Türkiye tarihi "uzman"ı Hollandalı, "şeref madalyamızı" neden iade etti!

Bugün basına yansıyan habere göre, Hollandalı tarihçi Erik-Jan Zürcher, zamanın dışişleri bakanı Abdullah Gül'den aldığı "şeref madalyasını" geri vermiş...Bunun gerekçesi olarak da şunları söylemiş bu tarihçi Zürcher:

“O yıllarda Türkiye'nin AB'ye katılımını destekliyordum. Çünkü Avrupa'nın Ortadoğu ve Kafkaslar'daki menfaatleri ancak Türkiye ile işbirliği takdirde mümkündü.Ancak şimdi, Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinde demokratik erklerini kuvvetlendireceğini düşünmekte ne kadar yanıldığımı gördüm. Artık Türkiye'nin AB üyeliğinin mümkün değil. Bunu liderlerimize anlatmalıyız”(Timetürk sitesinden)

Devamında da, Türkiye'nin 12 yıl önceki Türkiye olmadığını, Türkiye hakkında yanıldığını çünkü Türkiyenin "diktatörlüğe" gittiğini, bu yüzden de bir "Türkiye uzmanı" olarak kendisine verilen şeref madalyasını iade ettiğini söylüyor.

Şimdi bu olay tek başına fazla bir şey ifade etmiyor gibi görünebilir...Kendisine Türkiye uzmanı diyen bu kişi, Türkiye'nin gidişatından haz etmemiş olabilir.

Eğer, bir kişi Türkiye devletinin kendisine verdiği "şeref madalyası"nı istemiyorsa iade edebilir...Ancak, Zürcher'in iade için ortaya koyduğu gerekçeler, Batı'nın Türkiye için çizdiği çerçeveyi göstermesi bakımından dikkate değer.

Ne diyor, bu sayın uzman: "Avrupa'nın Ortadoğu ve Kafkaslardaki menfaatleri ancak Türkiye ile işbirliği yapıldığı takdirde mümkündü..." Bu sözü Batılı tarihçilerin büyük çoğunluğunun "oryantalist" zihniyetli olduğu gerçeğiyle birlikte değerlendirelim:

Adam diyor ki, Türkiye, Batının Ortadoğu ve Kafkaslardaki menfaatlerinin taşeronudur...Bugüne kadar böyleydi ancak son yıllarda Türkiye bu eksenden çıktı, böylece Avrupa için işe yaramaz hale geldi...

Tabii Zürcher, bunu tam böyle açıklamıyor...O, Türkiye'nin Avrupa için ne ifade ettiğini söyledikten sonra,Türkiye'yi yıllarca AB kapısanda bekletmenin klasik gerekçelerini ortaya koyuyor: Türkiye, katılım sürecinde demokratik erkleri güçlendirmiyormuş da ondan yanılgıya düşmüş bu "bilim" adamı.

Aslında Zürcher, bir Batılı olarak Batı'nın gerçeğini ifade/ itiraf etmiş...Avrupa'nın tüm doğuya ama özellikle Türkiye'ye karşı tarihi oryantalist yaklaşımını ortaya koymuş...Bu bizim için hiç sürpriz değil...

Asıl üzücü olan, "içimizdeki oryantalistlerin" Batı'nın bu gerçeğini görmeyip bu tür çıkışları "dostane" sanmalarıdır...Avrupa, kendine hizmetkar bir Türkiye istiyor; politikalarını Avrupaya endekslemiş bir Türkiye istiyor...Bağımsız bir Türkiye asla istemiyor.

Bizdeki, "Bağımsız Türkiye"ciler ise, ne yazık ki, son yıllarda AB'ci ve ABD'ci oldu...Onlarla selfieler çekip, onlara "kurtarın bizi" mektupları yazıyor; elin çomağına davul olmaktan başka bir şey yapmıyorlar.

Ne var ki, Türkiye kendi yolunda yürümeye devam ediyor!