Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mart '22

 
Kategori
Anılar
 

Derya

Günlerden pazar ya da pazartesi. İş günüydü, herhalde pazartesi. Sabah-sabah nedensizce güneş beklentisi. Ama yağmur yağması. Çayımı içtim. Gömleğimi giydim. Kravatımı bulamadım, ceket giymeyi unuttum. Ve çantamı alıp işe doğru yola çıktım. Daha doğrusu arabamı alacaktım. Sonra arabamı 2 günlüğüne arkadaşıma verdiğimi hatırladım. Nedeni hâlâ aklımda değil, ve gerçekten umrumda değil. Otobüs durağına gittim, oturdum tabi. Bir kadın geldi. Kahverengi saçları, yeşil gözleri. Hatta bakışları bile bir yerden tanıdık gibi..

Nedensizce irkildim tabi. Geçmişim öyle güzel değildir. Hatta çöp kutusu. Abartmayalım aslında, korku evi. Kadın telefonunu kurcalıyor, acelesi var. Beyaz gömlek ve siyah ceketli. Sıradan. Belli ki o da işe gidecek. "Merhaba" dedim salak gibi. Belki de düşüncelerim kendini ele vermişti o an. Bana baktı, "bana mı dediniz?" dedi. "Yok, güneşi selamlıyorum ben." dedim. "Ama güneş yok" dedi. Şehri kuşatan yağmur damlalarına küfür ettim. Ben cevap vermeyince umursamadı o da.

Düşünüyorum düşünüyorum, çıkartamıyorum. Kim yahu bu? Ben nerden tanıyorum? Derken otobüs geldi. Bindim ben de. Kadın kaldı. Herhalde başka bir otobüsü bekliyor diye düşündüm. En arka boştu. Oturdum ben de. Pencereden son kez kadına baktım. Sonra düşündüm durdum.

Kim, kim olabilir? Kim vardı yeşil gözlü olan bizim mahallede? Peki ya ben kimi gözlerini unutmayacak kadar çok sevebilirdim? Derya.. İlk aşkım. O an tüylerim diken diken oldu. Gözlerim doldu. Yıllardır aradığım kadını buldum. Ve şuan kaybediyordum. Uzaklaştıkça kaybettim. Onunla birlikte kendimi de.

 
Toplam blog
: 36
: 27
Kayıt tarihi
: 11.03.22
 
 

Öğrenciyim. Şiir yazıyorum. Kimse okumuyor. "Bir gün gelecek, tükenmiş baskıları nedeniyle arad..