- Kategori
- Güncel
Bekir Coşkun gerçeği!
Bekir Çoşkun, tıpkı Emin Çölaşan gibi bir yol izleyerek, 17 yıldır çalıştığı gazeteden istifa etti.
Çoşkun'un istifa sürecine ne sebep oldu? Çoşkun nasıl bir serüvenle gazeteciliğe atıldı? Hangi ünlü sanatçı onu hem "yerden yere atarcasına" fırçaladı hem de Çoşkun'un evinin kirasını ödedi?
Hepsini ilk kez bu blogta okuyacaksınız...
Bekir Çoşkun'un Hayatı'ndan Kısa Notlar
1945 yılında Şanlıurfa'da, memur bir babanın çocuğu olarak dünyaya geldi. Anneannesi Ümmühan adında Gümüşhaneli bir Osmanlı Ermenisi'dir. Ankara’da Yüksek Gazetecilik Okulu’ndan mezun olduktan sonra 1974’te foto muhabiri olarak işe başladı. Daha sonra polis muhabirliği, parlamento muhabirliği yaptı. 1978’de Günaydın Gazetesi'ne geçti. Köşesinin adı Dokuzuncu Köy’dü. 1987’de Sabah Gazetesi'nde Onuncu Köy başlıklı köşesini yazmaya başladı. Köşe yazılarını halen Hürriyet Gazetesi'nde aynı isimle devam ettirmektedir. Şu ana kadar yayımlanmış 4 adet kitabı bulunmaktadır: "Dövlet", "Avukatımı İstiyorum", "Pako'ya Mektuplar" ve "Ben Pako". Köpeği Pako’nun adıyla kaleme aldığı yazılar yayımlanmış ve büyük ilgi görmüştür. TRT’de yayımlanan "Pako’ya Mektuplar" adlı dizi başta BBC olmak üzere altı AB ülkesi televizyonu tarafından satın alınmıştır. Hayvansever kişiliğiyle de bilinen yazar; keman çalabilmektedir, bir doğa ve deniz tutkunudur.Yaz ayları Ayvalık'ın Cunda Adası'nda ikamet etmektedir.
3 Mayıs 2007 tarihindeki "Göbeğini Kaşıyan Adam" yazısından ötürü pek çok yazar tarafından demokrasi karşıtı olmakla eleştirilmiştir. 15 Ağustos 2007'de Emin Çölaşan'ın yazılarına son verilmesi üzerine Hürriyet'ten istifa ettiği iddia edilmiştir, fakat 16 Ağustos 2007 tarihli yazısında istifa etmeyeceği mesajını vermiştir. [Vikipedi]
Ankara'da bir yandan muhabirlik yaparken, öte yandan da gazinolarda keman çalan Çoşkun, Ankara'ya konser vermeye gelen Bülent Ersoy'un saz ekibinde de yer alır. Çoşkun'un konser sırasında yanlış nota bastığını farkeden Ersoy, dirseğiyle ittirerek Bekir Çoşkun'u sandelyesinden düşürür ve ona hatasını gazinda bulunan yüzlerce kişinin hemen yanında bir güzel fırçalar. Aynı isim yani Bülent Ersoy; belli süre sonra Çoşkun'a ev tutacak, hatta bu evin kirasını da kendi cebinden karşılayacaktır.
Herhalde bu iyiliği hafızasından silen Çoşkun, 08.07.2007 tarihinde Hürriyet'teki köşesinde "ben daha önce Bülent isimli gelin duymamıştım. Fatma isimli bir damat niye yok o zaman..." şeklindeki yazısıyla, çiçeği burnunda gelin Bülent Ersoy'u son derece üzmüştü.
İsitifanın Arkasındaki Ayrıntılar
Coşkun'un Hürriyet'ten Habertürk'e geçişi gündeme bomba gibi düşerken bu flaş gelişmenin ayrıntıları da birbirinden ilginç detaylar barındırıyor. Bekir Coşkun'un istifasını engellemek için Doğan Grubu içinde yaşanan gelişmelerden bir tanesi dikkatimi çekti özellikle. Aydın Doğan'a yakın bir kaynakğa göre;
Uğur Dündar konuyu Aydın Doğan'la görüşüyor ve aralarında hayli ilginç bir diyalog yaşanıyor.Olay şöyle gelişiyor:
Bekir Coşkun yazılarından dolayı Ertuğrul Özkök tarafından ima yoluyla da olsa uyarılıyor ve bunu Uğur Dündar'la paylaşıyor. Bunun üstüne Dündar, Coşkun'a "İstersen senin için Aydın Bey'le konuşayım" diyor. Bekir Coşkun ise "Sen karışma" diyerek bu teklifi geri çeviriyor.
Bundan sonra ise Uğur Dündar, Coşkun "Sen karışma" dese de Aydın Doğan ile konuyu görüşüyor.
Uğur Dündar’ın konuyu Aydın Doğan’a açtığı, “Bekir rahatsız galiba gidecek” deyişi üzerine Aydın Doğan’ın, “İkinci bir Emin vakası yaşamak istemiyorum Uğur. Her şeyde bir hayır vardır, bırak giderse gitsin” dediğini ise Aydın Bey’e çok yakın bir kaynak doğruladı.
Bekir Coşkun'un istifasında ilginç gelişmeler yaşanmış perde arkasında. Uğur Dündar'ın çabaları da yetmemiş. Daha da önemlisi bu ayrılık sadece Bekir Coşkun'un değil Aydın Doğan'ın da tercihi olarak gerçekleşmiş...