Ağır romanda ağır final...

Ağır Roman yazarı Metin Kaçan intihar mı etti? Haberini milliyet.com.tr’de görünce  okudum.

İlgili haberden bir bölümü buraya alıyorum: “İddiaya göre Pazar sabah 02.00 sıralarında Çengelköy Polis Merkezi'ne giden bir taksi sürücüsü, yolcusunun köprüden atlayarak intihar ettiğini belirtti. Bunun üzerine konuyla ilgili çalışma başlatıldı. Takside yapılan aramada Metin Kaçan'a ait olduğu iddia edilen çanta bulundu".

“Metin Kaçan, 1961 yılında, Kayseri, İncesu’da dünyaya geldi. Ailesi ile beraber, henüz altı aylıkken İstanbul’a taşınan Kaçan, okuldan mezun olmasının ardından, 1988 yılında, çeşitli mizah dergilerine kısa öyküler yazarak yazın dünyasına katıldı.

İlk romanı Ağır Roman, 1990 yılında piyasaya çıktı. Taksim Tarlabaşı’nda, Kolera Mahallesi’nde geçen roman, şehrin günlük karmaşasında ön plana çıkmayan kenar mahalle karakterlerini ağdalı bir dille ve yerel jargona uygun bir şekilde anlatmasıyla kısa sürede büyük bir ilgiyi üzerinde topladı ve en beğenilen suç ve dram kitaplarından birisi olarak Türk Edebiyatı’nda yerini aldı.

1996 yılında, Mustafa Altıoklar yönetmenliğinde sinemaya uyarlanan Ağır Roman. Okan Bayülgen, Müjde Ar, Mustafa Uğurlu ve Savaş Dinçel gibi başarılı oyuncuları kadrosunda barındırdı ve de Altın Portakal Film Festivali’nde, En İyi Sanat Yönetmeni, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ve de En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dallarında ödüle layık görüldü. Ağır Roman, 2003 yılında Fransızca’ya çevrilerek bu ülkede de yayınlandı.” (Haberin tamamını milliyet.com.tr’den okumak için buraya tıklayınız.)

Metin Kaçan adı farklı çağrışımlarda yapıyor hafızamda. Düşündükçe doksan altı yılında gündemi epeyce meşgul eden ve şimdi kimsenin anımsamak istemediği bir “ tecavüz ” olayıyla gündeme geldiğini anımsadım. Doğrulamak için internette araştırma yaptığımda pek bir bilgiye ulaşamadım. Sonra o günlerde yayın hayatına başlayan Pazartesi adlı feminist kadın gazetesi geldi. Biraz çabayla gazetenin internette PDF formatında yayımlanmış arşivlerine ulaştım. Evet hafızam beni yanıltmamıştı. Şimdi kimsenin anımsamak istemediği olayın aktörlerindendi.

O zaman olayın aktörleri entelektüel çevreden olunca tıpkı baba evine dönen ve istismar edilip töre cinayetlerine kurban edilen “çocuk gelinlere” utancın fatura edildiği gibi, mağdur olan ünlü kadınada aynı tarife uygulanmıştı. Hani o toplumda “kancık kısmı kuyruk sallamazsa” diyen, kadını mahkum eden iki yüzlülük aynen uygulanmıştı.

...

Olay yargıya intikal etmiş ve uzun bir süreç yaşanmıştı. Gazete arşivlerinde mahkumiyet ile ilgili haberlerede ulaştım. 25 Nisan 2000 Tarihli Hürriyet’te (07 Nisan 2002) sanığın 8 yıl 9 ay cezaya çarptırıldığı ancak temyiz yolunun açık olduğu yazılıyordu.(Haber için buraya tıklayınız). Temyiz/Yargıtay aşaması ile ilgili Ayşe Arman’ın yazısına ulaştım.

...

03 Ağustos 2006 tarihinde gazete arşivlerine giren haber şöyleydi:“Yazar Metin Kaçan, 11 yıl önce önce adının karıştığı tecavüz suçundan dolayı hakkında kesinleşmiş 8 yıl 9 ay hapis cezası nedeniyle, amcası Asım Kaçan'ın cenaze töreni için geldiği, babaocağı ve dogum yeri Kayseri'nin İncesu İlçesi'nde tutuklandı. Hakkındaki karar vicahiye çevrilen 45 yaşındaki Metin Kaçan, tutuklanarak Kayseri Cezaevi'ne konuldu.(Haberin tamamı için buraya tıklayınız)”

...

Metin Kaçan’ın intihar ettiği bu yazı hazırlandığı saatlerde kesinleşti (Vatan).

Kimsenin anımsamak istemediği olayın geniş bir biçimde işlendiği Pazartesi gazetesini okumak için buraya tıklayınız.

Not:Linkte artık "The server is temporarily unable to service your request due to the site owner reaching his/her bandwidth limit. Please try again later. yazısı ile karşılaşıyorsunuz/site geçici olarak hizmet ver(e)miyor, zamamlama ilginç(12/01/2013)!