Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Aralık '08

 
Kategori
Psikoloji
 

Çömlek patladı

Çömlek patladı
 

SOKAKLAR YAŞARDI GECELERİDE


Kaçılamayan, kaçılamayacak paradoksların dünyasından yükselen, kulakları patlatan kelimelerin avaz avaz sessizliğinde, bana ait kelimelerin tıkırtılar çıkardığını anladığımda etrafa verdiğim rahatlıktan dolayı kendimden özür diliyorum.

Neydi bu kaçamadığımız aslında kaçamayacağımız, kaçmak istemediğimiz çelişkiler kumkumaları, mesela normali şudur dimi; Leylek hakan göründüğünde, uzun bacaklarının, takılan adına yakışan sülietlerini gezindirirken mahallenin sokak lambasının altında, elinde salçalı ekmek dilimini iştahla yemeye başlayan, yürürkende cebinde o gün üttüğü misketlerin çıkardığı şıngırtıyla günlük misket ticaretini büyük karla kapatmış olmanın masum mutluluğu ile gelen osmanın görünmesi İle sokağa süzülmenin zamanı gelmişti onun için.

Yine her akşam, aynı tehlikeyi taşıyan evden sokağa çıkma serüveni için, yeni bir defalarca tekrarlanan senaryoyu yazmaya çoktan başlamıştı tertemiz zihninde, en güvendiği şey minicik tecrübesiydi. Pencereden kafasını çıkarıp tamam geliyorum mithat, zagor un bende getiriyorum bekle cümlesinin evin içinde yarattığı etkisini bekliyordu, 10 sn. içinde beklenen tepki gelmemişse o sokak kapısında olacaktı çoktan. Kokusunu her akşam içine çektiği annesi minicik tecrübenin karşısında her akşam yaşanan bu firar senaryosuna ters çevirip bir terliğe geçirerek yamamaya çalıştığı çoraba daha çok önem göstererek, belkide oğluna yazılamayacak ama hep hatırlayacağı edebiyat denen sümüklüböceği kullanmasına izin veriyordu.

Artık Arto, leylek, osman, mithat, serpil, aynur, vasgen ve suat sokak lambasının altında kaçış senaryolarını en güzel edebi eserleri kıskandıracak lezzetle anlatmaya başlamışlardı bile, başarısız senaryoların eve dönünce yenilecek sevgi kokan dayaklara döneceği zamanı sonsuz ileri atmanın keyfiyle çocuk çocuk kokmaya başlamışlardı bile. O ilk ve hiç bir zaman unutmayacağı aşk denen lastiği tek taraflı çekmeye başladığı leylanın yanında en afillisinden yerini almıştı bile.

Küçücük parmağını ağzına sokup ıslatarak çıkardığında, o piti piti karemela sepeti diye ebe seçimleri başlamıştı, ama o kendinin daha sonrada leyla nın ebe olmaması için sayımın kendinde ve leylada bitmemesini nasıl sağlayacağını düşünüyordu, ama birden en son gelen ebe olur denen o müthiş kanun işlemeye başlamış, evden koşarak kaçan hakan ın son gelen ebe son gelen ebe sesleri arasında mahalledeki sokak lambasında 100 e kadar saymaya başlamsı ile etrafa dağılan küçük bedenler heyecan içinde karanlıkta bir anda ortadan kayboluyorlardı, o ve leyla karanlığın aydınlattığı aşklarıyla, nefes nefese makbule teyzenin astığı çamaşırların arkasına çömelmişlerdi bile, ebelenmek ne gam, leyla sobelenmesinde gerisi önemli değildi onun için, biraz onunla oturup belkide kasıtlı olarak sobelenecek, leylanın ebeyi sobelememesi halinde bir yolunu bulup çömlek patlatacaktı. birkaç fısıltılı çocuk çocuk sohbetten sonra sobelenmişti işte, elma dersem çık armut dersem çıkma stratejilerinin en güzel haliyle seslere dönüştüğü gece içinde işi biraz abartıp diğer mahalleleri dolaşıp gelenler bile vardı.

Sonunda çömlek patladı Hakan burnunu çeke çeke tekrar ebe liğe layık görülüp direğe kolunu dirseğinden büküp gözlerini yumarak dayayıp saymaya başladığında osman bakıp bakmadığını biraz ebenin yanında sessizce kalarak kontrol ettikten sonra telaşla uzaklaşmıştı, o ise erken kaçan leylanın hangi karanlıkta kimin yanına düştüğünü merak etmenin kaygısıyla bir oraya bir buraya koşup duruyordu, Leylek her zamanki farklı saklanma arayışı ile ebe nin arkasına çömelerek hakan ın arkasını döndüğünde sobelemek için nefes bile almıyordu.

İşte kaçılamayan, kaçılamayacak çelişkilerin ortasında bugün oynanan oyunların klavyelere sıkışan halleri için günlerce süren saklambaçlara geldik, ebe sobelemek için gözüyle, yada eliyle değmeli bedenlere, sayılmaz.

Zaman geleceğe akmıyor, geçmişi yaratıyor, gelecek geçmiştir.

Ben mi; hiç sobelenmedim.

 
Toplam blog
: 22
: 494
Kayıt tarihi
: 22.07.06
 
 

7 ayda tamamlanan embrio gelişimi, 2 burcu olan ama ikisinde de inanmayan, tramvay delisi, acelem..