ABD’de Ermeni tasarısı

ABD Temsilciler meclisinde önümüzdeki günlerde “Temcit Pilavı” oylanacak. Yani “Ermeni Soykırımını tanıyan” yasa…

Bu yasa, ikide bir Amerika’daki “Ermeni Lobisi”nin etkisiyle meclis gündemine gelir. Mecliste oylanacağı gün de aylar önceden bellidir.

Ve…

Tartışma başlar. Türkiye, ABD’ne bu yasanın meclisten geçmesi halinde ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bozulacağını söyler.

Günler bu şekilde geçer ve gün gelir söz konusu “Temcit Pilavı” yasası ABD temsilciler meclisinden geçmez ve reddedilir.

Bu yasa, ileriki bir tarihte tekrar geri gelmek üzere bir yerlere sokuştururlar.

Ama…

Bu arada neler olur bilir misiniz?

Amerika ile Türkiye arasında bazı görüşmeler başlar. Türk yetkililer, içeride Amerika’ya posta koyarken, gittikleri Amerika’da yetkililer ile yaptıkları görüşmelerde bu yasanın engellenmesi için çeşitli tavizler verirler. Karşılığında aldıkları ise, bir başka tarihte tekrar ortaya çıkarılmak üzere yasanın meclisten geçmemisidir.

Bu durum, kısır döngü olarak hep devam eder durur.

Biz veririz, onlar alırlar…

Birisi de çıkıp şunu söylemez Amerika’ya…

“Çıkarın kardeşim o yasayı. Nasıl çıkaracaksanız çıkarın. Hiç de umurumuzda değil. Sizin meclisinizde kabul edilen bir yasanın, bizim ülkemizde her hangi bir harbiliği yok. Çıkarın, alın başınıza çarpın” demezler.

Hadi… Varsayalım ki “Ermeni Yasası” denilen –içeriği her ne ise- çıktı. Söyler misiniz, Amerika’da o yasa çıktı diye biz o yasanın gereğini yerine getirmek veya kabul etmek zorunda mıyız?

Elbette ki hayır.

Fransa veya Danimarka ve hatta İsrail kabul etti de bizde bir değişiklik mi oldu? Olmadı ama bu kısır döngü bu şekilde gittikçe “Bak çıkarırız ha yasayı” diyerek bizden bir şeyler alıp alıp götürüyorlar, asıl biz bunun farkında değiliz.

Türkiye olarak “Ermeni Soykırımı”nı kabul etmiyoruz. Bu konuda tüm tarih arşivlerinin açılmasını kabul ediyoruz “Gelin hep beraber inceleyelim” diyoruz.

Peki, bunu niye kabul etmiyorlar?

Edemezler, o zaman ellerinden oyuncakları alınmış ve Türkiye’ye karşı tüm kozları havaya uçmuş olur.

Biz, Türkiye Devleti olarak bu ve benzeri tasarılar konusunda hassas olmasak “Varın gidin işinize, ne haltınız varsa karıştırın” desek, ortaya koyduğumuz “Hadi gelin, hep birlikte bütün tarihin arşivini açalım” diye meydan okusak ne olur dersiniz?

O zaman itibarlı bir Türkiye ortaya koyarız…

İşte sorun burada…

Hani Shakespear’in tiradında dediği gibi “Olmak veya olmamak, bütün sorun burada” diyor ya. Bütün sorun burada.

“Hadi be git işine. Ne halin varsa gör” deme yürekliliğini gösterip, yüreğini ortaya koyup meydan okuma…

Türkiye, bu kararlılığı gösteremediği sürece “Ermeni tasarısı” veya “Tasarıları” Amerika’da olduğu gibi birçok ülkede daha karşımıza çıkacaktır.

Ne yazık ki…

Türkiye olarak ayağımızı yere sağlam basmaktan uzak bir dış politika izledikçe, bu gibi durumlar hep karşımıza çıkacak, biz vermeye, bizim karşımızdakiler almaya devam edecekler.

Ne yazık ki!...

17 şubat 2007