Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '13

 
Kategori
Dil Eğitimi
 

Belirtme öbekleri - 11

Belirtme öbekleri - 11
 

Trabzon Yerel Basınında Trabzon Lisesi'nin 100. yılı, Mayıs 1987


 - ÜNLEM ÖBEĞİ

            “A  Paşam !, E  artık buna diyecek yok !, Ha göreyim sizi!,

Hah, işte tren göründü. Hey Dirse Han !, Ey ulu Tanrı !, Ya kısmet !, ....aziz İstanbul !, Yuh olsun !, Yazık sana !

                  Aman  gayret !, Koş !, Yakalayın !, Gitmem !, Miyav !

Yukarıda koyu yazılan sözcükler sevinme, kızma, korku, acıma, şaşma gibi duyguları, doğa seslerini yansıtırlar. Bu sözcüklere ünlem denir.

Ünlemler bir adla birlikte kullanıldığında öbek oluşturur. Seslenme ünlemi “ey, hey” çağrı durumunda bir adla kullanıldığında ünlem öbeği oluşur. Kimi kez de seslenme ünlemi kullanılmadan ünlem öbeği kurulabilir.           

Örneğin,

            HeyDirse Han       ey ulu Tanrı       aziz İstanbul

            ün                a         ün            a        ün             a

                   ünöb                      ünöb                  ünöb

Ünlemler taşkın duyguları anlattıkları için vurgulu sözcüklerdir. Bundan ötürü ünlem öbeğinin vurgusu ünlem öğesi üzerindedir. Ünlem öbeği tümce kuruluşuna doğrudan katılmaz, kurucu öğe olmaz.

Çağrı durumundaki adlarla  ünlem öbeği – ünlemsiz ünlem öbeği  -  kurulabileceğini yukarıdaki örneklerde gösterdik.

                Ünlem öbekleri yazılırken üç özellik gösterir :

1. Ünlem öbeği sonuna ( , )  tümce sonuna ( ! ) konur.

                  Örneğin,

                   . Ey  güzel , beni untma !

    2. Ünlem öbeğinin sonuna ( ! ), tümce sonuna ( . ) konur. Tümce duygusal bir anlatım içeriyorsa ( ! ) konabilir.

                      Örneğin,

                     . Güzel kadın ! şimdi buradaydı.

                     . Güzel kadın ! seni unutmayacağım !

     3. Arasöz niteliğindeki ünlem öbekleri, iki virgül arasında yazılır.

                        Örneğin,

                       . Sen nerdesin , ey sevgili , yaz günleri nerde !                                                     

                                                                                                                     YKB

                  .. ÜNLEM TÜRLERİ

                  Ünlemler başlıca ikiye ayrılır :

                   1. Seslenme Ünlemleri ( Çağrı )

İkinci kişileri çağırmak, uyarmak, onlara bir şey sormak için kullanılan ünlemlerdir.

                  Örneğin,

                  hey, ey, a, bre vb.

                    2. Dokunaklı, Duygusal Ünlemler

Ünlemler pekiştirici, belirteç ve bağlaç görevli olarak kullanıldığında kesin olmamakla birlikte bu türe girer.       

 Ünlem türlerini kesin olmamakla birlikte iki başlık altında topladık. Bu bölümlemenin kesin olmaması nedeniyle ünlem olan sözcükleri özellikleriyle birlikte incelemek yerinde olacaktır.

                     - Ünlemlerin Başlıcaları

A         

Ünlemi kendinden sonra gelen sözcüklerdeki seslenmeleri pekiştirir.

Örneğin,

                        A, yapma!  A iki gözüm, canım!           

            A         ünlemi söze şaşma, beğenme, sevinme, kızma duyguları katar.

                  Örneğin,

                  A  ben mi yapmışım!

                  A... Ne güzel!

                  A!... Sen artık çok oldun!

E         

Tümceye beğenme, beğenmeme, sevinme, şaşma, kızma, acıma duygularını katar.

                 Örneğin,

                E, şimdi ne olacak!

                E, buna da pes doğrusu!

                 E, sonra ne olmuş!

                HA

Birden akla geliş, kavrayış, pekiştirme, ayırım gözetmeme, yakınma duygularının anlatımına yarar.

                Örneğin,

                Ha, şimdi anlıyorum!           

Çalışkan ha!

                 Ha ben, ha o...

                 Ha bire yiyor!

                  HAH

           

  Sabrı tüketen beklemeler, beklenmedik bir anda oluveren durumlar karşısında söylenir.

                 Örneğin,

                 Hah, işte araba geliyor.

                  Hah, o ses de ne!

                EY , HEY

            Seslenmeleri pekiştirmek , geçmişe umutsuz özlem duyma.

            Örneğin,

            Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker!

            Heydeli gönül çık şu dağın yücesine!

            Hey gidi deli gönül, çıkardın dağların doruklarına!

            Hey gidi hey!

            AYA

            Seslenmeleri pekiştirir.

            Örneğin,

            Sen ne câmın mestisin aya kimin hayranısın.

            YA

           Sorulu yargıları, beklenmedik olumsuzluğu pekiştirir.

            Örneğin,

            Ya kalmak istemezse!

            Çalışacak zamanımız kalmadı ya!

            HAYDİ , HAYDİ

              Eylemlere, söyleyişle değişen bir sertlik ayırtısı, olasılık ayırtısı katıyor; yinelenerek olasılık

               pekiştiriliyor.

            Örneğin,

            Hadi git, hadi defol!

            Haydi bakalım tek kazansın da iki yıllık yüksek okul olsun.

            Buna katlanan ona haydi haydi katlanır.

            HAY

            Söze azarlama, yalvarma, ilenme anlamları katar.

            Örneğin,

            Hay geveze hay!

            Hay gözün çıksın!

            AY

            Birdenbire uyanan duyguların etkisiyle söylenir.

            Örneğin,

            Ay, ne yakışıklı delikanlı olmuş. (beğeni)

            Ay, elimde bir şey çıktı. (korku)

            Ay, sen de mi? (şaşma)

            VAY       

Acının etkisi, birden görmenin doğurduğu sevinçli şaşkınlık, coşkunluk, şaşma, öfke, sövgü anlatımlarında kullanılır.

                Örneğin,

            Vay talihsiz yavrum vay! (acı)

             Vay efendim sizi görmek sizi görmekte varmış! ( sevinçli şaşkınlık, coşku)

            Vay canına! (şaşma)

            AH

            Acınmalar, özlem, dargınlık duyguları katar.

            Örneğin,

            Ah bunu yapacağını önceden bilemedin!

            Ah çocuklar ah!

            VAH

            Acınma duygularını pekiştirir.

            Örneğin,

            Vah vah pek yazık!

            OH        

            Sevinç ve hoşlanma duygularını pekiştirir.

            Örneğin,

            Oh ne tatlı şeydi o!

            Oh bugün hava güneşli!

            YAHU

Seslenmeleri pekiştirmek, olanlardan hoşnut olmadığını belirtmek için kullanılır.

            Örneğin,

            Yahu, sen anlayışsız insanmışsın!

            Yahu, bu da mı gidiyor!

            AYOL

            Sorulu seslenmelerde kullanılır.

            Örneğin,

            Ayol, bu nasıl bir iş!

            HİŞT  HİŞT

            Tanınmayan, kendisine saygı duyulmayan kimselere seslenmede kullanılır.

Örneğin,

Hişt, oraya yanaşma!

Hişt, burada dur!

DESTUR

İzin isteme durumlarında kullanılır.

Örneğin,

 Destur değmesin!

BE

Senli benli konuşmalarda “ey, yahu, hey” anlamlarında kullanılır.

Örneğin,

Dur be kadın!

Yapma be çocuğum!

Konuşma be!

            O, OO, OOO

            Söze darılma, sevinme, küçümseme anlamı katar.

            Örneğin,

            Ooo öyle yapılır mı! (darılma)

            Oo ne güzel! (sevinme)

            O bu mu! (küçümseme)

            UF

            Duyulan acıların, sızıların anlatımını pekiştirir.

            Örneğin,

            Uf , canım yandı!

            OF

            Ağrı, usanç ve can sıkıntısı duygulanmalarını pekiştirir.

            Örneğin,

            Of, bıktım artık!                               

            ÖF

            Usanç, bezginlik, tiksinti duygularının anlatımını pekiştirir.

            Örneğin,

            Öf, ne saygısız adammış!

            YUH YUH

            Kınama ünlemidir.

            Örneğin,

            Yuh olsun bunu yapanlara!

             TU

             Yazıklar olsun  anlamını verir.

            Örneğin,

            Tu, utanmaz, saygısız adam!

            EYVAH      

             Beklenmedik durumlar karşısında acınma, yazıklanma duygularını anlatır.

             Örneğin,

             Eyvah!... ne yer, ne yâr kaldı.

Abdülhak Hamit Tarhan, Makber

            YAZIK

            Acınma, kınama anlatır.

            Örneğin,

            Yazık, iyi bir çocuktu!

            Yazıklar olsun!

            AMAN, AMANIN

             Sığınmak, yalvarmak, yardım istemek, beğenme durumlarında kullanılır.

Örneğin,

 Aman dostlar, yetişin!

Aman, sen bilirsin!

Aman, şu güzelliğe bakın!         

                KIŞT, OŞT, PİST, DEH, OHA

                Hayvanları ürkütüp kovmak, yürütmek, durdurmak için kullanılır.

                Deh! ( Ata binen kişinin atı yürütmesinde kullanılır.)

                Oşt! ( Köpekleri kovmak için kullanılır. )

                Kışt! ( Kanatlı hayvanları kovmak için kullanılır. )

                Pişt! ( Kedileri kovmak için kullanılır. )

Oha! ( Büyükbaş hayvanları ürkütmek, durdurmak için kullanılır. )

AFERİN, YAŞA, YAŞASIN, SAĞOL, VAROL

Bir nesnenin, işin beğenildiğini, duyulan sevinci coşkunlukla anlatmak için kullanılır.

Örneğin,

Aferin çocuğum!

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!

                  Binlerce  yaşa, varol Mustafa Kemal Paşa!

                   Sağol adı büyük şanli komutan!

                    SAKIN

                    Olumsuz yargıları pekiştirmek için kullanılır.

                      Örneğin,

                    Sakın ağacı kesme!

                     .. ÜNLEMLERİN YAPISI

Ünlemler de diğer sözcük türlerinde görülen biçim özelliklerini gösterir.

                 1.Yalın Ünlemler

                   Bu tür ünlemler bir hecelidir.

                    Örneğin,

A, e, ha, ey, hey, ya, kay, vay, ay, ah, vah, oh, hişt, be, o,uf, yuh, tu... vb.

  2. Türemiş, Bileşik, Öbekleşmiş Ünlemler

Kimi ünlemler kesin ayrılmamakla birlikte türemiş, bileşik, öbekleşmiş özellikleri göstermektedir.

Örneğin,

Aya, yahu, ayol(ey oğul), destur, yazık, aferin, yaşa, yaşasın (yaş-a-sın), sağol (sağ-ol), varol (var-ol), afacan, haydi vb.

Ünlemler tümcede adlaşarak tümcenin öğelerinde yer alabilir.

                Örneğin,

          Alma / mazlumun ahını   çıkar aheste aheste.

                                blinöb             y

            Aferinler  bitmez.

                 ö             y

            Seni tüketen bir ahtır.

              ööb                   y

 
Toplam blog
: 1064
: 732
Kayıt tarihi
: 24.03.12
 
 

Türkay KORKMAZ, umuda yolculuğu ertelemez. Mermeri delenin damlanın sürekliliği olduğunu bilir. Y..