Bilgi, bilinç ve yaşam (eylem)

Yazdıklarımı okuyup irdeleyen bir arkadaşımın önerisi üzerine bu başlığı deniyorum.

İnsanın kumanda merkezinin beyni olduğunu ve bilim her bir insan beyninin bilinmeyen temelle farklı özelliklere sahip olduğunu tanımladığını biliyoruz ve bunu önceki bloglarımda özetlemiştim.

Bu yazımda "Bilgi, Bilinç ve Yaşam" ı irdelemeye çalışırken yaşamın kişinin insiyatifi dışında olabilen özünde bireyin gerçekleştirdiği eylemlerden oluştuğu bir gerçeğini sorgulamak ve yorumunuza sunmak istiyorum.

Bilgi; insana öğretilmeye çalışılan veya insanın ğrenmek istediklerinden beyninin kapasitesi kadar algıladığı ve özümsediği özettir diyebiliriz.

Bilinç; Öğrendiklerinden benimsediği ve tercihine dönüştürerek seslendirdiği, yazdıklarını veya bir şekilde yansıttıkları, özetle dışa yansıyan birikim imajını oluşturanlardır denebilir. Neleri bildiğinden ötürü bir sorumluluğu yoktur ve bir yaptırımla muhatap olmamaktadır.

Yaşam; evet esas olan yaşamın kendisidir ki; insanın neler bildiği, neleri ifade ettiği, kendisinin ve yansıyan herbir insanın algısında yer etmesinden öteye somut bir sonucu olmamaktadır. Ancak eylem bizzat yaşamın kendisi olduğu gibi her bir insan yaptığı tüm eylemlerden sosyal ve hukuki bayutta sorumludur, olumlu veya olumsuz sonuçlarına muhatap olmakta ve taşımaktadır.

Yaşamın temeli olan yaşamı yapan eylemin; kişinin doğası, görgüsü, eğitimi ve deneyimlerinin kokteyli olması nedeniyle çoğu zaman bilgi ve bilinçten farklı olabilmektedir. Örneğin bir tıp hekiminin sağlıksız beslenmesi, bir profesörün internet aşkına para kaptırması, bir siyasi liderin imajının 180 derece zıt olan özel yaşamının ortaya çıkması, iktisat finans gibi iş yaşamına para kazanmaya ilgli profesörlerin çoğunun üniversite maaşından öteye bir kazançlarının olmaması ve benzeri birçok durum insanın neleri bildiği ve ifade olarak neleri tercih ettiğinden çok neler yaptığı ve yaptırdığının önemli olduğunu yaşamını oluşturduğu gerçeği göz ardı edilemez.

İşte varoluşun rasyonelliğinin özetinin bilgi ve bilincin eylem dönüşebilmesi halidir ki; o şartlarda bireyin neyi niçin yaptığını yaptıklarından aldığı keyfi en net şekilde ifade edebileceği durumun herkese kısmet olması dileğiyle...