Bu seçimlerin "esas oğlan"ı Selahaddin Demirtaş mı olacak?

HDP'nin eş başkanı Selahaddin Demirtaş, Hükumete ve Tayyip Erdoğan'a muhalif kanalların gözdesi oldu.

Bir bakıyorsun CNNTürk'de bir bakıyorsun FOX'da boy gösteriyor Sayın Demirtaş... Tayyipfobia ile malul kimi gazeteciler onu çoktan yakışıklılığı ve başarısı ile Yunanistan'ın Çiprası ilan etmişlerdi...

Kemal Kılıçdaroğlu bir seks kasedi marifetiyle CHP genel başkanlığını devraldıktan sonraki ilk seçimlerde  Gandi ilan edilmişti hani.

Bu seçimlerin "esas oğlan"ı ne Kemal Kılıçdaroğlu ne Bahçeli... Doğrudan doğruya Selahaddin Demirtaş...

İşin tuhaf yanı, Kürtlerden hiç haz etmeyen, geçmişte Kürt açılımı yapıyor diye Hükumeti ihanetle suçlayan "sivil görünümlü" siyasi çevreler de seçimin başrolünü Selahaddin Demirtaş'a verdiler.

Bu cümleden olarak Paralel yapı HDP'ye açıktan açığa destek vermeye başladı bile... Oysa, Oslo görüşmeleri nedeniyle MİT başkanı Hakan Fidan'ı ve o dönem Başbakan olan Tayyip Erdoğan'ı hapse atmak üzereydiler...

Amerikalıların bir sözü vardır hani: Asla, asla deme, derler... Bunun berzeri bizde; "Olmaz olmaz deme, olmaz, olmaz" şeklindedir.

Hele de siyaset söz konusu olunca gerçekten de olmaz, olmaz...

Kim derdi ki, "En iyi Kürt ölü Kürttür" zihniyetindeki Beyaz Türkler, bir gün gelecek Kürt partisinin eteklerine yapışacak... Olmaz, olmaz dediniz ama oldu işte!!...

Kim derdi ki, Hükümeti Kürtlerle görüşüyor diye, dar ağacına çekmek isteyen Paralelci çevreler, Diyarbakıra kadar gidip görüşmeler yapacak, diye... Asla, dediniz ama demeyecektiniz!!...

Ya kurucu iradenin "mümessili" CHP'ye ne demeli... Nerdeyse bazı vekil adayları kendi partilerini bıraktılar HDP'ye çalışıyorlar. 

Bir zamanlar, Kürt Partisi diyince gökler gibi gürleyen Türk Milliyetçisi Bahçeli bile, HDP'ye ağzını açamaz oldu; o da şimdi AK Partiye ve Tayyip Erdoğan'a gürlüyor.

Bütün çaba ve işbirliği, başrollerinde Selahaddin Demirtaş ve eş başkanının olduğu Halkların Demokrasi Partisi filmi vizyona girsin ve Meclisteki yerini alsın için..

Bu çaba, bu fedakarlık demokrasi adına mı peki?... Ne gezer... Bütün mesele HDP barajı aşarsa AK Parti'nin vekil sayısı düşecek ve Tayyip Erdoğan  Başkan seçilemeyecek...

Zaten bu nedenle, HDP'nin Yeşilçamı aratmayan  afişlerinde, "Seni Başkan Seçtirmeyeceğiz" yazılmış... Yani, işbirliği, "Düşmanımın düşmanı dostumdur" ilkesine oturmuş durumda.

Hesap böylesine "ulusal" ve hatta "global" olunca, Selahaddin Demirtaş'ın bu seçimlerin "esas oğlan"ı olması da anlaşılıyor elbette...

Belli ki, önümüzdeki bir ay zarfında Türk televizyonlarında, daha çok izleyeceğiz Sayın Demirtaş'ı...

Peki, bu "film"in finalı nasıl olur?...

Televizyon ekranlarında Batılı hayranlarına karşı Ediz Hun kadar masum görüntü veren Selahaddin Demirtaş'ın Güneydoğu'da Kürt seçmene "namlunun ucu"nu gösterdiğini düşünürsek, ulusal ve global çevreler başaracak gibi gözükebilir.

Amma, bu "halklar"ın özellikle de seçimler konusunda siyasileri açmaza düşüren bir geçmişi vardır... Bu "halklar", Tatar Ramazan gibi çok "oyun" bozmuştur "oy"larıyla...

Demokrasimizin kısa tarihi bunun örnekleriyle doludur... Bu yüzden, seçim bitmeden filmin sonunu tahmin etmek büyük yanılgı olabilir.

Şurda Hazirana ne kaldı... Bekleyip göreceğiz!!!