Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ocak '10

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Çalışanlar üzerindeki vergi yükü artmaya devam ediyor.

Çalışanlar üzerindeki vergi yükü artmaya devam ediyor.
 

2010 yılına girerken yapılan zamlarla ilgili çok güzel bir fıkra var. O fıkrayı günün anlam ve önemine binaen sizlerle paylaşmak istiyorum,

Çok soğuk bir kıs günü padişah, tebdil-i kıyafet gezmeye karar vermiş. Yanına baş vezirini alıp yola çıkmış. Bir dere kenarında çalışan yaslı bir adam görmüşler. Adam elindeki derileri suya sokup, döverek tabaklıyormuş.

Padişah, ihtiyarı selamlamış:

“Selamünaleyküm ey pir'i fani..."

"Aleykümselâm ey serdar’ı cihan..."

Padişah sormuş: "Altılarda ne yaptın?"

"Altıya altı katmayınca, otuz ikiye yetmiyor..."

Padişah gene sormuş: "Geceleri kalkmadın mı?"

"Kalktık... Lakin ellere yaradı..."

Padişah gülmüş: "Bir kaz göndersem yolar mısın?"

"Hem de viyaklatmadan..."

Padişahla bas vezir adamın yanından ayrılıp yola koyulmuşlar.

Padişah bas vezire dönmüş:

"Ne konuştuğumuzu anladın mı?"

"Hayır padişahım..."

Padişah sinirlenmiş:

"Bu aksama kadar ne konuştuğumuzu anlamazsan kelleni alırım."

Korkuya kapılan bas vezir, padişahı saraya bıraktıktan sonra telaşla dere kenarına dönmüş. Bakmış adam hala orada çalışıyor.

"Ne konuştunuz siz padişahla..."

Adam, bas veziri söyle bir süzmüş: "Kusura bakma. Bedava söyleyemem. Ver bir yüz altın söyleyeyim."

Bas vezir, yüz altın vermiş. "Sen padişahı, serdar-ı cihan, diye selamladın. Nereden anladın padişah olduğunu."

"Ben dericiyim. Onun sırtındaki kürkü padişahtan başkası giyemezdi."

Vezir kafasını kaşımış."Peki, altılara altı katmayınca, otuz ikiye yetmiyor ne demek?..."

Adam, bu soruya cevap vermek için de bir yüz altın daha almış.

"Padişah, altı aylık yaz döneminde çalışmadın mı ki, kıs günü çalışıyorsun, diye sordu. Ben de, yalnızca altı ay yaz değil, altı ay da kıs çalışmazsak, yemek bulamıyoruz dedim."

Vezir bir soru daha sormuş... "Geceleri kalkmadın mı ne demek?"

Adam bir yüz altın daha almış.

"Çocukların yok mu diye sordu. Var, ama hepsi kız. Evlendiler, başkasına yaradılar, dedim..."

Vezir gene kafasını sallamış. "Bir de kaz gönderirsem dedi, o ne demek..."

Adam gülmüş. "Onu da sen bul..."

İşte halk bu şekilde viyaklatmadan yolunacak kaz gibi olursa, iktidar da “Vergiyi Tabana Yayıyorum” savsatası ile halkı yolmaya devam eder.

Kaz gibi yolunmaya bir örnek verelim.

İktidar, gelir dağılımını eşit(!) dağıttığı için halkın her kesimini “ aynı kefeye koyup” malların içine yedirdiği vergi miktarını artırmak için yaptığı yeni zamlarla çalışan ailelerin vergi yükünü yüzde 64’ten yüzde 69’a çıkarttı.

Örneğin; aile karı koca çalışıyor.

100 lira gelirleri var.

69 lirası vergiye gidecek.

Aile; mutfak ve giyim harcaması yaptığında, doğalgaz, elektrik, su, telefon faturası ödediğinde, emlak vergisi, otomobil alım vergisi, otomobil kredisi, motorlu taşıtlar vergisi, benzin, mazot harcaması, otoyol ve köprü geçişi, pasaport yenileme, harç pulu ve gelir vergisi ödediğinde; işte bu 100 liralık kazancının 69 lirası vergi diye kesilip elinden alınıyor. Bunun ismi de vergiyi tabana yaymak oluyor!

40 yıldan beri girmeye çalıştığımız, ancak kapısından kafamızı uzatıp bakamadığımız Avrupa Birliği’nde “dolaylı vergilerin oranı” yüzde 35’i geçmiyor. Oysa bizde bu rakam yüzde 69’a çıktı.

Şimdi şunu mu söyleyelim; Avrupa’nın kazları, bizim kazlardan daha bilinçli!( Yanlış anlaşılmasın, o yolunun kazların içinde hepimiz varız! Yolunmasının acısını bir yerlerden çıkartanlar hariç!)

Yoluna, yoluna üzerimizde tüy kalmadı. Ancak bu güne kadar hiç viyaklama sesi duymadık.

Yazımızı Pir Sultan Abdal’ın dörtlüklerinden oluşan, günün anlam ve önemine uygun bir şiirle bitirelim.

Kanadık toprak olduk

Çekildik bayrak olduk

Döküldük yaprak olduk

Geldik bugüne

Ekmeği bol eyledik

Acıyı bal eyledik

Sıratı yol eyledik

Geldik bugüne

Acıyı bal eyleyen toplumumuz, ne zamana kadar yolunmaya devam edecek?



 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..