Başbakandan deli bir söz!

Salı günkü gurup toplantısında başbakanı izliyorum; her zamanki gibi kelimeleri demir gibi dövmesi, çelik gibi su vermesi, bir metal gibi işleyip bilemesi, zaman zaman cilalayıp parlatması gerektiğinde çivi gibi çakmasi kabiliyeti yerli yerindeydi. Şahsen dünyada bir kıskançlık ya da özenme hissedersem bu da, iyi konuşan kişilerin kabiliyeti hakkındadır. Çünkü tüm zamanların en büyük düşünürü Sokrates diyor ki: ’’ konuşta kim olduğunu göreyim’’ Bu sanatı TBMM de icra etmek için İki kez millete vekili adayı oldum lakin Başbakan gibi O, kürsüde olma imkana sahip olamadığım için içimde çogu zaman büyük bir çaresizlik ve derin bir acı hissetmişimdir.

Einstein derki: ‘’kelimelerin gücünü anlayamadan, insanların gücünü anlayamazsınız’’ 2010 yılı 18 martta programında ÇANAKKALENIN GELECEĞİ üzerine bir konuşma yapmıştım ve orada - Geleceği hizmet etmeyen hiçbir geçmişin geleceği de yoktur- Demiştim.Çünkü bir geçmişi, gelecekte var edebilecek olan tek şey, geleceğe yaptığı hizmettir. Şimdi sözün burasında, siyasi bir tartışmanın ötesinde söylüyorum ki, Başbakanın Salı günkü gurup toplantısında ‘’CHP nin bir geçmişi yok çünkü CHP zaten geçmişte kalmış’’ sözü halk tabiri ile gerçekten deli bir sözdü. Yani üzerine belki de ansiklopediler yazılabilecek bu sözü söyleme gücüne erişmiş bir siyasetçiyi yenmek yada aşmak gerçekten zordur en azından mevcut CHP li siyasetçiler açısından mümkün değil. Yani, bu söze kaç kişi dikkat edebildi yada bu sözü ve söyleyenin gücünü kaç kişi anlayabildi bilmiyorum ama zaten bunu anlayamadıysanız zaten gücü de hiç anlamamışsınız demektir. CHP li yöneticiler belki de bu sözü anlamadan teğet geçmiştir ama emin olunki bu söz hedefinin kalbini delmeden geçmez.O yüzden bir kez daha gördüm ki, mevcut CHP li yöneticilerin Erdoğan karşisında çok fazla şansı yok.Yukarda dediğim gibi bu konuyu CHP’ nin geçmişi var mı, yok mu! Açısından asla tartışmıyorum.Bunu sadece, bir insanın; hayatın nasıl işlediği, gücün nasıl kazanıldığı, geçmişin geleceği nasıl etkilediği, geçmişle gelecek arasında ki bağın nasıl kurulduğunu, yada nasıl koptuğunu, velhasıl hayatın nasıl yaratıldığını anlamış olmasının farkından lığı ile,  şimdiki zamanın ruhu ile RAKİBİNİN GELECEĞİNİ tarih karşisında sorguya çekmenin bilincine ulaşmış olması açısından söylüyorum ki, bu açıdan övgüye değerdir ama amacım asla R. Tayyib Erdoğan’ı övmek değildir zaten bu haliyle Erdoğan’ın övülmeye benimde onu övmeye asla ihtiyacım yok!

Ve tarih bize şunu ögretmistir ki, geleceğe hizmet etmeyen hiçbir geçmişin geleceği de yoktur.

(m.ali şirin tarih ögrt)