Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Temmuz '08

 
Kategori
Çocuk Psikolojisi
 

Çocuk psikolojisi

Çocuk psikolojisi
 

http://www.pimp-my-sims.com/selection/fashion/box-outfits/


<ı>İlköğretim Çağındaki Çocuğun, Eğitim ve Davranış Psikolojisine Bütünsel Bakış (2):

(Devam)

Çocuk, üzerine durduğu, çözmeye çalıştığı problemin verilerine sahip değilse, bunu elde etmek için sorduğu her soruda detaya girer, esas isteği gözden kaçabilir. Anlatmak istediği esası gözden kaçırabilir veya anlatmak istediği konunun dışına çıkar bu durum da karşı tarafın anlamasını geciktirebilir.

Çünkü, muhatap algı sorunuyla karşı karşıyadır.

Yanlış algılar, yanlış analize, yanlış analiz, yanlış teşhise götürür.

Duyduğu her sese kulak verme eğilimindedir.

Aldığı cevaplar yetersizdir veya kendinin anlayacağı türden değildir, kendi seviyesine inilmemiştir, kullanılan kelimelerin anlamlarını çözemez.

Aldığı cevapların yetersiz, tutarsız ve genel olduğuna kanaat getirerek, tekrar başa döner ve yeni bir arayışa koyulur. Geldiği bütün yolları geri dönerek telafi etmeye çalışır.

Geleneksel eğitim anlayışı olarak bilinen ve topluma dayatılmış fikirlerin hiç birisinin çocuğun dünyasında yeri yoktur.

Eski örfe göre aileye itaat yeterli bir işaret olarak görülür, bu itaati sağlamak için “dövmek” eylemi “testi kırılmadan” yapılmalıdır.

Çocuktan itaat beklemeyi, eğitimin merkezine alanlar, aslında bu eğitim anlayışının doğru bir kural olduğuna inanırlar.

Genelde, çocuklar büyüklere sorduğu sorulara, “adam gibi” cevap alamazlar, cevaplarda ya homurtu vardır, ya eksiktir veya çocuk terslenir. “zamanı gel dimi öğrenirsin” “sonra bakarız” “tamam hallederiz” bariz birer cevaptır.

Bütün bu olumsuz yaklaşımlar çocuğu kendi çözümüne devam eder hale getirir.

Bu çözümler, çocuğun önemli bir zamanının kaybolmasına da neden olur.

Büyüklerin ilgisizliği had safhadadır, hiçbir sorusuna ya cevap verilmez, ya da geçiştirilir, çocuk didinir, koşar, yorulur ancak büyükler ilgisizlikte arayı aşmıştır.

Asla büyüklere ulaşamazlar, yorgun gözlerle büyükleri izlerler, ancak karşılık bulamazlar. Çocuk, büyüklerden yüz bulamayınca, kendi akranlarına yanaşırlar, akranlar bir araya gelir, her kes tecrübesini ortaya koyarak ortak akıl yürütürler ve buldukları çözümü de doğru çözüm

kabul ederler.

Hedefleri, arzu ve ideallerine ulaşmak isterken yorulurlar, bazen karamsarlığa kapılır, yapa geldikleri işi ödevi terk ederler. Bazen bu yeis nedeniyle, strese girer, yemez, içmez ve uyuyamazlar.

Eksik olan bir şeyler vardır ve zaman içerisinde bu eksik olanı tamamlamak isterler.

Hayatın bütün acımasızlığı ve güvensizliğine rağmen büyük bir sükûnetle ve yorgunlukla eğer inanırlarsa, ödevlerini yaparlar ve öğretmenine sunmanın gururunu yaşarlar.

Çocuklar her şeye rağmen, sevgiye, şefkate ve takdire layıktırlar.

Diğer taraftan, çocuklar, inançları ve samimiyetlerinden ve zeki oluşları nispetinde hızlı kararlarda verebilirler, burada onların kararlarına yetişemeyenler yine büyüklerdir. Kendilerine ayak uyduramadığımızdan dolayı bizim adımıza son derece üzgündürler. Kendileri ileride biz gerideyiz. Bu nedenle bize acıdıkları da olur.

Ancak hayatın ne getireceği bilinmez. Yollar karanlık ve tehlikelerle doludur. Korku duygusunu yaşamalarına sebep olacak birçok etkenin baskısı altındadırlar. Bu nedenle korkunun etkisine de girebilirler.

Büyüklerin izleme ve şefkatine muhtaçtırlar. Verilen sözlere inanırlar. Bizden adam gibi, sözümüzün eri olacağımız davranışlar sergilememizi beklerler. Ancak verilen sözlerin tutulmasında, samimiyetimizi test etme ve hesap sorma veya müeyyide uygulama şansları da yoktur. Bunun yerine başka tepkiler ortaya koyarak boşluğu doldurmak isterler.

 
Toplam blog
: 135
: 1323
Kayıt tarihi
: 29.09.07
 
 

Ali Emir KARAALİ, Rize Doğumlu, 1978 Rize Lisesi Mezunu, (1988)T.C. Anodolu Üniversitesi   'İşlet..