Di' li geçmiş bir zaman teranesidir

Kelimelerin bittiği yerde bir sevişme değil, bir ayrılık yaşanır çoğu zaman. Kelimeler biter, dil çürür, dil çürüğü yüreği de çürütür.

Eklenecek bir anı biriktiremezsin heybende saçtığın keşkelerin üstüne. Bir dil-i geçmiş zaman teranesidir adına bir zamanlar aşk sonraları çile dediğin.

Ve zaman burada da indirir incecik yüzüne gölgesini umursamazlığın. Hayatın miladi bir takvimin zaman ayarına bağlı bir saatinin tiktakları arasında en sevdiğim dediğin ve prensesi olduğunu düşündüğün o hayal-i yüzün, hayal-i perişan eden kekremsi gülüşüyle asılı kalır senin de farkında olmadığın bir mişli geçmiş zamana, öyle ki nice sonra ötekinden öğrenirsin başını kaldırdığında gökyüzünde asılı duran az kullanılmış törpünün senin hayatına ait olduğunu.

Ve hayat iki dakika arasına sıkıştırılmış anların toplamıdır. Hayat bir zaman ayarıdır. Oysa aşk ayarsızdır, kapıyı vurmadan içeri giren ve senden hak etmediği duygularını paylaşmak isteyen birisi kadar ayarsız.

Ve mutluluk değil mutsuzluktur çoğu zaman. Sinsi bir virüs gibi girdiğinde yüreğine ilk saldırdığı yer beynin olacaktır. Sen daha farkına varmadan aşk cinlerinin oyununun, oyuna gelmişsindir zaten kalbur üstü duygularının.

Artık alışmalısın hep yenilmeye ve bazen yenilen bir gladyatör gibi alkışlarla ölmeyi de bilmelisin. Ve orada öldüğün sen değil zincirlerindir, kaybedecek esaretinden başka bir şeyin yoktur…