AK Parti, Cemaat evliliği..

Malumunuz evliliklerde anlaşmazlık, yanlış algılama, aksi yanıtlar kısaca iletişim bozukluğu zaman zaman baş gösterebilir.. Sonra bir şekilde çözülür ve kaldığı yerden evlilik süreci işlemeye devam eder..

Bunun gibi AK Parti, Cemaat evliliği 2002 yılından bugüne kadar bazen kesintiye uğrasa da başarıyla sürdürüldü..

Bu örneği çok severim ve hep veririm.. AK Parti, Cemaat ilişkisini yazı-turalı madeni paraya benzetirim, hani madeni parada yazı yoksa turanın anlamı yoktur ya, tura yoksa yazının anlamı yoktur ya..

Neden mi?

Çünkü o madeni para eksiktir ve geçersizdir.. İşte AK Parti, cemaat ilişkisi de aynen madeni para gibidir.. Birisi olmazsa, diğeri güçsüz olur hatta olmaz..

Velhasıl son dönemlerde bu AK Parti-Cemaat birlikteliği ciddi olarak çatırdadı. MİT Müsteşarı krizi dolan bardağın taşan suları gibiydi.. Sayın Başbakan, ‘devlet içinde devlet olmaz’ diyecek kadar işi büyüttü..

Neyse ki biraz sular duruldu ve Sayın Başbakan ‘sıla hasretini bitirin, gelin artık buraya’ davetiyle yeniden el sıkışıldı.

Ha bu durum ne kadar sürer?

Valla orası muammadır.. Çünkü Cumhurbaşkanlığı seçimi var, yerel seçim var, anayasa değişikliği var, Kürt meselesi var, kısaca var oğlu var..

Adı geçen ya da geçmeyen meselelerde alınacak yanlış bir pozisyon söz konusu evlilikte yeniden geçimsizliğe yolaçabilir..