Bu cezalar Malatyaspor’un değil Malatyalıların

Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu Yeni Malatyaspor’a tabiri caizse ceza yağdırdı.

Alınan cezaları ve miktarlarını dünden beri internet ve gazete TV gibi mecralardan okuyup sizlerde gördünüz.

Malatya’nın trafik il kodu 44 (kırk dört)’ün sonuna anlamsız bir sıfır eklenerek Malatya ve Malatyalı seyirciye pek anlamlı(!) bir ceza (mesaj) verdiler.

Malatya ve Malatyaspor’un yönetici ve taraftarları bu cezaları “kabul etmeyebilir” cezaları “adil” bulmayabilir ve hatta bu yapılanın Malatyaspor’un önünü kesmek olduğunu söyleyebilir. Sizlerden birçoğunuz da eminim ki böyle düşünüyorsunuz. Oysa ben bu kararları “adil” bulmamakla beraber göre göre gelmiş bir cezalar yığını ve belki de “lades” olduğunu iddia ediyorum, şöyle ki;

Hani hep deriz ya “perşembenin geleceği çarşambadan belliydi” aynen o hesap. Neden mi böyle düşünüyorum anlatayım;

Geçen haftaki Tokatspor karşılaşmasını “içim ürpererek” izledim. Daha stada doğru gidiyorken yolda Sayın Valimizin makam aracını gördüm. Belli ki stada gidiyor ve Malatyaspor’umuza destek verecek. Bana göre Sayın Valimizin yaptığı bu incelik takdire şayan bir durum ve Malatya ve Malatyasporlu taraftarla anlamlı bir destek mesajıydı.

Kendi sahamızda ve seyircimiz önünde oynadığımız müsabakayı Levent Balcı, Sezgin Çınar ve Emir Eray Eyisoy hakem üçlüsü yönetti. Karşılama başladı ve rakip takım maça asılmaya başladı. Tribünler “küme düşmesi nerdeyse kesin” olan Tokatspor’un maçı bu kadar “zora sokmasını” beklemiyordu. Bu sıralarda küfürler havada uçuşmaya başladı. Taraftarlar; “bize karşı oynarken Aslan kesildiniz” “Fenerbahçe mi oldunuz ulan!” ve daha sayısız ifadelerle saydırmaya devam ettiler.

Takımın gördüğü kırmızı kartlar doğru değildi diyebiliriz ancak “penaltı”da doğru değildi bana göre. Maçın kritiğini bir tarafa bırakıp biz konumuza dönelim. 

FEYYAZ HOCA OLACAKLARI GÖRMÜŞTÜ

Yazının devamında yanlış bulduğum noktalara tekrar değineceğim. Ben maç sonrası teknik direktörlerin açıklamalarına dikkat çekmek istiyorum.  Feyyaz hoca; "Herhalde bizi test ediyorlar diye düşünüyorum. Konya’da 10 kişi ile yenemediler. Kendi sahamızda 9 kişi yine yenemediler. Herhalde 8 kişi yenmeyi başaracaklar…” diyordu. Akabinde olacakları tahmin etmiş olmalı ki şu ifadeleri kullanıyordu; “Şimdi bizim sakin ve sabırlı olmamız lazım. Kulübümüze ceza gelebilir, sıkıntı olabilir. Şimdi sakin olacağız ama yolumuz zor…”

TOKATSPOR TEKNİK DİREKTÖRÜNDEN YENİ MALATYASPOR’A ÖVGÜLER

Aynı dakikalarda rakip takım Tokatspor Teknik Direktörü Mehmet Binici Malatyaspor’a övgüler yağdırıyor ve bir centilmenlik örneği sergiliyordu. Binici özetle; “Yıllarca değişik takımlarla Malatya’ya geldim. Her zaman misafirperver bir şekilde karşılandık. Bu taraftara bu lig yakışmıyor. Bu takımın bir üst ligde olması lazım…” diyor ve devam ediyordu;

“Bu liglerde üst ligden 2 veya 3 adam alacaksın. Eğer PTT 1. Lig’den bu lige 8-9 oyuncu alırsanız olmaz. Herkes padişah olur ve asker bulamazsınız. Ali Sakal’ın kırmızı kart görmesi yanlış, ona yakışmadı. Bu takımı 10 kişi bırakmaya Ali Sakal’ın hakkı yok. İrfan Başaran’ın gördüğü kırmızı kartta da maçın hakemi ’düdüğü bekle’ demedi. Öyle deseydi, çocuk topa vurmazdı. Hakem vermiş olduğu penaltının etkisinde kalmış olabilir. 3-5 haftadır biz de bunları yaşıyoruz. Ama Tokat küçük bir yer. Bizim bağırmamız kimseyi etkilemiyor. Ama sizin bağırmanız çok etkili olur. Burası koskoca Malatya" diyordu misafir takımın teknik adamı.

ADİL GEVREK; HAKEMLER ADALETLİ DAVRANSIN

Yeni Malatyaspor’un kulüp başkanı Adil Gevrek “Bu takım sahipsiz değil. Bu kadar taraftarı var. Bu kadar büyük bir camia, ama maalesef son haftalarda yaşadığımız hakem sorunu var. Biz yine de kötü düşünmek istemiyoruz.” Değerlendirmesinde bulunup devam ediyor “Bu işlerin bu kadar basit olmaması lazım. Yazıktır günahtır. Bu kadar emek harcanıyor. Bu kadar taraftara yazık... Biz artık konuşmayalım diyoruz ama sustukça da bu şeylere maruz kalıyoruz.” Diyerek isyan ediyordu ve adalet beklentisini şu ifadelerle dile getiriyordu; “Biz elimizden gelen ne ise yapacağız. Biz farklı bir şey istemiyoruz. Biz istiyoruz ki hakemler gelsin adaletli davransın. Başka bir şey istemiyoruz. Bunu yapsınlar başka bir şey istemiyoruz.”

Başkanın “adalet” isteği ne yazık ki adaletsizlik olarak karşımıza çıktı.

Adil Gevrek ekibiyle birlikte Soykan Tesislerinde basının karşısına çıkarak bir özeleştiri yaptı. Başkan Gevrek hem kendisini sorguladı ve hem de takıma destek vermek adına zarar verenlere dikkat çekip taraftarlara çağrıda bulundu.

GEVREK SUKUNET ÇAĞRISI YAPTI

Gevrek; “Tokat maçında bazı sıkıntılar yaşadık. Bizim de öfkemize yenik düştüğümüz anlar olmuştur. Her ne olursa olsun sabırlı olmamız lazım, sağduyulu olmamız lazım. Çünkü bazen öfkeyle kalkarsak zararla otururuz. Taraftarımıza da buradan sesleniyorum, sabırlı olsunlar. Bu tür oyunlara gelmesinler.”dedi.

Bazen öyle büyük haksızlıklar yapılıyor ki, ister istemez öfkemize yenik düşüyoruz diyen başkan Gevrek “her şerde bir hayır vardır. İnşallah bu işin sonu da hayır olur” ifadelerini kullanarak taraftarları sağduyuya davet etti.

ADİL GEVREK; BENİM AĞZIMDAN KÜFÜR ÇIKMAZ

Kulüp Başkanı Gevrek maçın hakemi Balcı’nın raporunu okuduğunu ve çok üzüldüğünü belirterek yapmadığımız şeyleri yapmış gibi göstermeleri doğru değil diyerek şöyle devam ediyordu; “Ben raporu gördüm. Çok üzüldüm. Benim hayatım boyunca ağzımdan o tür kelimeler çıkmamıştır. Beni tanıyan bilir. Ama maalesef etmediğim lafları, etmediğim küfürleri yazmışlar. Buna anlam veremedim. 2,5 milyonu temsil eden bir kurumun başındayız. Yapmadığımız şeylerin yapmışız gibi gösterilmesi doğru değil. Bu bir iftiradır. Bu konuyla ilgili hukuki yollardan şikâyetçi olacağım. Çünkü bir itibarsızlaştırma var”

Gevrek, “Hem yönetim olarak hem futbolcular olarak daha dikkatli olmamız lazım. Hiç kimsenin bu takıma zarar vermeye hakkı yok. Futbolcu kardeşlerimizin de yoktur. Hakemle girilen gereksiz diyaloglardan yenilen kartlar mutlaka cezalandırılacaktır. Nasıl ki bir ödül varsa, bunun cezası da olmalı" ifadelerini kullandı.

Başkan Adil bugün ayrıca sosyal medya üzerinden yazılı bir açıklama yayınlayarak taraftarlara “sağduyu” çağrısı yaptı.

BAŞKAN GEVREK; TAHRİKLERE KAPILMAYALIM, SAĞDUYULU OLALIM

Başkan Gevrek; “PFDK'nın verdiği cezaların Malatya'da çok konuşulan şampiyonluk yolunda, tüm taraftarlarımızı gelişmeleri sağduyulu ve sükûnetle takip etmeye davet ediyoruz. Sürecin başından beri toplumsal direncini muhafaza eden, medeni tepkilerini her zaman kulübümüzün menfaatleri doğrultusunda kullanan Malatyaspor sevdalılarının bundan böyle de aynı yaklaşımı sergileyeceklerine olan inancımız tamdır. Malatyaspor Kulübü olarak temiz ve ahlaklı Türk futbolunun sağlanması adına bugüne kadar olduğu gibi yaşananları yine yakından takip ettiğimizin herkesçe bilinmesini istiyoruz. Bu gerçekler ışığında taraftarlarımızın haklılığımızın devamı doğrultusunda taşıdıkları sorumluluğun bilincinde KARTALSPOR maçında Tüm Malatyalılar olarak Malatyaspor kulübünü seven hemşerilerimden ricam taşkınlık ve provokasyona gelmeyelim Malatyalılara yakışır şekilde hareket edeceklerine inanıyor, kendilerine bu duyarlılıklarından dolayı bir kez daha teşekkürlerimizi sunuyoruz.” İfadelerini kullandı.

Dün akşam Türk Spor dünyasının en ağır cezalarına şahit olduğumuz haberleri üzerine Sonsöz Gazetesinden Vahap Güner’in haberini sitemizde yayınladıktan sonra Sosyal Medyadan paylaşıp tepkileri gözlemledim.

Hemen her eline kalem (Klavye) alan “bu cezaları hak etmedik” diyor ve PFDK’ın vermiş olduğu bu kararın hiçte kabul edilebilir olmadığından tutun da “adil” olmadığına kadar bir dizi mesaj ortalıkta dolaşıyordu.

BU CEZALAR MALATYALILARA VERİLMİŞTİR

O paylaşımı yaptıktan sonra altında şu minvalde bir şeyler yazmıştım;

Bu haksızlık karşısında tüm siyasi parti temsilcileri ortak hareket etmeli ve takımın yanında yer almalı. Bu takımın bu şehrin sahipsiz olmadığını göstermeliler...

Perşembenin geleceği çarşambadan belliydi. Stat ‘da vali bey varken bile taraftar küfürlerle yeri göğü inletirken kimse "durun ne yapıyorsunuz" takımın başına bela açacaksınız demedi. Yapılan anonslara uyan olmadı. Hep övüp göklere çıkardığımız "Ultra Aslanlar", “Derebeyleri”, “Marmara Derebeyleri” ve diğer taraftar dernekleri bu işin müsebbibidirler...

Kimse kalkıp ‘ta bu saatten sonra bana taraftar kulüplerini savunmaya kalkmasınlar ve taraftarların “hiç suçu yok, onlar masum” demesinler. O maçta bende vardım ve yanımda bulunan arkadaşlara böyle bir sonuç doğuracağını söyledim... Ben yarım aklımla bunu biliyorum da bu takımın sahipleri amigoları görmüyorlar mıydı?..

Önce Taraftara sahip çıkmalıyız ve taraftarlara Malatya’ya ve Malatya spora zarar vermenin ne olduğunu bu yaşananlar ışığında öğretmemiz lazım. Kimsenin ama hiç kimsenin takıma zarar vermeye hakkı yok. Takıma zarar veren gelmesin kardeşim stada. Otursun TV başında izlesin maçı...

İlk başta bunlar yaşanırken olayları büyütmeden başka çözüm bulunabilirdi. Bana göre hakem ilk başta küfürlü tezahürata müdahale edip maçı tatil etmeliydi. Belki bu kadar ceza o zaman alınmazdı...

Hani hep hakemi suçluyoruz ya, kendimizi hiç sorgulamadan bu işi bu noktaya nasıl getirdik filan sorgulamadan… Evet, tamam ağır oldu hak etmedik. Ya Allah aşkına bizim hiç mi suçumuz yok. Sütten çıkmış kaşık gibi görünmemiz mi lazım. Neden kendimizi de sorgulamıyoruz. Neden aynaya bakmıyoruz. Haksızlığa hep birlikte neden karşı çıkmıyoruz. Yanlış yanlıştır kardeşim. Kimden ve nereden gelirse gelsin...

Federasyonun verdiği bu cezayı hak etmiyoruz ve kabul edemiyoruz diyoruz fakat ben burada başka bir şey diyorum. Neden iğnenin ucunu dahi kendimize batıramıyoruz. Her maçta yaşanan hakem yanlışlarını ilk fırsatta ve kendi sahamızda ve ilk gördüğümüz hakeme yıkıyor ve tüm hakemlerin yerine bu hakeme sallıyoruz...

Ben diyorum ki bu takıma destek vermek için koca İlin Valisi nezaket gösterip maça gelmiş. Sırf kendi ilimizin valisine saygıdan dolayı daha "edepli" tezahürat yapılamaz mıydı?..

Bakınız, Malatya yenilgisiz ligde top koşturduğu yıllarda anası babası Malatyalı olan ve kendisi de ömründe Malatya'yı görmemiş insanlar koşup maçlara gidiyordu. Hemen her şehirdeki maçları sanki kendi evimizde oynuyormuşuz gibi coşkulu bir şekilde oynarken rakip takımın güzel hamlelerini de alkışlarla destekleyip "centilmenlik" gösteriyorduk. Şimdi aradan geçen zaman içinde nasıl bu kadar saldırgan ve fanatik hale geldik. Hır çıkarmak için sporu mu bulduk. Kavga edecek mecraları tamamladık sıra spora mı geldi...

İnatla ve ısrarla diyorum ki başta taraftar dernekleri olmak üzere herkes ama herkes elini vicdanına götürüp kendisini sorgulamalıdır...

BU CEZALAR SİZİN!

Bu cezalar takıma verilmemiştir. Bu cezalar bugüne kadar kulübün kapısından dahi geçmeyen siyasilere (Onlar kendilerini biliyor) verilmiştir.

Bu ilin yerel yöneticilerine ve takımına sahip çıkmayan ve hatta takımın üstünde kambur olan ve hemen her fırsatta takımdan nemalanan “asalak” takımına verilmiştir.

Bu şehrin insanının beklediği takımı sahaya süremeyen yöneticilere verilmiştir.

Takımdan aldığının karşılığını veremeyen üçüncü sınıf mahalle takımı oyuncularına verilmiştir.

Yani bu cezalar topluca bize, tümümüze verilmiştir... Neden anlamıyorsunuz?..

Takımın tüm masraflarını belediyeye yıkan iş adamlarına verilmiştir bu cezalar.

Malatya'nın kaymağını yiyip te parasını ve şirketini başka illerde gösteren sözüm ona hayırsever iş adamlarınındır bu cezalar.

Bu cezalar her tarafa oluk oluk para akıtırken takımın formasın bile katkı sunmayan Malatya esnafının ve iş dünyasınındır..

Hemen her seçim arifesinde ortalara çıkıp iş adamı pozuyla sözüm ona iaşe dağıtarak "hayırsever işadamı" pozuna girenlere verilmiştir bu cezalar.

Bu cezalar Malatyalıdan aldığını Malatya'ya veremeyen “kenelere” verilmiştir.

Üzülmeyin bu takımı yine bu şehrin fukara insanları omuzlarına alıp bir yerlere getiriler. Gölge etmesinler yeter ki Malatya Spor kimseden ihsan istemez..

Yıllarca bir düzen kurmuşlar "Ali Baba'nın çiftliği" gibi takımı söğüşlemeye alışkın zevatlar kına yaksınlar. İlk defa bu takımın sahipsiz olmadığını gösteren Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır ve onun takımın başına getirdiği Adil Gevrek ve ekibi takımın yanındadır ve Malatya Sporu istenilen yere yine getireceklerdir. Bundan şüpheniz olmasın...

Şimdi burada bize düşen takıma “kayıtsız şartsız” destek olmak... Birlik ve beraberlik için serinkanlılığımızı yitirmeden sağduyulu bir şekilde el ele verip takımı zirveye taşımak.

Bazen “bir musibet bin nasihatten yeğdir” deriz. Başımıza gelen bu musibeti hep birlikte averaja çevirebiliriz.

Spor tarihinde başka örneği görülmemiş bu cezaları hak etmediğimizi göstermek istiyorsak PFDK’nın bu kararını işlevsiz kılmak istiyorsak bu takımı şampiyonluğa taşımalıyız.

Türk Futbol camiasına anlamlı bir “mesaj” ancak bu şekilde verilebilir, haydi hep birlikte başlayalım. Biz inanır ve istersek başarırız bundan şüpheniz olmasın…

Not: Sayın Kulüp Başkanlarımız Adil Gevrek ve Nusret Öncü hocalarımıza geçmiş olsun diyor ve Malatya sporumuzun bu mücadelesinde kendilerinin yanında olduğumuzu bilmelerini istiyorum.