Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '17

 
Kategori
Tiyatro
 

Çıkarlar Savaş Gerektirir

Çıkarlar Savaş Gerektirir
 

Çıkarlar” oyunun adı.

Yazarını yazmamışlar.

Onun için kimi Vatikan, kimi Siyonist, kimisi de İlluminati diyor.

Bazısına göre dev şirketler.

Adları her ne haltsa…

Dekor da uydular, son teknoloji harp silah araç ve gereçleri, yan dekorda ise kurdukları vakıfları, yardım kuruluşları, dernekleri ve medyaları var.

Oyunun konusu 7. yüzyıldan itibaren günümüze kadar çıkar tasarımı nasıl yapılır?

Başrol bölüm, bölüm değişmekle birlikte kadrosu oldukça zengin.

Üzerinde tasarım yapılanlar hiçbir bölüm de değişmiyor.

Müslümanlığın nasıl olması gerektiği…

Bir de bu dini kabul etmiş ırkların ıslahı.

Oyun şu an her yerde gösterimde.

Onun için “Büyük oyun!”

Oyun büyük olunca yapımcılar birde senfoni orkestrası ile süslemişler.

Çok enstrümanlı!

Yani yapımcıları büyük meblağlar harcamış, harcamaya da devam ediyor.

Harcanan meblağ ile Dünya bir yana, Mars bile yeniden inşaa edilir, üzerinde insanca yaşanacak yerler kurulurdu.

Dini “Müslüman” olanı, insan kabul ettiler mi?

Dünyayı zindan ettiler!

Fikirlerim çok kalın.

Oyunun konusunu yazmaya devam edeyim.

İslam dinini, içinden çıkılmaz bir yaşam biçimi haline nasıl getirdiklerini anlatıyor.

Sonra çok enstrümanlı orkestra hep birden sondan bir önceki notayı çalıyor.

Terör!

8. yüzyıldan itibaren Abbasi Halife ordularının Anadolu da yaptıkları fetihlerle Anadolu’ya gelmiş olan Müslüman Türkmen ve Kürt aşiretleri ile Arapların kurdukları bağları eritiyor.   

Fakat koparamıyor!

Kurulmuş olan kan bağları, aynı ikbale baş koymuş şehit mezarları, gazi madalyaları ve aynı aşa çalınan kaşıklar bir yumak olmuş.

Bağdan öte...

İslam’ a girmek (?) “Kelimeyi şahadetle” olduğundan ve İslam’ın engin hoş görüsünde izlerini belli etmemek  çıkarcılar için çok kolay.

Yumağa katılmak  ise bedel ister.

Katılmazsa ne yapmalı?

Yumağı çözmek gerek.

Kan bağını bozmalı, sofrayı da dağıtmalı...

Hem maddi, hem de manevi olarak “aç” kalsınlar.

“Aç kalsınlar da fırınları yıksınlar!”

Terör notası yetersiz kalınca orkestraları zurnanın “zırt deliğindeki” son notayı çalmaya başladı.

Kulakları sağır, akıları ziyan edecek “zırt nota”.

Kin ila kin sözü ile üç-beş yıl sürecek savaş ritim’iyle ve geride onulmaz yaralar bırakacak bestesi ile…

Oyun oynanmaya, orkestra çalmaya devam ediyor.

 

 
Toplam blog
: 371
: 835
Kayıt tarihi
: 14.02.09
 
 

Adalet önce kendimizde başlamalı ve haksızlıklar sorgulanmalı  ve hataların, afetlere dönüşmeden ..