Amerika`da shopkolik ödülü nasıl alınır?

 Alışveriş yapmayı seviyorsanız ve Amerika gibi tamamen tüketim ekonomisi ile dönen bir ülkede yaşiyorsanız, aşağıdakileri dikkatle okumanızı tavsiye ediyorum.

Örneğin;  sezon başında bir ayakkabı beğendiniz ve almayı çok istiyorsunuz. Iki seçeneğiniz vardır;  ya hemen fiyatına bakmadan alır çıkar keyifle giymeye başlarsınız, yada indirimlerini takibe alırsınız.

Aynı ayakkabı degişik mağazalarda %20 - %30 daha ucuza satılıyor olabilir. 

Yada; sezon sonu mağazalarına tanıtım amaçlı bir iki tanesi düşmüş, onları  %50 ye alma şansınızda olabilir.

Fakat bunun için iyice bir çalişmanız ve ilk yıllarda yüksek fiyatlara alışverişler  yapmiş olmanız gerekir.

Önce sezon sonu mağaza zincirlerini keşfedersiniz, ordan bir çok markayı, bir çok eşyayı çok ucuz fiyatlara aldığınızı görür ve aldıkça alasınızı getirirsiniz.

Hatta bu öyle bir hal alır ki , hangi mağazaya haftanın hangi günleri yeni mal geliyor diye öğrenir ve tüm zincirleri o günlerde yavaş yavaş kontrole başlarsınız.

Sonra, sırada büyük alışveriş merkezleri vardir. Onlarin yaptıgı yıllık, aylık, arkadaş  veya  özel diye adlandırdıkları değişik indirim günlerinde mutlaka alışveriş merkezinde olmak ve yoklama vermek gerekir.

Zaten siz bu kadar alışveriş yapan biri olduğunuzda sektör kokuyu alır ve sizin sevdiğiniz tüm marka ve mağazaların özel müşteri kupon ve çeklerini evinize yollamaya başlar. Olay iyice heyecanlanır.  Bu sefer de çekler, kuponlar bahane edilir ve yine alışverişte alırsınız soluğu.

Gidemediğiniz günlerde aklınız hep oradadır .``Acaba yeni mallar gelmiş midir?`` diye düşünür durursunuz.

Sonra sıra outletlere gelir. ``Arada onları da kontrol etmek lazim canim, küsmesinler!`` dersiniz.

Sonra, bu yorucu ve tatlı-heyecanlı alışkanlıgınız evinizde  gerekli gereksiz bir sürü kıyafet ve eşya patlamasına yol açar.

Hadiii... Size başka bir yol daha açılır. Bu sefer başlarsınız bağış yapılacak kuruluşlar aramaya...`` Hangi kutuya ayakkabı atarım, hangisi kırılacaklarin atıldıgı kutu, bunları hangi hayır kuruluşu topluyor? Yok, bu seferde başka bir hayır kuruluşuna gitsin`` diye diye zevkle aldıgınız şeyleri daha başka bir tatmin duygusuyla dağıtmaya ve içinizi de hayır işliyorum diye rahatlatmaya başlarsınız.

Daha sonra, sürekli alışveriş ve bu işlerle geçirdiğiniz  zamanlardan dolayı, aldıklarınızı giyecek yer ve zaman bulamazsınız yada bulduğunuzda modaları geçmiş olur. Bu seferde ``giyecek hiç birşeyim yok hepsinin modası geçmiş`` diye başlarsınız ardı arkası gelmeyen yeni kreasyonlar dizmeye, yeni gardroplar yaratmaya. Bir ara eşinize takarsınız, herşeyini bagış yapip onun tüm gardrobunu degiştirir mutlu olursunuz. Çocuğunuz zaten sizin her alışveriş gününüzden nasibini almaktadır.

Küçülenler, ayrılacaklar, verilecekler, yazlıklar, kışlıklar derken sık sık giyinme odanızda zaman geçirir ve onları düzenleyerek, havalandırarak, aldıklarınıza iyi bakarak harcarsınız  geri kalan enerjinizide...

Bu liste böylece uzayıp gitmeye devam ediyor.

Siz, kendinizi alışveriş yapmadan duramaz bir hale getirmişseniz tebrikleeeerrr ! Tam bir shopkolik olmuşsunuz demektir.

Ödülünüz ; sezonda tüm mağazalardan size özel %100 indirim kuponu olacaktır.. :)

(Bir arkadaşımın başindan  geçen bir durumdan esinlenerek yazdıgım ilk yazımla herkese Merhabalar demek istiyorum. )

Okuyan herkese teşekkürler

Arzu Akar