Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mayıs '09

 
Kategori
Dostluk
 

Aşk güzeldir.. Yaşamaktan korkmayalım

Aşk güzeldir.. Yaşamaktan korkmayalım
 

Aşk güzeldir. Yaşayalım ve yaşatalım.. Sevelim sevilelim..

Aşkı yaşamak bizim için hayatımızda çok sık yaşayamayacağımız anlamlı ve bir o kadarda çok özel olan dönemdir. Bu dönemde kanımız bile vücudumuzda çok daha hızlı dolaşır.

Şimdi konumuzun ilk adımı şudur: Biz erkekler aşkı nasıl yaşıyoruz?

ERKEKLERİN ÇOĞU FLÖRTLERİNDE AŞKI YAŞAMAKTA DUYGU YÖNÜNDEN BİRAZ SIKINTILARI VEYA DUYGUSAL OLMAKTAN KAÇINMAK GİBİ BİR RUH HALİNE BÜRÜNEBİLİRLER.. BU DÜŞÜNCE DOĞRU MUDUR?

Bu düşünce doğru değildir. Genelde romantik olmak bizi sanki aciz gibi bir duruma itiyor. Bu düşünceden çıkmak zorundayız. Bırakalım aşkı çok güzel tadında yoğun yaşayalım..Yaşayalım ve yaşatalım.. Hiç kimseye hesap
vermeden ve beklenti yaşamadan ve yaşatmadan..ANI YAŞAYALIM..

Konumuzun ikinci ve son adımı şudur: Sevgilililerimiz.. aşkımız: kadınlar aşkı nasıl yaşıyorlar?

Kadınlar aşkı çok daha yoğun yaşıyorlar.. Öyleki vucutlarında herşey değişiyor.. Havaları çok farklı oluyor.. Öyleki bir kadın aşkı yaşadığı dönemdeki güzelliklerini asla başka dönemde olamadıkları kadar güzel oluyorlar.. Herkes bir kadının aşık olduğunu mutlaka hisseder.. O kadar tadarak yaşarlar.. Eğerki aşkı bu yoğunlukta yaşamıyorlarsa, henüz aşık değildirler.. Kendilerini özel hissettiren bu duygu bir bayanın olduğundan çok başka yerlere götürür. Her
yönü ile değişim yaşanır.. Her yaşta aşkı başka yaşar kadınlar.. Tıpkı bir kadının her yaşta ayrı güzelikte olduğu gerçeği gibi..

AŞK İNSANIN CANINI ACITIR, AMA SEVMEK DÜNYANIN EN GÜZEL DUYGUSUDUR.. AŞK SEVGİNİN EN YOĞUN BÖLGESİDİR.. ÖZELLİKLE AŞK SEVGİNİN ZİRVESİDİR..

Aşk üzerine yazı yazmak hem çok kolaydır, hemde oldukça zordur..

Aşkın kelimelere dökülmesi, anlatılması konusunda bir yazının hazırlanması, tasarlanması, okuyanın sizin hislerinizi paylaşması, evet aşk bu yazıda tam ifade bulmuş demesi ve size katılması hedefleniyorsa, işiniz zor demektir. Genel olarak hayata baktığımızda, Türk erkeklerinin, önceden maço olmaları konusunda bir eğilim içinde olduklarını görmekteyiz. Sevgilisine veya eşine sert, benim dediğim olsun edasını taşıyan hareketlerin revaçta olduğunu gözlemliyoruz.

Son dönemlerde ise, Türk erkeklerinin flörtlerinde daha uyumlu, sakin, dinleyen, bayan arkadaşını veya sevgilisinin söylediklerinin veya tekliflerinin daha önde ve yönlendirici olduğunu farkediyoruz. Evet belki bu değişim son kuşak sonrasında daha fazla hız kazandı. Bu hız ile aşkın daha özgür yaşanması konusunda da büyük bir ivme kazandırıldı. Aşkı daha duygusal, katılımcı, daha mutlu yaşanmasını sağlayan dev bir adım atıldı. Aşkta paylaşım, katıksız sevgi, beklentisiz yaşanacak duygular, her zaman yaşanamayacak kadar değerlidir.

Bir dönem Türk insanına maço erkeklerin daha fazla ilgi duyulduğu, bayanların özellikle tercih ettikleri erkek tipinin bu olduğu, bu çizgideki erkeklerle aşkı yaşamak istedikleri yazıldı. Bu kalıp yazanların da hoşuna gittiği içinde sürekli bu davranış şekli pompalandı. Evet, bir erkek olarak kararların son noktasında benim dediğim olsunu her erkek ister. Ama bence doğru düşünce hangi karar seninki veya partnerininki, en doğrusuna, en uygun olanına ona karar vermek, ilişikide güveni pekiştirir.

Aşkının en güzelini, en anlamlısını yaşadığın, sadece senin ve sevgilinin bu kadar güzel duyguları bu dünyada başka çift yaşayamamıştır dedirten bir ilişkidir. Sadece tek bizim yaşadığımız bu aşkı: Partnerinize o kadar aşık olursunuz ki.. Aşkı senden başka hiç kimse bu kadar güzelini ve yoğununu yaşatamaz dediğin kadar iddialı olan bir ilişkidir. Ayaklar yerden kesilir.. Sadece dünya sevgiliniz üzerine kurulur.. Sadece sen ve sevgilin vardır.. Canın acır.. Canın yanar.. Aşk yakar, can acıtır, mutluluğuda mutsuzluğuda aynı yoğunlukta yaşarsın. Ama
asla vazgeçmezsin. Sonuna kadar sahiplenirsin.. Bitmesini asla istemezsin..

Aşkı sadece kadınlar yaşar. Erkekler asla aynı yoğunlukta yaşamaz.. Hele biz Türk erkekleri duygusal olmayı biraz ayıp mı veya acizlik mi görüyoruz acaba?

Ama bu biraz tartışılması gereken bir konudur. Bir yazar olarak okuyucu ile bunu biraz paylaşmak bunu sizlerle irdelemek sorgulamak istiyorum.

Size bu konuda kapıyı açık bırakıyorum. Bu konuyu bireysel olarak değil, toplumun genel yapısına göre değerlendirildiğinde, durum nedir? Gerçekler nelerdir? YORUM SİZLERE AİTTİR.

LÜTFEN AŞKINIZA SAHİP ÇIKINIZ. SEVGİ VE SAYGILARIMLA TOPRAK..

 
Toplam blog
: 146
: 842
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

Ben ticaretle uğraşan biriyim. Hobilerim arasında felsefe, sinema özellikle türk sineması, spor ö..