Angus, Limuzin sorunu

Dün İstanbul’da yerli hayvan üreticileri E-5 yolunu kapatarak Angus fiyatlarını protesto ettiler (Bu arada Angus’lardan başka Limuzin cinsi inekler de ülkeye giriş yapmışlar. Hayırlı uğurlu olsun !).

Et Balık Kurumu (EBK) yerli hayvanın kilosuna 10 lira veriyormuş oysa bu kurtarmıyormuş yerli üreticiyi. Yerli üretici, zararını kurtarabilmek için en az 13,5 lira istiyormuş.

Gerçekten de bu ithal hayvan işi üretici için hiç de iyi olmadı. Bir zamanlar Türkiye, tarım ve hayvancılıkta altın yıllarını yaşıyordu ama sonra uygulanan politikalarla bu avantaj kaybedildi. "Devlet’in Et Balık Kurumu mu olurmuş" noktasından şimdi Et Balık Kurumu piyasa düzenleyicisi oldu. Demek ki Et Balık Kurumu’nun özelleştirilmesi zamanında birilerine avantaj sağlayacaktı ve bu gerçekleştirilmiş oldu ama arada olan da halka oldu tabii.

Geçen Kurban Bayramında Tekirdağ’daydım. Tekirdağ Limanı’na dev bir gemi yanaşmıştı. Uzaktan bu gemi, büyük bir yüzer oteli andırıyordu ancak yakınına gelince bu geminin bir hayvan taşıyan gemi olduğunu anladım. Yani memlekette kurbanlık hayvan kalmamış, ithal hayvana yanaşmıştık. Sonra Tekirdağ Hayvan Pazarı’nı da dolaştım ve pazarda hiç yerli hayvan kalmamıştı, kalanlar da daha yeni kuzu olmuş hayvanlardı. İthal hayvana ise vatandaş güvenemiyordu. Bu hayvanların ne ile beslendiklerini bilmiyoruz ki diyorlardı ve dolayısıyla bu hayvanlar da pek satılmıyordu.

Bu hayvancılık konusuna maalesef gereken önemi vermiyoruz. Devlet yerli besiciliği, yerli üretimi desteklemek, meraları geliştirmek zorunda. Ülkede binlerce Ziraat Mühendisi var. Ülke sadece tarım ekonomisi ile bile kalkınabilir. Tarım ve sanayide en azından kendi kendimize yeten bir ülke olmalıyız ki ondan sonra servis sektöründe iyi bir taban üzerine yükselebilelim.

Dünya ekonomik olarak, finansal olarak bir çıkmaza girdi. Sadece ekonomide değil, kriz her yerde. Nüfus krizi yaşıyoruz, daha bu hafta dünyada 7 milyarları gördük. Türkiye 7 milyarcı bebeğine ömür boyu eğitim bursu verdi. Bu kadar insanı nasıl besleyip doyuracağız. Yani dünyanın önünde bir tarım, gıda krizi de var. Endüstrileşme ile birlikte enerji ihtiyacı gittikçe artıyor, bir enerji sorunumuz, krizimiz de var. Endüstrileşme ve enerji ile birlikte global ısınma ve buna bağlı iklim değişiklikleri ve felaketler de dünyanın her yerinde yaşanıyor. Yani enerji ve iklim değişikliği krizleri de var.

Dünya bu nedenle karbona bağlı olmayan temiz enerji arayışında.

Artık bu saatten sonra dünya savaşacak da değil. O nedenle gıda, nüfus artışı, finansal kriz, enerji ve iklim değişikliği krizlerini de akılcı bir şekilde çözmek zorunda. 

İstanbul’da yerli üretici angus fiyatlarını protesto etti

Perşembe, 3 Kasım, 2011

Kurbanlık hayvan ithalatı nedeniyle hayvanlarını satamadıklarını öne süren kurban satıcıları, E-5 Karayolu’nu tam 2 saat trafiğe kapattı!

Kadıköy Yenisahra’da kurulan hayvan pazarında kurbanlık satanlar, E-5 Karayolu’nun Göztepe Mevkii’nde yolu kapattı.

İthal hayvan nedeniyle kendi hayvanlarının ellerinde kaldığını öne süren yaklaşık 200 kişilik grup, yolun ortasına ağaç dalları ve kalaslar koyarak araçların geçişini engelleri.

ANGUSLAR GELDİ YERLİLER ELDE KALDI

Hayvan satıcılarından Saffet Kalkancı kendilerine bir hayvanın 5 bin 500 liraya satıldığını ancak ithal kurbanlıkların 4 bin liradan satıldığını anlatarak, “Zararımız çok büyük. Angusların ithal edilmesi nedeniyle bizim hayvanlarımızı alan çıkmıyor. 25 hayvan getirdim. Sadece ikisini satabildim. Et Balık Kurumu bizim hayvanlarımızın kilosuna 10 lira veriyor. 13,5 liradan bizim hayvanlarımızı alırsa zararımızı kurtarabiliriz. Yetkililer bir an önce sorunumuzu çözsün” dedi.

http://www.etfiyat.com/etiket/protesto