Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Şubat '11

 
Kategori
Öykü
 

Bir devam hikayesi : Joe’nun günlüğü (2. Bölüm)

Meydana yaklaştığımda birden beklenmedik bir şey oldu. Evet o karşımdaydı. Bana bakıyordu . Ona ihtiyacım vardı. Hemen içeri girdim. 

- Eric bir duble Rom’a ihtiyacım var. 

- Hey Joe saat sabahın 7’si dostum neyin var senin? 

- Aşık oldum Eric ama bu kez farklı. 

- Lauren gibi mi farklı yoksa Cristina gibi mi ha! 

- Hey ben ciddiyim bu kez farklı Eric onu gerçekten seviyorum ve inanmayacaksın belki ama onunla evle… 

- Onunla evlenebilirsin değil mi? Hah Joe bunu senden kaçıncı duyuşum acaba. Nerede tanıştınız? 

- Biraz önce by Richard pastanesinde Richard amcanın Londra'dan dönen kızı Susan. 

- Hey hey bir saniye Richard amcanın kızı Susan mı dedin? 

- Evet. 

- Ona mı aşık oldun? 

- Üniversite şenliklerini hatırlıyor musun? 

(Bu arada üniversiteyi Eric ile beraber Londra’da okuduk. Bu konuya daha sonra döneceğim ) 

- Evet. 

- Peki o zaman 1. Sınıfta ilk gün tanıştığımız yemek kursları broşürü dağıtan kızı hatırlıyor musun? 

- Imm hayır. Sakın bana onun susan olduğunu söyleme Eric. 

-Evet oydu biz 4. Sınıfta iken o okula henüz başlamıştı ve broşürü sana verdiği zaman dediğimi hatırlıyor musun? 

(O yıla kısa bir dönüş:Yer üniversite şenlikleri) 

“ Eric:Joe yemek kurslarına katılmaya ne dersin dostum? Broşür dağıtan şu esmer gerçekten harika gözüküyor. 

Joe: Haha Eric ben zaten birine aşığım ve benim için lokantaya sefer tasıyla gitmek gibi bir şey bu. 

Eric: Peki şu broşür dağıtan sarışın için değmez mi? 

Joe: Hayır dostum ben Lauren’a aşığım ve onunla evleneceğim gözüm ondan başkasını görmüyor ve sadece o kızı tavlamak için yemek kursuna gideceğimi sanıyorsan yanılıyorsun”
 

- Ohh Eric o Susan değildi. 

- O Susandı Joe ve dün Susan'ı pastanede gördüğümde “hey broşür dağıtan kız” dedim ve o da beni tanıdı: “yemek broşürlerini odasındaki çöp kutusunda bulduğumuz Eric!) 

- Tamam Eric yeter ben aşık oldum ve bir duble rom içmek istiyorum tamam mı 

- Peki Joe rom’un geliyor 

- Holly, Joe’ya bir duble rom lütfen. 

- Hemen geliyor Eric 

(Evet Eric'in eşi Holly, yemek broşürleri Eric’in odasındaki çöpte bulunan esmer kız) 

Rom’u içip bardan çıktım.onu tekrar görmeliydim. Evet aklıma bir fikir gelmişti. Bugün babamın doğumgünü olduğunu söyleyip ona sürpriz doğum günü pastası almak için tekrar yanına gidecektim. Hemen pastaneye doğru yola koyuldum. Kapının önüne geldiğimde bir kez daha kalp atışlarım hızlanmıştı. Kim pastanenin önüne o kadar basamak koyar ki. Her heyse pastaneye girdim. 

- Merhaba Susan. 

- Hey merhaba Joe sanırım poğaçalarımın tadı damağında kaldı. 

- Evet babam çok beğendi, yalnız unutmuşum Susan bugün babamın doğumgünü ve ben onun için sürpriz bir pasta yaptırmak istiyorum. 

- Imm harika. O zaman hemen başlayalım Joe pasta nasıl olsun? 

- Sana bırakıyorum kafana göre yap Susan 

- Hımm o zaman yuvarlak yapıyorum. 

- Ne? 

- Sadece şakaydı. Pekala Joe akşam pastan hazır o zaman. 

- Şey Susan seninde doğumgününe gelmeni isterim. 

- tabii ki Joe seve seve. Akşam 6’da pasta ve ben hazır oluruz. 

- Akşam görüşürüz Susan “seni seviyorum”(Tabii ki bunu demedim) 

- Görüşürüz Joe bende seni seviyorum (Yoo sadece bilinçaltım bu yazıya müdahale ediyor) 

Oradan çıkıp Born’a doğru yol aldım. Caddeleri ıslık çalarak geçtim. Çiçeklere böceklere şarkılar yazdım. Sanırım aşk böyle bir şey. Ama ben bunları yapmadım tabii ki. Yağmur başladığından hemen bir arabaya binip çiftliğe geri döndüm. 

- Hey Joe nerede kaldın? 

- Eric'le biraz takıldık baba 

- Açlıktan ölüyorum poğaçalar nerede? 

- İşte burada baba! (Çantasını açar ve babasına uzatır) 

- Görünmezlik poğaçalardan önce insanlar üzerinde bulunur diye tahmin ediyordum Joe. 

- Sanırım barda unutmuşum. Ama önemli değil hemen içeri girip mis gibi kızarmış köy ekmeğinin üstüne o enfes köy tereyağını sürüp geliyorum ve ve ve yanında köyden topladığım böğürtlenlerden yaptığım çay. 

- Burası köy zaten Joe yediğimiz her şeyin başına “köy” ekleniyor zaten. Yumurta köy, reçel köy , ekmek köy , böğürtlen köy... 

Babam bunları kendi kendine tekrar edip ağacın altındaki çardağa doğru giderken hemen İçeri girip tereyağlı ekmeği hazırlamaya başladım. Ama o da ne. Babama akşam onun doğum günü olduğunu henüz söylememiştim. Bu gerçekten onun için sürpriz olacaktı. Fakat ona bunu nasıl söyleyecektim. Geçen hafta yeni yaşına basan babam bir hafta sonra tekrar bir yaş büyümeyi kabul edecek miydi acaba?. 

 
Toplam blog
: 7
: 495
Kayıt tarihi
: 29.12.10
 
 

Adım Saim Derdiyok. Evli değilim hele 2 çocuk babası hiç değilim. Müzisyenim ben. Reklam, Senaryo, S..