Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Kasım '10

 
Kategori
Siyaset
 

CHP'de kazan kaynıyor. AKP, tercih mi edilmeli?

CHP'de kazan kaynıyor. AKP, tercih mi edilmeli?
 

Merhaba değerli okurlar,

Ülkemizde bilmem ne kadar parti var.

Kimisi, ülkeyi gerçekten yönetmeye talip ciddi manada iş yapmaya çalışan partiler, kimileri ise tabela partisi denen cinsten,

Bu partilerin en köklü olanı, bilindiği üzere CHP'dir...

Ama gelin görün ki, CHP'de yine kazan kaynamaya başladı...

Atatürk'ün partisi CHP'yi bu durumda görmek, insanın içini acıtıyor.

Ne dolaplar dönüyor, altında neler yatıyor anlamak zor.

Aslında zor da değil.

Koltuk ve yetki karmaşısı bunun adı.

Onu dinliyorsunuz haklı gibi görünüyor, diğerini dinliyorsunuz, o da haklı gibi görünüyor.

Siyaset böyle bir şey işte.

Herkes kendisini haklı göstermek peşinde.

Ama ortada yadsınamaz bir gerçek var ki o da,

CHP, BİR TÜZÜK İŞİNİ BECEREMEMİŞ VE ELİNE YÜZÜNE BULAŞTIRMIŞTIR.

Bunda Sayın KILIÇDAROĞLU ve ekibini ayrı tutmak gerek.

Çünkü onların bu tüzük değişikliğinde kusurları yoktur.

Bu değişiklik Sayın BAYKAL döneminde yapılmıştır.

Onun içinde Sayın KILIÇDAROĞLU ile birlikte yola çıkanları ayrı tutmak gerek.

Onlar sanki yapılan yanlışları düzeltmek istiyorlar gibi.

Ancak buna karşı çıkan her iki tarafın da radikal taraftarları tutum, davranış ve hareketleri ile ne yazık ki partiye zarar verecek bir tablo görüntüsü ortaya koymaktadırlar.

Geçenlerde yazmış olduğum bir yazımda da bahsetmişdim.

CHP bu işi beceremiyor.

Her kafadan bir ses, uzlaşma kültürleri yok.

Neyi paylaşamıyorsunuz?

O diyor koltuklar kimseye baki değil, öbürü diyor, bu koltuklar kimseye baki değil.

Kendisini idare etmekten aciz, kendi içerisinde anlaşamayan, uzlaşamayan bir parti, olaki iktidar olması halinde, bu ülkeyi nasıl yönetecek?

Koltuklar nasıl sahibini bulabilecek?

Bunu becerebilecekler mi?

Görüntü ne yazık ki çok kötü ve insanın içini karartacak cinsten.

CHP, eğer ki gerçekten iktidar olmayı düşünüyor ise, bu görüntüden süratle uzaklaşmalı ve anlayışını değiştirerek, sen ben kavgasına bir son vermelidir.

Bu parti içerisinde yer alan insanlar, muhalefette bile şahsi menfaatlerini ön planda tutarak kavga ile, entrika ile uğraşıyor, koltuk kavgası yapıyorlar ise, iktidar olmasınlar ve muhalefette kalsınlar.

Ülkenin kavgaya değil, sükunete ihtiyacı var.

Bir takım eleştirileri yanlışların düzelmesi adına yaptığım AKP'ye gelince, " YİĞİDİ ÖLDÜR AMA HAKKINI VER " diyeceğim.

Evet, şu anda iktidar partisi olan AKP, hiç olmazsa aralarındaki sorunları konuşarak çözebiliyor ve 8 yıldan beri kendilerini hısım ve akrabalarını ve de yandaşlarını yeterince mutlu edebiliyor, diğer kesimlere gelince ise, onlara da yardım paketleri ile destek vererek, içeride de dışarıda da çok da kötü denilmeyecek bir yönetimi ülkemizde gerçekleştirmeyi başarmışlardır.

Şöyle bir düşünüyorum da, AKP'nin içinde inanın ciddi manada çatlak sesi ne kuruluş aşamalarında, ne de 8 yıllık iktidarlarında hatırlamıyorum.

Onların bana göre tek yanlışları, parayı çok sevmeleri ve bunun için şaibeli işlere kalkıştıkları yönünde haklarında bir çok iddiaların bulunması, sonuçda ise, hesap vermemek için, söz vermelerine rağmen dokunulmazlıkları kaldırmayarak yargıdan kaçmaları.

Tabi bu olaylar sonucu, ülkede gelir dağılımında adaletten söz etmek mümkün olmuyor.

Bence AKP'nin ele alması gereken en önemli olaylardan birisidir bu GELİR DAĞILIMINDAKİ ADALETSİZLİK.

CHP'ye gelince, eğer gerçekten iktidara talip olmak isteyen bir parti ise,

Sayın Önder SAV, KILIÇDAROĞLU'na destek vermeye devam etmeli ve bu kaos ortamına bir son vermelidir.

Destek vermiyor ise de, beyefendi gibi, siyaset hayatına son verebilmeli, CHP'nin tarihi sayfalarında onurlu bir şekilde yerini alabilmelidir.

Gerçek bir CHP'li gibi davranarak, seçim öncesi, partinin birlik ve beraberliğine zarar vermekten kaçınmalıdır.

 
Toplam blog
: 407
: 877
Kayıt tarihi
: 02.07.06
 
 

15.12.1950 Mersin doğumluyum. İzmir Ticari İlimler Mezunuyum. Bir Kamu Kuruluşundan  Şube Müdürü ..