Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Deprem öldürmez mevzuat öldürür!

Fevkalade güzel!....

Deprem davaları zaman aşımına uğramış..

Ateş düştüğü yeri yaktı geçti.. Yanan, yandığıyla, yıkan yıktığıyla kaldı.. Ölenlerin kanıyla rant sağlama peşinde olanlar kasalarını doldurdular.

Zaten çok şey de beklenemezdi. Çünkü, suçlu sadece dayanıksız bina yapan müteahhitler değildi.

Depremden önce, sanıyorum 1997 yılıydı.. Bir TV kanalında çok bilmiş bir sunucu, müteahhitlerin zalimliğinden, evleri aslında, bire mal edip beşe sattığından, bu yüzden vatandaşın ev sahibi olma şansı kalmadığından bahsediyor ve konuklarına da onaylattırıyordu.

Sunucu, bir istisnayı allaya pullaya öne çıkarıp ev sahibi olamayanlara ucuz ev adresi gösteriyordu: Veli Göçer..

“Halden anlayan, kıt kanaat birikimlerimizi değerlendirebileceğimiz bir adres” olarak sunulmuştu Veli Göçer …

Deprem oldu, Göçer’in binalarının bir kısmı göçtü.. Yüzlerce insan enkaz altında yitip gitti..Toplam ölü ve yaralı sayısını ise Türk insanı asla öğrenemedi. Gelen yardımlardan memur maaşlarının ödendiği yolunda “maksatlı!” haberler duyulmasının ötesinde ekonomik kayıp ve yapılan yardım miktarı hakkında fikir sahibi olunamadı..Olmuş olan bir şeyin, artık olmamış olma ihtimali sıfırdır mantığı ve büyük bir tevekkül ile olup biten unutuldu veya yukarıya havale edilerek belleklerden silinip yok olması tercih edildi..

Davalar kalmıştı gündemi kurcalayan, olayı sıcak tutmaya çalışan. Onlarda “zaman aşımı” gerekçesiyle adliyenin küflü rafları arasında kaderlerine terk edildi.

Bazı soruların cevaplarına ulaşmak için biraz daha derinlemesine bakma ihtiyacı var.

Depremde sadece Veli Göçer’in binaları göçmedi. Yüksel İnşaat, Aydın Sitesi, Elma Sitesi ve daha niceleri yüzlerce insanımıza mezar oldular.. Arkadaşımın iki kızı ve eşi iskambil kağıdı gibi üst üste yıkılanYüksel sitesinin enkazında can verdiler. Eşinin cesetini bile bulamadılar.. “Toplu definde gitmiş!.”. Ne acı bir tanımlama.. İnsanlık dışı!...

Şimdi düşünelim:

Bir; Veli Göçer afişe edilirken diğer müteahhitlerin adı hiç anılmadı. Veli Göçer bütün ölümlerin sorumlusu imiş gibi toplumun önüne atıldı ve linç edilmesi için ortam hazırlandı. O tarihte konuşanı anlayabilen çocuklar bile artık Veli Göçer adını ezberlemiş durumdadır. Burada adalet terazisinin bir kefesi dibe vurmadı mı..

İki; sahil şeridini ve tarım alanlarını imara açıp çoğunu da kendi mülkiyetlerine alarak Veli Göçer’e kat karşılığı veren , ya da, parayla satan ve o tarihlerde Yalova Belediyesini tekellerinde tutan Çokal ailesi Veli Göçerle suç ortağı değil mi dir..

Üç; bakanlığından, en küçük yerel yönetim birimine kadar uzanan sorumluluk zincirinin hangi halkası sorgulandı, yıkım ve ölümlerde olan payları açıklandı mı…Devlet ve yetkili kurulları, cahil, ceplerini şişirmekten başka bir şey düşünmeyen V.Göçer gibi müteahhitlere yüklenmekten başka hangi icraatlarda bulundular.

Dört; hiç kimse, depremde ölümlere sebebiyet verenlerin cezalandırılmaları sonucunda kayıplarının geri geleceğini düşünmüyordu kuşkusuz. Fakat, on gün önce Deprem Konseyi’ni lağvedip bu gün de davaları “zaman aşımı” gerekçesiyle rafa kaldırmanın arkasındaki gerçek neden veya nedenleri açığa çıkarma adına medya veya diğer alanlarda sorumluluk sahibi, etkili bir ses duyamayacakmıyız…

 
Toplam blog
: 36
: 668
Kayıt tarihi
: 25.01.07
 
 

54 İstanbul doğumluyum. Hayatın her alanıyla ilgileniyorum. Çünkü düşünen ve yaşayan bir adamım. Esm..