Cevabını arayan sorular

22 Temmuz ülkemiz için bambaşka bir tarih olacaktı.

23 Temmuzdan itibaren yeni bir Türkiye’ye uyanacaktık.

Halkımız eskisi gibi değildi, bilinçlenmiştik, bunu da Cumhuriyet Mitinglerinde kanıtlamıştık.

. . .

Birkaç gündür yanıtını bulamadığım sorular dolaşıyor zihnimde.

Yanıtını bulamamak değil belki de hani “boşa koyuyorum dolmuyor, doluya koyuyorum almıyor” deriz ya, onun gibi.

Aslında çok zor sorular da değil bunlar, yine de cevabını aramaya devam ediyorlar zihnimde.

Bu nedenle paylaşmak istedim.

İşte o sorulardan bazıları :

- Geçtiğimiz aylarda fındık üreticilerinin pek çok sıkıntı yaşadığı, fındığı ile ünlü şehrimizde bile, sıkıntıyı yaşatan parti nasıl birinci parti seçilebilir?

- 14 Nisan ruhunu ve peşi sıra gelen “Cumhuriyet Mitingleri” ni unutmuş olabilir miyiz? Yoksa zaten “Cumhuriyet Mitingleri”ne katılan ya da, katılamasak da destek verenler olarak sadece bir avuç vatandaş mıydık?

- Fertlerinin bir çoğunun işsiz gezdiği bir aile, geçimini sağlamak için elindeki malını mülkünü satar da, bu arada hâla borçlanmaya ve elinde, avucunda son kalanları da satmaya devam ederse, ne kadar yıkılmadan varlığını devam ettirebilir?

- Bir takım suçlardan dolayı hapis cezası almış birinin milleti temsil etmesine karar verilmesi durumunda, ödül almış gibi tahliye edilmesi ne kadar etiktir?

- Acaba, milletimizi temsil edenlere “ dokunabilsek” daha güzel bir ülkede yaşamaz mıyız?

- İçinde bulunduğumuz durumun, eşiyle mutsuz bir evliliği olmasına rağmen “ yapabilecek başka şeyim yok, gidebilecek yerim yok, mutsuzum ama alıştım artık” diyen, mutsuz ama cesaretsiz kadından farkı var mıdır?

- Alışmak mı daha kolaydır, içinde bulunduğumuz koşulları aşmak mı?

- Benim oğlum ya da sizin kızınız, bizim şimdiki yaşlarımıza geldiklerinde onlara nasıl bir emanet, nasıl bir gelecek ve yaşam koşulları bırakacağız?

Bu sorular yanıtını ararken, yanıt yerine şu dizelere takılı kalıyorum:

Kördüğüm,

. . .

Ya her şeyim ya hiçim,
Sorma dünya ne biçim,
Bir kördüğüm ki içim
Çözdükçe dolaşıyor.

Özlem’in “Blog” notu 1 : Seçkim, Sevgili Yağmur Zamanı’na ait bir blog : http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=16341

Özlem’in “Blog” notu : 2 Yazıdaki resim, moralhaber.net’den alınmıştır.