Bir hava şehidinin 55 yıl sonra bulunan "anılar"ı - 7

BAŞ TARAFI 6. BÖLÜMDE

* * *

ANIMSATMA

Yazı dizimizin birinci bölümünde yer alan ‘’ÖNSÖZ’’ e;

‘’ Aslen Sakaryalı, İstanbul/YEŞİLYURT’ un Mediha Hanımefendi’ si, 24.01.2013 tarihinde, 85 yaşında aramızdan ayrılmıştı.

Bir süre sonra çocukları annelerinden kalanları karıştırırken, bir eski çanta içinde, DÖRDÜ DAKTİLO EDİLMİŞ, DEVAMI OLAN ELLİ BEŞ SAYFA İSE EL YAZMASI kağıtları buldular.

Okumaya başladılar şaşırarak; üç çocuğu da, ne gençliklerinde, ne de sonrasında bunları görmüşlerdi, Mediha Hanımefendi de hiç söz etmemişti.

YAZILANLARI KALEME ALAN; 08.03.1962 tarihinde TOROSLAR üzerinde ŞEHİT OLDUKTAN SONRA, İstanbul/Edirnekapı/Sakızağacı Hava Şehitliği’ nde, çok sevdiği vatan toprağına verilmiş olan EŞİ, PİLOT ZÜLFİKAR KAYA’ ydı…’’  bilgisini vererek başlamış,

‘’Okudukça; günümüz insanlarını, günümüz siyasilerini düşündürecek, özellikle de BİRÇOK ULUSAL KAVRAM VE DEĞERLERİMİZİ YALANLARLA, OLANLARIN OLUŞ NEDENLERİNİ KENDİNCE DEĞİŞTİREN PROVOKATİF SUNUMLARLA BAMBAŞKALAŞTIRANLARI UTANDIRACAK çıkarımlar edindim. İşte bu nedenlerle bu duygusal yaşam öyküsünü ‘’SİYASİ ÖYKÜ’’ olarak kategorize ettim.’’ diye devam etmiş,

‘’Çıkarımlarımı son bölümde aktaracağım. Bunun nedeni, okurken kendi kanılarınızı özgürce oluşturabilmenize ve daha sonra benimkilerle karşılaştırabilmenize olanak tanıma isteğimdir.’’ diye bitirmiştim.

Üç bölümde tamamlanan AKTARIMIN ARDINDAN ÇIKARIMLARIMA YER VERME ZAMANIDIR.

Bilmiyorum tamamını okuyabildiniz mi, okuyabilenler neler düşündü…

Hüzünlü bir yaşam öyküsü…

Havacılığımızın ilk yılları…

Bir zamanların Türkiye’ si…

…

İyi de, SİYASET neresinde bunun?Neden SİYASİ ÖYKÜ?

‘’BENCE’’ lere geçmeden önce, merak ettiğinizi düşündüğüm, Sayın Zülfikar KAYA’ nın İngiltere’ deki tedavisinden sonraki yaşamı ve şehit oluşuna ilişkin EDİNDİĞİM BİLGİLERİaktarmalıyım.

* * *

GÖKYÜZÜ ÜÇ KEZ UYARMIŞTI

Geçen bölümlerden anımsayacaksınız,GÖKYÜZÜ ÜÇ KEZ UYARMIŞ KENDİSİNİ…

* 1949 yılında iki motorlu uçakla havadayken, bir motoru durmuş, kalan tek motorla, ölümüne bir uçuşla UŞAK MEYDANI’ na inebilmişti.

* Kısa bir süre sonra, havadan yere roket atış denemelerinde, bir başka pilot gösterivari dalışıyla uçağına çarpacağı sırada, gördüğü gölge ve kendi refleksiyle çarpışmadan kurtulabilmişti.

* Ve 05.01.1954 günü Devlet Hava Yolları 51 Nolu BAĞ Uçağı, Çanakkale-Bandırma-İstanbul seferindeyken Lapseki İlçesi Dumanlı Köyü yakınlarına düşmüştü ve o, uçağın ikinci pilotuydu.

GÖRDÜK Kİ, tedavisi süresince TEK EMELİ YENİDEN UÇABİLMEK olmuş.

GÖRDÜK Kİ, tedavisi için İngiltere’ ye gittiğinde doktoru iki soru sormuş;

• Kolunun iyi olmasını, şeklinin düzelmesini mi istiyorsun?
• Yoksa mesleğine mi dönmek istiyorsun?

GÖRDÜK Kİ, yanıtı‘’ MESLEĞİME, PİLOT OLMAYA, UÇMAYA DÖNMEK SEMALARDA…’’ olmuş.

***

 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

 TEDAVİ SONRASI

VE EMELİ GERÇEKLEŞİYOR…

Dört ay süren tedavi sonrasında yurda dönen Zülfikar KAYA yeniden DEVLET HAVA YOLLARI’ nda göreve başlamıştır.

Artık bir kolu ve bir bacağı diğerinden biraz kısadır ama bu görevini yapmaya engel değildir. Pilotlar HER ALTI AYDA BİR bedensel ve ruhsal açıdan uçma yeterliliğine sahip olup olmadıkları konusunda zorlu kontrollerden geçmekte, yeterliliği varsa uçuş yapabilmektedirler ve o,görevi süresince bu testleri başarıyla geçmiştir.

YEDİ YIL

Büyük kazadan sonra, şehit olana dek YEDİ YIL DAHA PİLOTolarak görev yapmıştır. Bu yedi yıla ilişkin edindiğim bilgilerden bazıları önemli… Kendisi ve ailesi açısından her günü önemliydi kuşkusuz ama burada tamamına yer vermek mümkün değil…

20 Mayıs 1933  tarihinde  Havayolları Devlet İşletme İdaresiolarak kurulan, 03.06.1938 tarihinde Devlet Hava Yolları Umum Müdürlüğü adını alan, 21 Mayıs 1955  tarihindeTürk Hava Yolları Anonim Ortaklığı’ na dönüşen kuruluşun YÖNETİM MERKEZİ Ankara’ dan İstanbul’ a taşınmıştı.

Aklı, BAŞINA BİR ŞEY GELİRSE AİLESİNİN NE YAPACAĞINDADIR…

1958 yılında İstanbul/ Yeşilyurt’ da bir daire alıyor. İçinde kiracı var… KAYA AİLESİ Ankara’ da oturmaya devam ediyor ama zor oluyor… Kiracıya evi boşaltmasını söyleyemiyor, kendisi kiralık ev arıyor İstanbul’ da… Bunu duyan kiracı ‘’Olmaz… Sizin bulduğunuz eve biz geçelim, siz evinize taşının…’’ diyor. 6 Ekim 1961 tarihinde Yeşilyurt’ a taşınıyorlar… ARTIK AİLE DAHA ÇOK BİR ARADA, ARTIK DAHA HUZURLU…

1961 YILINDA F-27 TİPİ UÇAKLAR GELİYOR…Önce 2 Adet… Zihni BARAN ve Nurettin GÜRÜN adlı kaptan pilotlarla birlikte, 30 saatlik uçuşla ATLANTİK OKYANUSU’ NU İLK KEZ AŞAN EKİPTE YER ALIYOR… Bu uçaklar, THY jetlere geçmeden önceki pervaneli son uçaklardır. Radyoda adlarının okunmasından gurur duyuyorlar…

KAZA VE ŞEHİTLİK

Yedi yıl…

Tedaviden sonra yedi yıl sürebilen bu görev 08.03.1962 tarihinde sona eriyor.

ANLATISINDA OKUMUŞTUK; 2. Dünya Savaşı yıllarında alınan bir emir üzerine tek motorlu savaş uçağıyla Kütahya’ dan kalkıp, Mersin, İskenderun, Adana, Pozantı, Kütahya (uçuşu) yapmıştı. O uçuşa ilişkin olarak ‘’ELİMİZDEKİ TEK MOTORLU TAYYARELERLE TOROSLARI GEÇMEK OLDUKÇA ZORDU… En yüksek yer olan Bulgar Tepesi’ nden geçmek icap edecekti. Son devir ve yedek gazı da kullanarak Bulgar Tepesi’ nin 100-150 metre kadar üstünden geçtim.’’ diye yazmış…

08.03.1962 yılında hava koşulları TOROSLARIgeçmelerine izin vermedi.

Atlantik Okyanusu’ nu geçirerek getirdiği F-27 uçaklarından biri olan KOP adlı yolcu uçağıyla İstanbul- Ankara- Adana seferi yapıyorlardı. İkinci pilottu...

ULUKIŞLA’ nın yaklaşık 16 mil güneydoğusunda, MADEN Köyü yakınlarında, 2973 metre rakımlı AKTAŞ/ MADEN Yaylası’ nda bir uçuruma düştüler. 17.30 da Adana Hava Meydanı’ yla son kez konuşmuşlardı. 4 dakika sonra da bağlantı kesilmişti.

Gümüş ve Maden köylüleri şiddetli bir patlama duymuşlardı.

UÇAĞIN ENKAZI ANCAK İKİNCİ GÜNDE, İncirlik Hava Üssü’ nden kalkan helikopterler tarafından GÖRÜLEBİLMİŞ, hava muhalefeti nedeniyle YANINA İNİLEMEMİŞTİ.

MADEN YAYLASI’ nın en derin uçurumuyla biten Medetsiz Tepe Mevkii’ ndeki enkaza, kurtarma ekipleri kar ve tipi nedeniyle uzun süre yaklaşamadılar. YER TESPİTİNİN ARDINDAN, ARAMA EKİBİNDEKİLER ANCAK ÜÇ GÜN SONRA, 46 SAAT SÜREN BİR UĞRAŞ SONUNDA ULAŞTILAR, alana dağılmış olan enkaz ve cesetlerin karla kapanmaya başladığını gördüler…

YANMIŞ, PARÇALANMIŞ BEDENLER, FATİH CAMİİ’ NDE KILINAN CENAZE NAMAZI SONRASINDA, 15 MART 1962, PERŞEMBE GÜNÜ DEFNEDİLEBİLDİ.

Gökyüzü bir daha uyarmamıştı. Dördüncü kazada yaşamı BİTMİŞTİ…

38 yaşında, üç çocuğuyla kalakalmış olan Mediha HANIMEFENDİ, anneliğinin yanında babalığı da üstlendi, taa 24.01.2013 tarihine dek…

* * * 

SÜRECEK