Atık yağlara ne oluyor?

Kızartma yağlarına ne olduğunu biliyor musunuz ? İçinde tekrar tekrar kızartma yapılan yağlardan BİODİZEL elde ediliyormuş. Peki bizler ne yapıyoruz. Çoğumuz bu atık kızartma yağları lavaboya döküyoruz. Sonra da bunlar lağım borularında tıkanmaya ve başka sorunlara neden oluyor. Lütfen Bu yazıyı dikkatle okuyun!

Nedir şu BİODİZEL?

Dünyada verimi ve performansı onaylanmış bir dizel yakıt alnernatifidir.

Üretiminde her türlü bitkisel ve hayvansal yağlar kullanılabileceği gibi atık bitkisel ve hayvansal yağlar da kullanılabilir.

Bu bilgiyi öğrendiğimizde konumuzla ilgili olduğu için Ezici Biodizel Fabrikasına bir gezi yapmaya karar verdik. Gezide fabrika sahibi ve yönetim kurulu başkanı Sn. Mustafa Ezici’ye sorular sorduk. O da hem sorularımıza cevap verdi hem de başka bilgiler verdi. Bizim için çok faydalı bir gezi oldu. Kızartma yapılan yağların bu kadar büyük bir sorun olduğunu bilmiyorduk. Bu geziden dönüşte hazırladığımız rapor ve sorulardan bazılarını sizin için derledik.

Mesela; 1lt atık yağ 1milyon litre suyu kirletiyormuş.

Yılda 350 bin ton yağ evlerden kanalizasyona dökülüyormuş. Bunun sonucunda denizde doğanın dengesi bozuluyor, en çok denizanaları etkileniyormuş.

Türkiye’de toplam 4 tane yağ geri kazanım şirketi varmış. Aslında yem ve sabun sanayinde kullanımı yasakmış. Sadece biodizel kullanımı için izin veriliyormuş.

Türkiye’de günde 95 bin ton yani yılda 35 milyon ton çöp çıkıyormuş. Bu bilgi bizi çok korkuttu.

Atık yağların lisanslı geri kazanım tesislerine verilmesi zorunluymuş. Bitkisel atık yağlar tehlikeli atık kategorisindeymiş. 1 Ocak 2008 tarihinden itibaren tüm evlerden, belediyeler tarafından atık yağ toplama zorunluluğu yasal hale getirilmiş.

Sorduğumuz sorulardan biri de halkın bu konuda bilinçli olup olmadığı ve yağların toplanmasının kolay olup olmadığıydı.

Mustafa Bey’e göre halk bilinçli değil. Yavaş yavaş bilinçleniyor. Yağların toplanması zahmetli bir iş. Verilen kaplara yağları soğutarak koymaları lazım. Bunu yapmak yerine insanların çoğu kolayı yani lavaboya dökmeyi tercih ediyorlar. Aslında Türkiye’de 80 bin gıda üreticisi var. Bu işin yaygınlaşması lazım.