Bir muallimin hatıra defteri 6: Balıkesir/Kazım Özalp'in ziyareti

(Bu defterler ortaokuldan beri, daha sonra öğretmen olan, yıllarca yöneticilik yapan bir aile büyüğümüz tarafından tutulmuştur. Önce Bandırma, Balıkesir sonra atandığı çeşitli yurt bölgelerinde önemli gördüğü olayları yazmıştır. O yılların havasını, dilini aksettirmesi bakımdan önemli gördüğümüz anılardır. Yer yer Türkiye’nin şartları ve Dünyanın durumu hakkında bilgi verilmektedir. Saygılarımızla)

3.Mart.1940
Akşam üçüncü sınıf arkadaşlarımız müsamere verdiler. Temsilde ilkokuldan küçük çocuklar da rol aldığından çok güzel bir gece geçirdik. Dışarıda lapa lapa kar yağıyordu. Bu sabah Pazar olduğu için geç vakte kadar uyuduk. Gündüz arkadaşlarla Balıkesir’in Ziraat Bahçesi’ne gittik. Yollarda kar topu oynadık. Mektebe döndükten sonra Ahmet Akman’la çarşıya gezmeye gittik. Birkaç gün evvel Efendi Ağabeyim bir lira ile mektup göndermiş. Bu yüzden pek çok sevindim. O para ile ayakkabılarımı tamir ettireceğim.

4.Mart.1940
Bu gün biz Kimya dersindeyken eski Milli Müdafaa Vekili ve Balıkesir Mebusu Kazım Özalp yanlarında Vali Bey.Maarif Müdürü, ve daha bir çok büyük adamlarla beraber bizim sınıfa geldiler. Bay Kazım Özalp arkadaşlardan birine sualler sordu. Öğle üzeri arkadaşım Galip Ünal, Hüseyin Yıldırım ve Recep Sağdıç mektebin bahçesinde kartopu oynadık. Burada, yani Öğretmen Okulu’nda dört arkadaş birbirimize çok bağlıyız. Aramızda “Dörtler İttifakı” yaptık. Bandırma Ortaokulu’nda Ben, Fikret Erdil, Sami Şahin, ve İsmail ve İsmail Uyar ile samimiydik.
Balıkesir Necati Bey Öğretmen Okulu (1939-1940) I.B Sınıfından arkadaşlarım:
Rahmi Türkben (Salihlili) ; Gavsi Özcan (Akhisarlı) ; Ramazan Kansay(Manisalı); Ali Hoşafçı (Burdurlu-Hasta) ; Kerim Özgen (Ödemişli) ; Mustafa Bal (Uşaklı) ; Şerafettin İzgin (Bergamalı) ; Necati Tarhan (İspartalı) ; Hamdi Arslan Tek (Akhisar-Gördes) ; Hüseyin Yapcal (Aydınlı- Bu arkadaş bir kızla nişanlandı) ;Hüseyin Üsküdarlı (İstanbullu) ; Tahir Selenay (Çankırılı) ; Sabahattin Gündoğdu (Uşaklı) ; Kemal Yücel (Bandırmalı); Ahmet Akman (Karacabeyli); Şemsettin Koçan (Gönenli); Faris Ünverir (Akhisarlı) ; Hasan Gülez (Ödemişli) ; Abdullah Gevgirli (Bursalı) ;Salih Per (Mudanyalı); Avni Erdem(Nazillili) ; Kemal Çetin (Foçalı); Cevdet Varlağan (Muğlalı); Kemal Külahtaş (İzmirli); Kamil Albayrak (Tireli); Zeki Öngen(Nazillili); Suphi Bülbül (Uşaklı); Hüseyin Onur (Zonguldak-Devrek’li) ; Sabahattin Sezer (Bergamalı); Abdurrahim Kaçan(Somalı);Ahmet İnan (Düzceli)

11.Mart.1940
Bu gün öğleden sonra bütün mektepteki 1336 doğumlu arkadaşlarla Şubeye ilk yoklamamızı yaptırmaya gittik. Bu meyanda ben, Galip Ünal, Recep Sağdıç yoklamamızı yaptırırken, Şubede epey bir müddet bekledik. Lise talebeleri mütalaadan çıkıp mektep dağılırken Recep Sağdıç hala yoklamasını yaptırmakla meşguldü. Lise talebeleri geçerken seyir ettik.

Bu günden itibaren Askerlik Çağına girmiş bulunuyoruz. Allah sağlık verirse ve Allahın izniyle muaffak olursak İstanbul’da Yedek Subay Okulu’nda birlikte olacağız..

20 Mart.1940
Bu seneki ikinci yazılı imtihanlarımız bu gün Coğrafya ile başlıyor.
Bu gece saat dörtte yatakhanedeki arkadaşım Ahmet Akman, Faris Ünverir, Kemal Yücel, Hasan Gülez ..beşimiz yatakta uyandık. Hepimiz karyolaların başında ayrı ayrı mumları yakarak Coğrafya’ya çalıştık.

Coğrafya imtihanımız saat 10-11.30 arasında yapıldı. Kanaatimce Coğrafya imtihanı güzel geçti. Emirhan Bey’in sualleri çok farklıydı. Tamam dört sahife yazarak imtihan kağıdını doldurdum. “Ya battık, ya çıktık..”dedim kendi kendime…

21.Mart.1940
Bu gün geceden kalkmadık. Sabahleyin Jimnastik Dersinden imtihan olduk.
İkinci imtihanımız Cebir’di. Onu da saat 10-12 arası Kimya anfisinde olduk.

Galiple ikimiz bir sıraya oturmuştuk. Cebir imtihanı da orta derecede geçti. Coğrafya imtihanında Nazilli’li Avni Erdem’le oturmuştuk. Ben imtihanlarda katiyen kopyaya teşebbüs etmiyorum. Hayatım şimdiye kadar ne kopyaya teşebbüs ettim, ne de kopya yaptım. Zaten kopya yapamam, yakalanırım…

22.Mart.1940
Bu gün biraz erken kalktım. Dün akşam koridorlarda arkadaşım Galip Ünal ile Fransızcadan
birbirimize lügatlar sorduk..
Birinci derste Fransızca’dan imtihan olduk. Kanaatimce Fransızca imtihanı orta derecede geçti.
Akşam üzeri İzmir Erkek Lisesi talebeleri Balıkesir’e geldiler. Biz mütalaada iken bizim mektebi ziyaret ettiler. Bizim izciler ile birlikte abideye gidip çelenk koydular. Akşam üzeri bizim Bandırmalı İsmail’in yerine duşa girdim. Yarınki imtihan için bu günkü mütalaalarda çalışıyoruz.

(Anlatanın Notu : Türkiye’de çocuklarımız okullarında görece rahattılar. Yemekleri biraz azalmıştır. Tayınları kısılmıştır ama korkudan ve savaştan uzak; Avrupa ülkelerinin birbirlerini yemesini uzaktan seyredip, birbirlerine anlatmaktadırlar… Bu sıralarda Almanya azmış durumda sağa sola saldırmaktadır. 11 Şubat.1940’da - Almanya ile Sovyetler Birliği arasında ekonomik işbirliği antlaşması imzalandı. . Norveç Almanya ile savaşa hazırlanıyor…Tanklar, toplar sınır ötesindedir. Avrupa’da insanlar ölmektedir. Türkiye’nin başında, Atatürk’ün yakın arkadaşı Milli Şef İsmet İnönü bulunmakta ve savaşın kötülüklerini bilen İnönü , TC.ni ilk kez bir savaştan uzak tutmak için elinden gelen bütün stratejileri uygulamaktadır. Bunun için İnönü’ye daha sonra “Tilki gibi devlet adamı…Kafasının içinde yirmi tilki dolaşır hiçbirinin kuyruğu diğerine değmez…” demişlerdir. Başkaları da , Türkiye’yi Savaş’a girmekten alıkoyduğu için suçlamışlar: “Türkiye’yi erkeklikten etti…” demişlerdir. Çünkü Türkler daima savaşta olmalı… değil mi, sayın okuyucular…)