Didimli Doğa Yürüyüşçüleri, Serçin - Kışla ve Kapıkırı'ndaydılar

Bafa Gölü, Söke- Milas Karayolu üzerinde olup, Didim ilçemize de yaklaşık 15 kilometre uzaklıktadır...

Bafa Gölü, Ege Denizi’nin bir koyu- deniz kulağı iken, Büyük Menderes nehrinin alüvyonları denizle olan bağlantısını kesince, denizden göle dönüşmüş... Bu dönüşüm, denizle dostluğunu bitirmemiş, kendisine deniz göl arası  bir  görev vermiş...Beslenme kaynakları;  Büyük Menderes taşkınları, çevresindeki dağlardan inen sular ve yer altı suları, yeraltından deniz suyunun karıştığı da bilinmektedir...

Bafa Gölü’nü çok önemli yapan, tarihsel mekanlarla iç içe olmasının yanında,   doğal güzellikleriyle, bir kuş cenneti  olmasıdır...Korumaya alınmış bir tabiat parkı olan Bafa Gölü, Dünyada nesli tükenme tehlikesi ile karşı karşıya kalınan, Tepeli Pelikan, olmak üzere Cüce Karabatakların ve Deniz Kartallarının yaşama alanıdır..Çeşitli türlerde 300.000  kuşa da kışlaklık yapmaktadır...

Bu doğal güzelliklerin yanında , Heraklia Antik kentinin kalıntıları, manastırlar, kaya mezarları ve keşişlerin sığınma alanları mağaralarla dolu olan Bafa Gölü, Beşparmak Dağlarının her birinin  çeşitli şekillere figürlere benzeyen kayaları, ayrı bir güzellik vermektedir...

Doğayı, doğal hayatı seven bu hayatın içindeki akışları, güzellikleri yürüyerek, spor yaparak gören Didimli Doğa yürüyüşçülerinin rotası bu Pazar günü Serçin – Kışla ve Kapıkırı’ydı...

Bu yürüyüş, diğer yürüyüşlerimizden daha farklı ve heyecanlıydı...İlk heyecanı, Serçin Köyünden bindiğimiz teknelerde yaşadık...Yaklaşık yetmiş kişilik yürüyüşümüze bu hafta Kuşadası grubu da katılmıştı....Teknelere onar kişi bindik ve  teknenin her sallanışında heyecan dalgasına kapıldık...Bafa Gölü, özelikle otların, çeşitli atıkların etkisiyle yoğunluğu gitgide artmıştı... Kuşlar koloniler halinde bu gölün üzerindeydi...Balıkçıların ağları çevresine de kuşları korkutmak için korkuluklar asılmıştı.... Gölün üzerinde teknelerle giderken, hafif dalgalarla biraz ıslanmış olmamız adrenalinlerimizi artırdı... Çeşitli yaş grubunda doğa severlerin tekneleri gölün üzerinden Kışla Köyüne yöneldiği sırada bayan yürüyüşçülerin çoğunlukta olduğu teknenin yakıtı gölün ortasında bitince, teknede kısa süreli bir panik yaşandı... Başka teknelerden alınan yakıtla Kışla Köyü’ne ulaştığımızda tekne heyecanı tatlı bir anı olarak belleklerimize yazılmıştı... Gölden indik karaya ve asıl yürüyüşümüz bundan sonra zorluklara rağmen  güzeldi... Kış mevsime girdiğimiz bugünlerde dağlarda çiçeklerin olması, doğal  bitki örtüsü çeşitliliği ve çoğunu bir şekle benzettiğimiz kayalar görselliğimize katkıda bulundu... Asıl zor olan kayalar üzerinden, kayaların arasından, yanından zorlukla yol alırken çalılarla dikenlerle boğuşmamızdı... Tehlikeli geçitlerde yardımlaşma üst düzeydeydi... Yolumuz, yol demek ne kadar doğruysa, zorunlu olarak bazı Bafa Gölü’nün kıyısına iniyorduk, kıyıdaki kumsaldan biraz yürüdükten sonra kayalara tırmanmaya başlıyorduk... Müthiş bir manzarayı  fotoğraflarken hep dikkatli olmak zorundaydık, yanlış atacağımız bir adım bize büyük zararlar verebilirdi....

18 Kilometrelik doğa yürüyüşümüz, tatlı bir yorgunluk ve mutlulukla Kapıkırı’nda sona erdi...

Temennimiz bu doğal güzellikleri ve heyecanları herkesin yaşamasıdır... Yalnız kendi yakın bölgemizden değil, ülkemizin her bölgesinde doğa yürüyüşçülerinin bu bölgeye gelip yürümelerini umuyoruz...

Bu arada bu yürüyüşleri düzenleyen , planlayan ve uygulamasını başarılı bir şekilde yapan Türker Ertuncay Bey’e de; bu grubun bir üyesi olarak teşekkürü bir borç biliyorum....

Didimli Doğa Yürüyüşçüleri düzenli yürüyüşlerine; 11. 12 . 2011 tarihinde Gürçamlar – Kızılağaç parkuruyla devam edecekler...

Görüşmek üzere...

Not : Yürüyüşle ilgili fotoğrafları, yazının ilişiğindeki  fotoğraf galerisinden slayt olarak izleyebilirsiniz....

Erdoğan Şahin - Didim