Atasözlerimiz doğru yolda, doğru yolculuk ettirir...

Irak yerin haberini kervan getirir.                        Irmak kenarına çeşme yapılmaz.

Irgatın kötüsü akşama doğru kıvrar.                  Irz insanın kanı pahasıdır.

Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz.            Ismarlama hac kabul olmaz.

Issız eve it buyruk.                                                 İki arslan bir posta sığmaz.

İki el, bir baş içindir.                                              İki emini bir yemin aralar.

İki kardeş savaşmış, ebleh buna inanmış.     İki kişi dinden olursa, bir kişi de candan olur.

İlk vuran okçudur.                                                  İmece günü bulutlu, görmeyene ne mutlu.

İnsan beşer kuldur, şaşar.                                  İnsan çeşit çeşit, yer damar damar.

İnsan göre göre, hayvan süre süre alışır.        İnsanın alacası içinde, hayvanın alacası dışındadır.

İnsan, insanın şeytanıdır.                                   İnsan kendini beğenmezse çatlar, ölür.

İslamın şartı beş, altıncısı insaf demişler.      İstediğini söyleyen, istemediğini işitir.

İşini kış tut da, yaz çıkarsa bahtına.                  İsterim diyenden değil, istemem diyenden korkmalı.

İş, insanın aynasıdır.                                           İşine hor bakanın boynuna torba takarlar.

İven kız ere varmaz, varsa da baht bulmaz.    İyi evlat babayı vezir eder, kötü evlat rezil eder.

İyi nasihat verilir, iyi ad verilmez.                       İyiliğe iyilik her kişinin karı, kötülüğe iyilik er kişinin karı.

Kabahat samur kürk olsa, kimse sırtına almaz.  Kader olmazsa kadir bilinmez.

Kalıp kıyafetle adam, adam olmaz.                  Kanaat gibi devlet olmaz.

Kara gün kararıp kalmaz.                                   Karaya sabun, deliye öğüt neylesin.

Kardeş kardeşi atmış, yar başında tutmuş.   Kardeş kerdeşin ne öldüğünü ister, ne onduğunu.

Karıncadan ibret al, yazdan kışa hazırlan.      Kartala bir ok değmiş, yine kendi teleğinden.

Kavgada kılınç ödünç verilmez.                        Kaynayan kazan kapak tutmaz.

Kazanırsan dost kazan, düşmanı anan da doğurur.   Kazma elin kuyusunu, kazarlar kuyunu.

Kele köseden yardım olmaz.                            Kem söz sahibinindir.

Kepenek altında er yatar.                                   Keseye danış, pazarlığa öyle gir.

Kıtlığın lokması unutulmaz.        Kısmet ise gelir Hint'ten, Yemen'den; Kısmet değilse ne gelir elden.

Kimine hay hay, kimine vay vay.                       Kimi köprü bulamaz geçmeye,kimi su bulamaz içmeye.

Kimsenin ahı, kimsede kalmaz.                     Kimseden kimseye hayır yok.

Kişinin kendine ettiğini kimse etmez.            Kimse kendi memleketinde peygamber olmaz.

Koça boynuzu yük değil.                                   Kol kırılır yen içinde kalır.

Komşu boncuğunu çalan, gece takınır.        Komşu ekmeği, komşuya borçtur.

Kork, Allah'tan korkmayandan.                       Korku dağları bekletir.

Kör bile düştüğü kuyuya bir daha düşmez. Körler memleketinde şaşılar padişah olur.

Kul azmayınca Hak yazmaz.                           Kul bunalmadıkça hızır yetişmez.

Kurda konuk giden,köpeğini yanında götürür.  Kuru gayret, çarık eskitir.

Kuş kanadına kira istemez.                            Kuşu kuşla avlarlar.

Kutlu gün, doğuşundan bellidir.                    Kürk ile börk ile adam olunmaz.

Laf lafı açar, laf da kutuyu...                            Laf, torbaya girmez.

Leyleğin ömrü laklaka ile geçer.                   Leyleği kuştan mı sayarsın; yazın gelir, kışın gider.

Mal adama hem dost, hem düşmandır.     Malın iyisi boğazdan geçer.

Mal, melameti örter.                                        Maymunu ateşe atmışlar, yavrusunu ayağının altına almış.

Minareyi yaptırmayan, yerden bitmiş sanır.   Muhabbet iki baştan olur.

Mürüvette endaze olmaz.                              Namaza meyli olmayanın, ezanda kulağı olmaz.

Nasihat istersen, tembele iş buyur.           Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına.

Nerde birlik, orda dirlik.                                Ne karanlıkta yat, ne de kara düş gör.

Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli.  Ne verirsen elinle, o gider seninle.

Niyet hayır, akibet hayır.                                Ne yavuz ol asıl, ne yavaş ol basıl.

Olacakla öleceğe çare bulunmaz.             Oduncunun gözü omçada, dilencinin gözü gömçede.

Ortak öküzden buzağı yeğdir.                      Olan dört bağlar, olmayan dert bağlar.

Öfkede akıl yoktur.                                         Ödünç güle güle gider, ağlaya ağlaya gelir.

Öksüze vurmuşlar, "vay arkam" demiş.    Ölürse yer beğensin, kalırsa el beğensin.

Padişah yasağı üç gün sürer.                    Padişahın bile arkasından kılıç sallarlar.

Paranın gittiğine bakma, işinin bittiğine bak.   Parayı zaptetmek, deliyi zaptetmekten zordur.

Rüşvet kapıdan girince, insaf bacadan çıkar.  Rüzgarın önüne düşmeyen yorulur.

Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.                        Sabreyle işine, hayır gelsin başına.

Sağılır ineğin buzağısı kesilmez.               Sağlık varlıktan yeğdir.

Sağ olsun da dağ ardında olsun.              Sana vereyim bir öğüt, kendi ununu kendin öğüt.

Sarmısak da acı ama evde lazım bir diş. Satılık ziftin olsun, Selanik'ten kel gelir.

Sayılı koyunu kurt yemez.                            Senden devletli (zengin) ile ortak olma.

Seyrek git dostuna,kalksın ayak üstüne. Sırça köşkte oturan komşusuna taş atmamalı.

Sırrını açma dostuna, o da söyler dostuna.  Sıtma, "ben tuttuğumu kırk yıl sonra tanırım" demiş.

Sorma kişinin aslını, sohbetinden bellidir. Söyleyenden dinleyen arif gerek.

Söz dediğin yaş deriye benzer, nereye çeksen oraya gider.   Su, başından kesilir.

Su bulanmayınca durulmaz.                        Sözünü bil, pişir; ağzını der, devşir.

Su akarken testiyi doldurmalı.                     Sütsüz koyun meleğen olur.

Şeytanın dostluğu, darağacına kadardır.  Şahin küçüktür ama koca turnayı havadan indirir.

Şık şık eden nalçadır, iş bitiren akçedir.    Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz.

Taş düştüğü yerde ağırdır.                            Tabancanın dolusu bir kişiyi,boşu kırk kişiyi korkutur.

Tayfanın akıllısı,geminin dümeninden uzak durur.  Tırnağın varsa başını kaşı.

Tek kanatla kuş uçmaz.                                 Tembele dediler "kapını ört"; dedi "yel eser örter".

Terazi tartıyla herşey vaktiyle.                        Tevekkelin gemisi batmaz.

Topalla gezen aksamayı öğrenir.                 Tuz, ekmek hakkı bilmeyen kör olur.

Uçan kuşun kanadını kırmaya gelmez.      Ulu sözü dinlemeyen uluya kalır.

Ulular köprü olsa basıp geçme.                  Ustanın çekici bin altın.

Ustanın evi olmaz, değirmencinin unu olmaz.  Üvey öz olmaz, kemha bez olmaz.

Varını veren utanmamış.     Üveye etme özünde bulursun, geline etme kızında bulursun.

Veren eli herkes öper.         Var mı pulun herkes kulun, yok mu pulun cehennemdir yolun.

Yarınki kazdan bugünkü tavuk yeğdir.           Yar, yıkıldığı gün tozar.

Yaşa yaşa, gör temaşa.                                   Yel kayadan ne aparır (koparır).

Yerdeki yüze basılmaz.                                    Yırtıcı kuşun ömrü az olur.

Yoksul ala ata binse, selam almaz.              Yoktan yonga çıkmaz.

Yol bilen kervana katılmaz.                              Yoldan kal yoldaştan kalma.

Yumurtada tüy bitmez.                                      Yuvarlanan taş yosun tutmaz.

Yürük ata paha olmaz.                                      Zahmetsiz rahmet olmaz.

Zora, beylerin borcu var.                                   Zenginin horozu bile yumurtlar.

Zengin kesesini döver, züğürt dizini...           Zararın neresinden dönülse kardır.