Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Eylül '11

 
Kategori
Siyaset
 

Demokrasi Güneş Gibidir

Demokrasi Güneş Gibidir
 

Sabahın erken saatlerinde spordayım. Koşu yoluna girdiğimde şortlusu, türbanlısı, pardösülüsü yürüyordu… Yan yana yürüyenlerse nefes nefese koyu bir sohbetteydiler. Gazetecilikten kalan alışkanlığımla kulağım arkada… Türkiye’nin gündemi sanki burada… Politikadan, kış hazırlıklarına, okula başlayacak çocukların giyim kuşamlarından tutunda, şikeye,   yurt dışından aradığını söyleyen bir şirketin ‘ev adres’ini istemesine sinirlenenler mi, dersiniz… Daha neler neler…

Şu sıralar yoğun bir tempoda yeni bir kitap çalışması içindeyim.  Birçoğunuz; “Konusu nedir?” diyenleriniz olacak. Ancak, konunun kopyalanmaması adına bu şimdilik sürpriz olsun… Yine de küçük bir ipucu vereyim;  Yazdıklarım önce birçoğumuza   ‘Antibiyotik’ olacak.  Yani 7 ‘den 70’e derler ya işte öyle bir şey… Yalnız yazdıklarımı yarıda bırakırsanız etkisi pek olmaz, antibiyotik gibi sonuna kadar bitirilmelisiniz… 

Neyse koşu ve kitap konusunu bir kenara bırakıp biz yine kendi gündemimize dönelim; Malum dış politika revaçta, tavan yaptı!.. Son zamanlarda Ortadoğu’da Sokak çatışmaları biraz durulur gibi olsa da,  yıkılan ve yargılanan liderlerin yerine kimlerin ve hangi rejimin geçeceği tartışmaları başladı.  Mısır’da yönetimi ele geçiren “Müslüman Kardeşler” ile BM’lerce tanınan Libya’nın “ Ulusal Geçici Konsey”inin,  ülkelerinde nasıl bir rejim uygulayacakları merak konusu… Dünya liderleri ise pastadan pay kapma adına bu ülkeleri aşındırmaya başladılar bile… Kimi petrol, kimisi de inşaat ve diğer alanların ihaleleri kapma yarışındalar. Kimse kimseyi kandırmasın!… Ülkeler ve liderler arasında dostluk yoktur. Yalnızca ülkelerin menfaatleri vardır.  Sayın Başbakan çıraklık döneminden önce Refah Partisi’ne üye olduğu dönemlerde yaptığı konuşmalarda; “Hem Müslüman, hem laik olunmaz!” diyordu. Şimdi Mısır’a “LAİKLİK” ihraç ediyor… Müslüman Kardeşler ve Mısır halkına; “ Laik bir Anayasa’ya sahip olmalarını tavsiye ediyorum. Çünkü laiklik din düşmanlığı değildir. Laiklikten korkmayın. Umarım ki Mısır’da yeni rejim laik olacaktır. Ben Müslümanım ama laik değilim, fakat laik bir ülkenin Başbakanıyım. Laik rejimde insanların dindar olma ya da olmama özgürlüğü vardır.” Diyerek tartışılacak konuşmalar yaptı. Aklıma ülkemiz siyasetine damgasını vuran Demirel’in “ Dün dündür, bugün bugündür…”  ünlü sözü geldi. Ne diyelim herkes için zaman her şeyin ilacı derlermiş… Sayın Başbakan Müslüman olup, laik olmadığını ancak ülkesini laik yönetmeye devam edilen ülkemizde olup bitenleri özetleyen Hürriyet Gazetesi’nin Köşe yazarı Yılmaz Özdil’in “ MİT’OLOJİ” yazısını okumalarını tavsiye ederim.  Sitemin “Beğendiğim Yazılar” bölümüne koyduğum yazının linki; http://erdoganlaedebiyat.com/haftalik-kose-yazim

İnsan hayatta iki kere ölür mü? Evet ölür. Mahkûmluk zaten başlı başına ölmek demektir… Hele düşünce ve suçunu bilmeden,  gökyüzünün maviliğini özleyerek mahkûm olmak ölmenin bin keresidir… Suçlarını bilmiyoruz ancak Van’dan İstanbul’a nakil edilen mahkûmlardan 5’i yanarak katran karası gibi kömürleşti… 2010 model ve bakımı yapıldığı belirtilen mahkûm taşıma aracı ise yanarak hurdaya döndü… Soruşturmanın devam ettiği ve aracın Elazığ’dan bir yakıt istasyonundan alınan  “10 numara yağ”ın yangını çıkartmış olacağı şüphesi ile istasyondan numune alındığı belirtildi. Son zamanlarda yeni açılan ve markasını bilmediğimiz akaryakıt firmaları birkaç istasyonlarıyla ucuz akaryakıt verme yarışındalar. Ülkemizde her alanda “Denetim” ne kadar yapılıyor? Uygunsuzluğun cezası ne kadar? Caydırıcı mı? Bunların tekrar ele alınarak iyi bir çalışmanın her alanda yapılması gerekiyor. Çünkü hiç kimse Allah’ın bahşettiği canı sokakta bulmadı… Zaten hükümetlerin öncelikli görevlerinden biriside vatandaşının sağlığıdır…

Gelelim yine İnternet’e düşen MİT-PKK konuşmasına… Ülkemizde artık dinlenemeyecek kimse kalmadı… Kevgire döndü bu iş… Sayın Başbakan, 22 Ağustos 2010 tarihinde Giresun’da yaptığı konuşmasında, İmralı ile görüştükleri iddiasını yalanlamış “Eğer bunu ispat edemezseniz, bu alçaklıktır. Bu hükümet hiçbir zaman terör örgütü ile masaya oturmamıştır. Oturmaz!  Sayın Bülent Arınç’ta; “ Biz teröristle, örgütle pazarlık yapacak namussuz, şerefsiz değiliz.” Demişti. Ve MİT-PKK görüşmesinin medyaya sızmasından sonra Sayın Başbakan; “ Kaydı kim sızdırdı bilmiyoruz. Bazılarının Hakan Fidan’ı hedef aldığı belli. Hatası olsa da harcamayız. Hükümet ile devlet ayırt edilmeli. Biz hükümet İmralı ile görüşmez ama devlet gereğini yapar” demiştik… Dışişleri Bakanı Davutoğlu’da; “Ne yapılıyorsa ülkemizin bekası içindir” diyor… Sahi hükümet nedir? Devlet nedir?  Bence devlet gemi, gemiyi de yürüten kaptan yani hükümet…     Ben böyle anlıyorum. Ya siz?  Bu arada bu gelişmeler üzerine Savcılık olaya el koymuş. Daha önce birçok önemli kişilerin mahkeme dışındaki dinlenme ve görüntü olayı internette furya giderken,  neden yapanlar ortaya çıkmamıştır?  Bunları yapanların biran önce yargı önüne çıkartılıp, cezalandırılmaları ve topluma deşifre edilmeleri gerekir.  Bu demokrasi adına elzemdir…

Şu sözü çok seviyorum; “Demokrasi Güneş gibidir. Işığını verirken hiçbir zaman çiçeği ayırt etmez.”  Gündemimizi meşgul eden daha bir çok konu var,  ancak onları da başka bir yazımda..

Yeni ders yılında tüm öğrencilerimiz ve öğretmenlerimize başarılar dilerken, velilerimizin de Allah yardımcıları olsun…

Kalın sağlıcakla…

Ertuğrul Erdoğan

18  Eylül 2011/Bursa

www.erdoganlaedebiyat.com

 
Toplam blog
: 300
: 466
Kayıt tarihi
: 06.05.08
 
 

Ertuğrul Erdoğan, 1958 yılının sonbaharında Ankara'da doğdu. 1968 -1980 yılları arasında babasını..