Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Mayıs '09

 
Kategori
Anneler Günü
 

Annelerimizin günü

Annelerimizin günü
 

Sevgili Annem,

Sadece dokuz aycık bir zahmet görüp,

O çok övündüğün “karnında taşımışsın” da ne olmuş.

“Kolaysa sen bağla .

Karnına bağladığın taşla, dokuz ay gez” diye söylenir dururdun hanı.

Bundan kolay ne var diye denedim ama sadece 9 dakika gezebildim.

Zormuş vallahi…

Varsayalım yattım, kalktım ve gezdim.

Karnıma bağladığım taşla..

Ya her dakika onu beslemek..

Olmayan kordonumla büyütmek adeta imkansızdı.

Her dakika sevgi ile okşamak,

temellerini şefkat üzerine kurmak,

mayasını merhametle yoğurmak zordu.

Zor değildi aslında… imkansızdı.

Bu imkansızı başarmanın tek bir yolu vardı..

Anne olmak.

Beşiğimin içinde her sallandığımda kalkıp, ateşimi yoklarmışsın.

Her döndüğümde üstümü örtermişsin diye söylendi.

İyi de depremin bile uyandıramadığı sen annem, nasıl olur da her kıpırtılarıma ses verip uyandın.

Bu çok zor olmalıydı.

Belki de imkânsız.

Bu imkânsızı başarmak için yine tek yol:

Anne olmak.

Yürümek için ayağım,

görmek için gözüm,

gözümden süzülen gözyaşım

tutmak için elim,

düşünmek için aklım,

çiğnemek için dişim olmuşsun diyorlar.

İyi de komşunun yüksek sesle konuşan yaramaz oğluna hep kızardın diye de söylenir.

Bana nasıl katlandın ki böyle….

Efendim…

Evet Anne olmak lazım.

Okula gitmek için servisim,

Güneşten korunmak için gölgem,

Yağmurda ıslanmamak için şemsiyem

Öğretmek için öğretmenim olmuşsun.

Askerde komutanım,

Evlilikte sardışım,

Hayatta sırdaşım,

İaşe teminimde annebank’ım

Meskenimde ev sahibem olmuşsun.

Hayallerimi gerçekleştiren,

Umutlarımın takipçisi olmuşsun,

Yoluma rehber,

Dünyama ışık olmuşsun annem……

Şimdi de çocuğuma aynısını yapıyorsun en başından…

Sıfırdan,

Sekizimizi büyüttüğün gibi,

Bize ait parçaları da beslemeye, hayata hazırlıyorsun….

Nereden buldun bunca zamanı diye sormuyorum artık…

Zira sen annesin bunu anlıyorum…

Hayatının her anını bana ayıran sevgili annem,

Mayıs ayının ikinci Pazar’ını sana ayırmam gelenekmiş,

Belki de örf adet…

Kırk yıla sığdırdığın sevgiye,

Kırkgün ile cevap vermek örf adetmiş…

Ondörtbin Altıyüz güne

Kırk defa teşekkür etmek,

Ayağının altında aramamız gereken cenneti kazandırır mı?

Bir gül, şatafatlı bir hediye veya süslü kuru bir söz,

Anlıma kondurduğun bir buse eder mi?

Kalan ömrüne geçirdiğim tüm hayatımı eklersem bile,

Ayaklarında ninnilediğin ana denk düşer mi?

Her günün kutlu,

her anın mutlu,

yarınların umutlu olsun annem..

Yılın her günü,

günün her anı senindir desem,

göğsünde uyuttuğun bir dakika etmez annem..

etmez annem… etmez…

her günün her anını sizlere ayırdığım bugün de

ellerinden öpüyorum senin ve şahsında tüm annelerin…

Sevgilerimle….

9 Mayıs 2009

Servet BEKİ

http://www.servetbeki.com/

 
Toplam blog
: 77
: 765
Kayıt tarihi
: 03.05.09
 
 

1968 Bingöl Merkez Ilıcalar Içpınar Köyünde doğdu. Aslen Bingöl Merkez Çukurca köyündendir. İlk v..