği şeyleri öğretendir."
Meleğin arkasından Muhammed de bu ayetleri tekrarladı. Heyecanla mağaradan çıkarak evine doğru hızlıca gitmeye başladı. Yolda ilerlerken gökyüzünden bir sesin:

"Ey Muhammed! Sen Allah'ın elçisisin, Ben de Cebrail'im"dediğini duydu. Başını kaldırdığı zaman, Cebrail'i gördü. Korku içinde evine vardı.
Eşi Hatice'ye:

"Beni örtün, çabuk beni örtün"dedi.

Bir müddet dinlenip heyecanı geçtikten sonra yaşadıklarını eşi Hatice'ye anlattı,

"Korkuyorum Hatice, bana bir zararın gelmesinden korkuyorum",dedi.
Hatice, O'nu şu sözlerle teselli etti:

"Öyle deme. Allah'a yemin ederim ki, Yüce Allah, hiç bir zaman seni utandırmaz. Çünkü sen, akrabanı gözetirsin. İşini görmekten aciz kimselerin işlerini yüklenirsin, Fakire yardım edersin. Misafiri ağırlarsın"

Hatice daha sonra bu durumu Varaka bin Nevfel'e anlattı ve Muhammed'i Varaka'ya götürdü. Varaka haniflerdendi. Tevrat ve İncil'i okumuş, İbrani dilini ve eski dinleri bilen bir ihtiyardı. Varaka Muhammed'i dinledikten sonra:

"Müjde sana Ey Muhammed, Allah'a yemin ederim ki sen İsa'nın haber verdiği son Peygambersin. Gördüğün melek, senden önce Yüce Allah'ın Musa ve İsa'ya göndermiş olduğu Ruhu'l-Kudüs'tür. Keşke genç olsaydım da, kavmin seni yurdundan çıkaracağı günlerde sana yardımcı olabilseydim... Hiç bir Peygamber yoktur ki, kavmi tarafından düşmanlığa uğramasın, eziyet görmesin"dedi.

Bu güzeller güzeli gecede dua etmemiz gerekiyor. Namazlarımızı kılalım, Allah’a yalvaralım. Günahlarımızın affı için dua edelim.

Aktaracağım bu yazıyı lütfen dikkatlice okurmusunuz?

Hz. Aişe bir gün Peygamberimize:
”Ya Rasulellah: Kadir Gecesine rastlarsam nasıl dua edeyim?”

diye sordu.
Peygamberimiz şöyle buyurdu:
‘De ki: Ya Rab; sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni affet.”

Allahümme inneke afüvvün kerîmün tuhibbül afve fa’fü anni.

(Allah’ım sen affedicisin, affı seversin, beni affeyle.)

Her kim, imanından dolayı ve mükâfatını yalnız Allah'tan umarak Kadir Gecesi'ni ihya ederse, geçmiş günahları affedilir"
(Hadis-i Şerif)(alıntı)

Ömür hızla geçiyor. Zaman almış başını gidiyor. Daha yarına gelmedik derken o çoktan dünlerde kalıyor. Bir an önceyi yaşamamız mümkün değil. Bir rüya âleminde gibiyiz. Hızla ilerleyen bir vagondayız sanki.

Bu yılda Mevlam bu mubarek ayı ve bu mubarek geceyi nasip etti ne mutlu bizlere…

Dua edebilmek ve namaz kılabilmek için zamanımız olacak Allah’ın izniyle…

Bu gece için Peygamberimiz:

“Kadir gecesinde bir defa, Kadir sûresini okumak, (başka zamanda) Kur’ân-ı Kerîmi hatmetmekten daha sevâptır. Bu gece koyun sağma müddeti kadar namaz kılmak, ibâdet etmek, bir ay her geceyi ibâdetle geçirmekten daha kıymetlidir."

İnsanoğlunun günahı olmazmı?

Bizlerin elbette günahları çoktur.

Bu mubarek gecede affı için dua etmek çok güzel olacaktır.

Allah’ım hepimizin dualarını kabul etsin, inşallah…

Kadir gecesi duası:

Bismillahirrahmanirrahim

"İnnaa enzelnâhü fî leyletil kadr.
Ve maa edrâke mâ leyletül kadr.
Leyletül kadri hayrün min elfi şehr.
Tenezzelül melâiketü verrûhu fîhâ biizni rabbihim.
Min külli emrin selâm. Hiye hattâ matla'ıl fecr."
 

Meâli:

"Hakikat, biz onu (Kur'anı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin (o büyük fazl u şerefini) sana bildiren nedir? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Onda melekler ve Ruh, Rablerinin izniyle, herbir iş için iner de iner. O (gece) tan yeri ağarıncaya kadar bir selâmdır."

Nazan Şara Şatana