Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Haziran '10

 
Kategori
Blog
 

Blogda reyting yükseltme çalışmalarım!

Blogda reyting yükseltme çalışmalarım!
 

Aslında çocuklarıma güveniyordum blog yazanlığına başlarken!

Çağırdım onları bir sabah kahvaltısına! Kahvaltı dediysem,

bizim evde kahvaltılar birden ikiden erken olmaz! Bugün erkenciydim mesela! Kahvaltı yapıyordum bir dostum aradığında!

“Evlatlarım; biliyorsunuz Milliyet gibi büyük bir camiada blog yazanlığına başlamış bulunmaktayım! Sanatçının reytingi alkış,

blogcunun reytingi tıklamak ve yorum olduğundan bunca zamandır tırtıkladığınız beni bundan sonra tıklayacaksınız ki

burada bir ağırlığım olsun!”

Kızım aldı sözü!

“Baba, haklısın ama biliyorsun Kerem var! Onun bakımı, bezlenmesi, yedirilip içirilmesi çok vaktimi alıyor. Annem Kerem’in

tüm bu ihtiyaçlarını karşılama yükümlülüğüne girerse seve seve ben de sana yorum yazarım!”

Hanıma baktım!

“Duydun hanım! Sana ulvi bir görev düştü! Bundan sonra Kerem’in tüm bakımı sana ait! Eti de senin kemiği de! Her hafta

tartacağım ha; ona göre!”

Büyük oğlum ses çıkarmıyor!

“Suskunsun Ali!”

“Konu neydi baba?”

Sanırım başka şeyler düşünüyordu!

Selami girdi lafa!

“Baba iyi de benim bilgisayarım yok ki? Arkadaştan mı isteyip de yorum yazayım sana!”

“Doğru diyorsun! Gidip bir dizüstü alalım sana!”

Ertuğrul Ata’nın gözleri parlıyordu!

“Baba bana akşamları bir saat bilgisayarı müsaade et, ben de sana yorum yazarım!"

“Tamam lan!”

Hesabıma göre günde en az dört yorum gelecekti! Herkes onar defa tıklasa kırk da tıklama!

Hiçbiri olmadı!

Arıyorum kızımı!

“Ne oldu kızım? Yorumun yok!”

“Yazı mı yazdın baba? Öyle yoğunum ki! Akşama yorumlarım!”

Akşam oluyor!

“Ne oldu kızım?”

“Ne ne oldu baba?”

“Hani yorum!”

“Bugün öldüm baba! Kaçmıyor ya yazın! Yarın yazarım!”

“Yarın da yazacağım manyak!”

Ali’yi ararım kapalı telefonu!

Selami’yi ararım meşgule alır! Biraz sonra arar!

“Dersteydim de baba! Ne oldu?”

“Oğlum hani yorum yazacaktın?”

“Vizeler var da! Vakit yok baba!”

“Çok güzel bir yazım var bugün! Okuyayım sana bak!”

“Gerek yok baba! Evde okurum yazını!”

“Unutma bak!”

“Tamam baba!”

Vizeler, dersler, finaller derken bir türlü okumaz yazılarımı!

Ertuğrul Ata da aynı!

“Hani lan yorum yazacaktın bana! Bir saatten beri araba koşturuyorsun bilgisayarda?”

“Çok dersim var baba! Matematiğe yardım edeceksin ha!”

Evlatlardan fayda yok anlayacağınız!

Dün akşam hanıma açtım bu konuyu!

“Hanım ya, ne düşündüm biliyor musun? Sen de bana yorum yazsana!”

“Kerem’e kim bakacak?”

“Yazana kadar ben bakarım!”

Bugün, biberonla süt nasıl içirilir, su nasıl verilir dersi görüyorum!

Yarın uygulaması başlıyor!

 
Toplam blog
: 1640
: 466
Kayıt tarihi
: 27.01.07
 
 

Doğum tarihim değişmedi ama çok şey değişti bu güne kadar. En başta, dede oluyorum! Evet; şaşırdı..