- Kategori
- Sosyoloji
Aile Varlığımızın Temelidir
Aile, millet varlığımızın temelidir; asli dayanağıdır.
Kişilik okuldan önce aile içinde oluşturulur.
Suç ve kötü alışkanlıklarla mücadelede ilk siper ailedir.
Aileye sahip çıkmak bir milletin kendisine sahip çıkması demektir.
Göç (Suriye) hadisesinin ülkemizde ciddi etkileri oldu.
Geleneksel aile yapımızda ciddi değişiklikler oldu.
Şehirleşmeyle aile bağları zayıfladı, aile büyüklerinin birikimleri kaybedildi.
Aile mefhumu ortadan kalkmış bir toplum, ne kadar zengin olursa olsun ayakta kalamaz
Teknoloji bir taraftan hayatı kolaylaştırırken bir taraftan bünyemizde çözülmelere sebebiyet veriyor.
Yeni dönemin en büyük mağduru aile kurumu.
Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla aile değerlerimizde ciddi erezyon yaşanıyor.
Mahrem alan kavramı anlamını yitiriyor.
Bu yeni dönem çekirdek aileyi çözüyor, yıkıyor.
Ailede çözülme olursa, millet olarak varlığımızın tehlikeye girmesi kaçınılmazdır.
Sadece ülkemize mahsus bir sorun değil.
Aile kurumu kültürlerden ve toplumlardan bağımsız olarak tüm dünyada güç kaybetmektedir.
Batılı ülkelerde aile kavramının içi boşalıyor.
İnsan fıtratına aykırı sapkın ilişkilerin belli çevrelerce meşrulaştırılması tehditler arasında.
Nikah akdinin değersizleştirildiği, evlilik dışı ilişkilerin normal sayıldığı, boşanmanın adeta teşvik edildiği sancılı bir süreçle karşı karşıyayız.
Gayri ahlaki hayat tarzı ülkemizde etkisini her geçen yıl daha fazla gösteriyor.
Televizyonlar da bunu hızlandırıyor.Diziler-evlilik programları.
Ailede çözülme olursa millet olarak varlığımız tehlikeye girer.
Aile kurumunu güçlendirecek politikalara önem veriyoruz.
Biz başkaları gibi sosyal devletin istismarını yapmadık.
Aile kurumunun güçlenmesi konusunda herkese çok önemli sorumluluklar düşüyor.
Medya organlarımız, kadın programları adına mahremiyeti ve ailevi değerleri hiçe sayıyorsa orada çok büyük bir sorun var demektir.
Reyting kaygısıyla televizyon dizilerinde ve sosyal medyada çarpık ilişkiler özendiriliyorsa, şiddet teşvik ediliyorsa devletin attığı adımlar akim kalmaya mahkumdur.
Kendi anne babamıza eşimize saygı göstermezsek çocuklarımızın bize hürmetkar olmasını bekleyemeyiz.
Milli ve manevi değerlerimizi bizzat uygulayarak evlatlarımıza aktarmazsak modern dönem hastalıklarına karşı onları koruyamayız.
Biz elimizden telefonu, tableti, karşımızdaki televizyonu şöyle bir yana bırakıp aile fertleriyle daha çok hemhal olmazsak çocuklarımızın iletişim obezi haline dönüşmesini engelleyemeyiz.
Değişimi önce kendimizden ve hayatımızdan başlatmazsak kimseye sözümüzü geçiremeyiz.
ozcanvural33@hotmail.com