Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mayıs '08

 
Kategori
Öykü
 

Alo orda mısın (6)

Alo orda mısın (6)
 

http://blog.milliyet.com.tr/alo-orda-misin--5-/Blog/?BlogNo=110837

 

Evde sinirli gergin bir hava hakimdi. Eşofmanlarıyla kahvaltı masasına anne ve babasıyla birlikte oturdu. Babası, “saat kaçta gelecekler?” diye sordu. “14.00 de gelecekler” dedi Nazan.

Babası aceleyle kahvaltısını etti ve evden çıktı. Saat 13.00 olmuştu ama babası hala eve dönmedi. Annesi telaşlanmıştı.

Ev temizlenmiş mutfakta bütün hazırlıklar yapılmıştı. Herşey tamamdı artık. “Git üstünü değiştir” dedi annesi. Nazan, “peki anne” diyerek odasına döndü. Annesi de üstüne değiştirmek için üst kata çıkmıştı. Tam o arada kapı çaldı Nazan koşarak kapıyı açtı. Gelen babasıydı ve ilk sözü, “saat kaç oldu sen misafirleri böyle mi karşılayacaksın” oldu.

Nazan, mahçup bir şekilde, “tamam baba hemen üstümü değiştiriyorum” diyerek odasına koştu.

Ne giyeceğine karar veremiyordu. Zaten çok güzel bir kızdı ne giyse yakışıyordu. Pantolonu hiç üzerinden çıkarmamasına rağmen etek giymeliyim diye düşündü. Dolaptan bütün eteklerini çıkardı. Ayna karşısında eteklerini denemeye başladı. Bütün etekleri çok kısaydı. Nasıl giyinmesi gerektiğine karar veremedi.

Murat' ın ailesine kendini beğendirebilecek miydi ?

Annesinden yardım almaya karar verdi, tam gidiyordu annesiyle burun buruna geldiler. Annesi çok şık çok güzel olmuştu. Parfümünün kokusu ise bütün evi sarmıştı. Nazan' ın yanına gelerek giyinmediği görünce, “hala giyinmedin mi sen misafirlerin gelmek üzere farkındasın değil mi” diye sordu. “Evet anne ama ne giyeceğime karar veremedim, bütün eteklerim mini” dedi.

Annesi, “etek giymek istiyorsan etek, pantolon giymek istiyordan pantolon giy. Seni en doğal halinle kabul etmeliler” dedi.

Nazan annesinden aldığı destekle mini eteğini giydi üstüne de badisini giydi. Pelüş ayıcıklı terliklerini çıkarmayı aklından bile geçirmedi. Sarı uzun lüle lüle saçları ipek gibi parlıyordu. Annesine, “makyaj yapabilir miyim” diye mırıldanırcasına sordu. “Yapabilirsin” dedi annesi.

Nazan abartısız sade bir makyaj yaptı. Harika görünüyordu. Parfümünü de sıktı. Artık Murat ve ailesini karşılamaya hazırdı.

Yatağın üzerinde oturan annesi Nazan' a, “gel otur yanıma” dedi ve Nazan annesinin yanına oturdu. Annesi, “onunla evlenmek istediğine emin misin, hamileyim diye evlenmek zorunda hissetmiyorsun değil mi?” diye sordu.

Nazan, “anne biz birbirimizi seviyoruz evlenmek istiyoruz” dedi. Annesi, “peki o zaman ama bunları bilmek zorundaydım. Senin asla sonradan pişman olacağın birşey yapmanı istemiyorum kızım” dedi. Birbirlerine sarıldılar ve tam o sırada kapının zili çaldı.

Beklenen misafirler gelmişti...

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..