Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Şubat '12

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Dindar gençlik yetiştirilecekmiş...

Dindar gençlik yetiştirilecekmiş...
 

Başbakanımız bunu bir görev biliyor...

Söylemlere ve yapılanlara baktığımız zaman bu aşama aşama gerçekleştiriliyor...

Dindar bir gençlik yetiştirmek için, zorunlu bir din eğitimi gerekiyor...

Din Eğitiminin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için önündeki tüm engeller yok edilmiş durumda...

AKP dönemiyle birlikte, İmam hatipler gözde okullar haline gelmeye başladı...

Başbakan’ın geçmiş söylemlerine baktığınız zaman, bunda bir terslik yok...

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir lafının koskoca bir yalan olduğunu, egemenliğin kayıtsız şartsız Allahın olduğunu söyleyen Başbakan’ın Elhamdülillah Müslüman’ım diyenlerin şeriatçıyım demesi gerektiğini ifade ederken de;  son hedefi göstermiş oluyor...

Köylerde taşımalı eğitim bahanesiyle öğretmen kalmadı... Bu köylerde öğretmenlerin yerini imamlar aldı...

Milli Eğitim Bakanlığı, önümüzdeki yıldan itibaren ilköğretim okullarının, 4- 8 sınıflarında Arapça derslerinin başlayacağını bildirdi...

Diyanet İşleri Başkanlığının açtığı Kur-an Kurslarında da büyük artışlar var...

Yetişkinler için açılan kurslara: 2000 yılında 9 bin kişi katılırken, 2010 yılında 300bin kişi katılmış...

İlköğretim çağındaki çocuklar için açılan yaz kurslarına: 2000 yılında 715bin kişi katılmışken, 2010 yılında 1 milyon 880bin kişi katılmış...

Diyanet işleri Başkanlığının 2012 yılı bütçesi % 22 artışla  3milyar 890bin liraya ulaşıyor...Bu rakam 12 Bakanlığın bütçesinden daha fazladır...

İlköğretim okullarında zorunlu din dersleri, AİHM'nin verdiği bir kararla  “özgürlük” ihlali olarak görülmesine  rağmen devam ediyor...

Kısacası rakamlar, veriler ve geldiğimiz nokta nereye doğru yönlendirildiğimizi açıkça ortaya koyuyor...

 

***

Din eğitimi ile özgür düşünce eğitimi uzlaşabilir mi?

Bu ülkeyi yönetenlerin görevi; halkını bir dine, bir mezhebe, bir inanca mı yönlendirmektir?

Bu din hangi dindir? Siyasallaşan, Şeriatlaşan din midir?

Bu anlayış hangi mezhebe göre şekillenmektedir...

Başbakan’ın karşı çıktığı ateizm bir düşünce bir inanç değil midir? Dışlanması mı gerekir? Düşünceleri, inançları dışlamak, suç değil midir?

Laikliğin dinler inançlar karşısında tarafsızlığı, kısacası insanları özgür düşünceye yönlendirmesi çok mu tehlikeli ve korkutucudur?

Dinsel eğitimle dindarlaştırılmak istenen kitle, daha kolay idare edildiği, yönetildiği için mi bazı siyasilerce tercih ediliyorlar...

Özgür düşünen beyinler, bilimsel alanlarda, sosyal alanlarda önemli buluşlar ve gelişmeler sağlıyorlar...

 

***

Atatürk ilkelerinin ve Cumhuriyetimizin temeli laiklik, bu ülkenin birliğinin, beraberliğinin ve eşit olma duygusunun bir çimentosu ve sigortasıdır..(Yozlaştırılmış laiklikten bahsetmiyorum)

Mezhepsel çatışmaların, dinsel sapmaların, saplantıların, baskıların etkisinden bizi koruyacak tek seçenek Laik Cumhuriyet yönetimidir...

***

Cumhuriyetin kuruluşunun ilk döneminde ilk başlarda bir ihtiyaç gibi algılanan Diyanet İşlerinin günümüzde bir mezhebe, gittikçe siyasallaşan yapısıyla da yararından çok zararı olmaktadır... Ödediğimiz vergilerlerle bu kurum geleceğimize, özgür düşüncelerimize karşı düşmanlar yetiştirmektedir... Bu kuruma günümüzde ihtiyaç kalmamıştır...

***

Başbakan’ın, “Dindar gençlik yetiştireceğiz düşüncesini, ülkemizin geleceği açısından çok tehlikeli buluyorum...

Özgür iradeli gençlik yetiştirmekten ve gençlerden niçin bu kadar korkuyoruz....Çağdaşlığın ve blimselliğin yolu özgür beyinler yetiştirmekten geçer... Gençler dindar mı olacaklar yoksa başka birşey mi olacaklar bırakalım onlar özgürce karar versinler...

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..