Ben sana mecburum, bilemezsin...

Atilla İlhan' ın o ünlü şiiri var ya hani... Ben sana mecburum, bilemezsin... Adını mıh gibi aklımda tutuyorum Büyüdükçe büyüyor gözlerin Ben sana mecburum bilemezsin İçimi seninle ısıtıyorum...

... diye devam eden ve devam ettikçe insanı aşka daha da mahkum eden o şiir. Hep bilirdim de, ilk kez Tamer Karadağlı' nın o büyülü sesinden dinlediğimde de aşık olmuştum şiire. Geçen iki hafta da onu anmakla geçti ya, heryerde bu şiir... Yine büyülü, insanın içini ısıtan seslerden çıktı, aşk koktu heryer... İyi ki vardın sevgili Atilla İlhan, nur içinde yat.

Aslında şiirler bana fazla romantik geldiği için pek şiir okumam, şairler kızmasın. Bu kadar duygu yüklü yazılar yazan birinin tüm şiirleri ezbere bildiği zannedilebilir ama öyle değil aslında. Ya gerçekten hiç aşık olmadım bugüne kadar ya da bana şiir okuyan biri olmadığından belki, bilemiyorum. Zaten şairlerin hepsi de öyle elinde bir gülle buğulu buğulu konuşarak gezmiyorlar ortalıkta. Aşırı romantik kişiler garip geliyor bana. İlişkilerde de şiirlerin hakim olması... Çok hoş belki ama düşünsenize, birbiriyle hep şiirsel konuşan bir çifti... İlk günler çok büyüleyici tamam ama sonrası sıkar galiba... Karşılıklı konuşmalar için geçerli tabii bu sözüm. Yoksa yazmayı, yazanları yine seviyorum. Ama geçip birinin karşısına yazdığınız şeyleri okursanız hep, aman ne bileyim işte. Kızacak şimdi romantikler bana... Ama geçip adamın karşısına da şiir okumam ben ya, erkekler okusun tamam :))

Neyse, biz konumuza dönelim. Bu duygu yoğunluğumun sebebi aşkın güzelliğini bilmek ama bu aralar şiirlerle de epey flört etmeye başladım. Bunu ne sağladı bilemiyorum, belki de blog konusu olarak aşkı seçmek, seçimlerimi de etkilemiştir, kimbilir.

Ama daha öncesinde de daha sonrasında da bu şiir benim için çok güzeldi. Bu aralar daha da güzel geliyor. Çünkü, artık anladım ki, istediğin kadar inkar et, aşka mecbursun eğer insansan. Aşk yokken dert, aşk varken aşık yoksa daha büyük dert, aşk varsa yaşıyorsun, yoksa boş bir hayata razı olmak zorundasın. Aşıksan da ona mecbursun, aşık olduğun kişiye yani. O yüzden de tek taraflı aşklar üzer beni. Birbiri için söyleyebilmeli aşıklar bunu, karşılıklı düşünebilmeli. Düşünenler de ayrıysa bir an önce kavuşmalı, birlikte olanlar da hiiiiç ayrılmamalı. Aşk olsun bayramlarda, aşk olsun evlerde, aşk olsun gönüllerde; aşkolsun o inkarcılara, aşkolsun o korkaklara, aşkolsun o ayrılanlara, aşkolsun aşkı kirletenlere, onlara bile aşk olsun yahu...