- Kategori
- Dünya
AB ve ABD Kanadından Türkiye'nin Orta Doğu'daki Konumuna Dair Bir Rapor
Orta Doğu’da dengeler, uzun zamandır alışageldiğimiz tarzda değil. Oldukça sıcak gelişmeler ard arda gelmeye başladı. İran’ın Avrupa bankalarında bulunan birikimlerini çekmeye başlaması, petrol satışlarında dolardan vazgeçmesi, Kissinger’e rağmen Carter’in bu coğrafyada barışçıl temaslar yapması ve her şeyden önemlisi PKK varlığına karşı İran ile eş zamanlı operasyonlara girişilmesi, bu dengelerin belkide tahmin edilenden önce çok ciddi sorunlara neden olacak şekilde değişebileceğinin sinyallerini veriyor. Ben şahsen şu aralar dış basını daha çok izlemeye çalışıyorum, zira Fransa’da Türkiye’nin AB müzakerelerinin seyrini etkileyebilecek görüşmeler yapılıyor. Buradan müspet bir kararın çıkmasını beklemek bence pek akıl karı değil. Rotasını ABD’ye çevirmiş olan bir Türkiye’nin AB’ne dahil olmasını düşünmek akla aykırı bir durum. Buradaki siyasi gerekçeleri gören AB, öne sürdüğü zayıf iddialardan anlaşılacağı üzere kararının hangi yönde olacağının da işaretlerini veriyor bize. Yani “ Kardeşim sen kapımızı siyasi gerekçelerle çalıyorsun, ABD senin aracılığın ile aramıza sızmak ve bizim oluşumumuzu en azından zayıflatabilecek maniplasyonlara girişmek istiyor, buna izin verebileceğimizi nasıl düşünebilirsiniz ” demek istiyor. Siyasi manevralara siyasi karşılık vererek tepkisini koyuyor ortaya, bunda anlaşılmayacak bir durum yok. Fakat başlıkta da belirttiğim gelişmeler bizi ciddiyetle düşünmeye, önlem almaya yöneltmeli. RAND Corporation Türkiye uzmanı Stephen Larrabee’nin Amerikan Hava Kuvvetleri için hazırladığı bir raporda Türkiye’nin gelecekte daha az güvenilir bir müttefik olacağı belirtiliyor. Raporda, “Orta Doğu, Türk güvenlik politikaları ve Türk toplumunda ortaya çıkan eğilimlerin , ortak çıkarları erozyona uğrattığı ve eğer önlem alınmazsa, bu eğilimlerin Amerika Birleşik Devletleri’nin Türkiye’deki ağırlığını yok edip, Orta Doğu’da istikrarsızlığın büyümesine yol açabileceği belirtiliyor.
Stephen Larrabee, Washington’un bu konuda gerekli ilk önlemleri aldığına dikkat çekerek bunun için öncelikle PKK ile mücadelede Türkiye’ye gereken desteğin sağlanması, Kerkük’te yapılması beklenen referandumun Beyaz Saray’ca ertelenerek Ankara ile uyumlu politika izlenmesi yönünde olabileceği vurgulanmıştır. DW’de Cem Sey tarafından hazırlanan haberde, ilgili olabilecek okurlar için konunun ayrıntılarına yer verildiğini belirtmek isterim.
Yukarıda belirttiğim gibi, Orta Doğu’da bölge insanları olarak arzu etmediğimiz gelişmeler ön görülmeye çalışılarak bir takım hesapların içine girilmiş. Dilerim rabbimden insanımız, aç gözlü muhteris bu eski hesaplara konu olmak talihsizliğine düşmez.