Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Mart '18

 
Kategori
Özel Günler
 

Bir Destan Toprağa Kazındı…

Bir Destan Toprağa Kazındı…
 

Toprağını vermemek için savaşan ve bu uğurda toprağa gömülen şehitlerimiz...

Bir destan yazdı onlar; öyle bir destan ki yıllarca süregelen. Hiç unutulmayacak, hatırlandıkça gözleri dolduracak bir destan. Petrolü almak o kadar kolay değildi bu topraklardan. Topraklarımıza ayak basmaya çalıştılar bir kara maden için.

Osmanlılar direndi, itilaf devletleri smanlı İmparatorluğu’nu çökertmek adına ellerinden geleni yapıyordu. Can vermek vardı, toprak vermek yoktu... Yiğit Mehmetçikler teker teker toprağa düşüyordu birer fidan misali. Anacıkları cennete fidan dikiyorlardı da haberleri yoktu...

Çanakkale şehitlerini herkes bilmeli, aileler çocuklarına anlatmalı. Yerinde gidilip gösterilmeli şehitlerimiz. Bir avuç toprak deyip geçmediler. Alın sizin olsun yeter ki bize dokunmayın demediler o şanlı Yiğitler...  O bir avuç toprağı bizlere, yeni nesillere bırakmak ve kimseye boyun eğmemek için can siper durdular düşman önünde. Asıl vatan sevdasını onlar bilir… Bu vatan uğuruna can verenler bilir.

Bizler için yürek dağlayan bir olaydır “18 Mart”... Vatan uğruna savaşarak can verip şehit olanlar içinse paha biçilemez bir ödüldür... Kâinatı o olmasaydı yaratmazdım denilen bir Peygamberle aynı ölçüdeler. Tıpkı sahabeleri gibi dizinin dibinden ayırmayacak Sevgili Peygamberimiz. Bizler bu dünyada üzülüyoruz, keşke yanımızda olsaydılar diye fakat ahiret günü göreceğiz ve şöyle diyeceğiz: “İyi ki o savaşa gitmişler ve iyi ki şehit olmuşlar”. Allah bu sözü söylemeyi nasip etsin bizlere inşallah...

Ne kadar kolay Çanakkale’yi satırlara dökmek değil mi sevgili okurlarım?

Bizler o dönemi yaşamadık çünkü. Sadece asker savaşmadı Çanakkale savaşında.

Kadınıyla erkeğiyle 7’den 70’e herkes savaşa katıldı. Kimi sırtında bebeğiyle kimi topal ayağıyla… Ya şehit oldular ya öldürdüler ama üzerinde yaşadıkları topraklara düşman ayaklarını bastırmadılar. Göğüslerini siper ettiler ama bir karış toprak vermediler düşmana...

Ne analar evlatlarını yitirdi dava uğruna. Ne evlatlar anasız babasız kaldı o savaşta.

Kundaktaki bebeğini sırtına bağlayan analar, bir daha geri dönülmeyeceğini biliyorlardı. Ölüme giderken bile yavrularını beraberinde götürüyorlardı ardında bir öksüz bırakmamak için.

18 Mart neden bu derece önemli sizce? Bu güzel vatan Abdülhamid Han’ın askerleri, yaşlı genç demeden çatışanlar ve Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleri, en mühimi de kalplerinde taşıdıkları iman sayesinde bizler bu güzelliklerle dolu vatanımızdayız… Yürüdüler düşmanlarının üzerine koç yiğitler. Verdiler canlarını ana, baba, kardeş, bir imza attılar toprağa. Bir destanı toprağa kazıdılar elbirliğiyle. Çanakkale’yi her ziyaretimizde ve toprağa her ayak bastığımızda çekiniriz. Çünkü şehidlerin kanı var o toprakta. Her birinin eli ayağı var. O yüzden Çanakkale’ye şehitler diyarı denmiştir. O topraklar da bütün Osmanlı yatıyor.

O yıllarda düşmanlarımız belliydi. Türk, Türk’e düşman değildi. Bir müslüman öteki müslümanı ALLAH’ın ismini anarak öldürmüyordu. Yaşadığımız yıllar içerisinde düşmanlarımız değişti. Ayırt edilemiyor kim dost kim düşman. Şimdi ise bazı Avrupalılar Türk milletini vatan hainlerinden biri gibi görüyor. Neden Avrupa Birliği’ne alınmadığımızın net cevabıdır...

Biz, sana Çanakkale’de gemiden denize düşman için mayın döşeyen İsmail Hakkı’nın duası ile annesini rüyasında görüp karınca ve ağzında taşıdığı bir damla su hikâyesini anlatınca Seyit Ali’de kendine ders alarak, topa mermiyi sürerken ellerini sana açarak ettiği dua ile yalvarıyoruz: “Elimizden bir şey gelmiyor ALLAH’ım ol de olsun, bu vatan hainleri topraklarımızdan silinsin!”

                                                                    Rukiye Türeyen!

 

 
Toplam blog
: 55
: 263
Kayıt tarihi
: 31.05.17
 
 

Rukiye TÜREYEN kimdir.     1980 yılında Sakarya'da doğmuştur. Üç aylıkken geçirdiği menenjit hast..