Çaydanlık, saksağan ve aşağılık

Düşünüyorum da; ne kadar çok kelime var hafızamda. Ama ben, içlerinden yalnızca benim olanları kullanıyorum; herkes gibi. Kendi yargılarımı izaha yarayanları yalnızca. Bir önceki cümlemde, çaydanlık, saksağan veya aşağılık demiyorum mesela. Çünkü; onlar benim kelimelerim değil. Hissettiklerimle, düşündüklerimle hiçbir bağları yok. 

Birine, onu anladığınızı hissettirmenin en iyi yolu, onun kelimelerini kullanmaktır. Onu taklit etmek ya da sıkça tekrarladığı kelimeleri kullanmak değil kastettiğim şey. Onun yargısına ait, fakat söyleyemediği kelimeleri kullanmaktır. O vakit karşınızdakinin size teslim olduğunu göreceksiniz. O zaman karşınızdaki size teslim olacaktır, sizin onu anlamış olmanızın yarattığı güvenle, sanki konuşan siz değilmiş de kendisi konuşuyor gibi hissettiği an bütün dikkati ile sizi dinleyecektir.