Dondurmam gaymak!

Dondurma, her yaşta insanın, bilhassa çocukların severek tükettiği bir yiyecek.
Boğaz şişmesi, bademcik gibi sorununuz yoksa ne mutlu size.
İstediğiniz kadar tüketin. Yedikten sonra mutlaka su için.
Çok terli iken, dondurma yememeye dikkat edin.
Şimdi dondurma zamanı.

Günümüz teknolojisi içinde üretilen çeşitli dondurmaları, her yerde bulmak mümkün. Hem de istediğiniz her türden. Kakaolu, vişneli, çilekli… Ne ararsanız.

Muğla’nın bir kasabasında geçen hikâyede, (bütün oyuncular Muğlalı) “Dondurmam Gaymak” (ABD iki ödül) filminde, büyük dondurma sektörüne (markalarına) karşı ayakta kalma mücadele veren kahraman dondurmacı Ali Usta’yı biliyorsunuz? Adamın canı çıkıyor. Ekmek parası için. Küçük kasabada başına gelmedik iş kalmıyor. Kısacası; ”küçük kasabada, kalite savaşı.” veriliyor. Ali Usta’nın dondurması tercih edilince, büyük firmaların kafası atıyor. Savaş başlıyor.

Sizce en kaliteli dondurma nerede üretiliyor?

İstanbul’da mı?
Ankara’da mı?
Maraş’ta mı?
Muğla’da mı?
Nerede?

Dondurma yapımı çok önemli. Dondurmanın içinde ne var? Esas maddeler nelerdir? Salep (Sahlep) ve sütün dondurmada yeri nedir?
Salep; dondurmanın özünü (mayasını) oluşturuyor. Süt ise besin ve lezzetini. Şeker, bal tadını.
Piyasada dondurma yapmak için kilosu 10 YTL olan salepler var. Kilosu 250 YTL olan gerçek salepte var. Siz daha çok kar için hangi salebi kullanırsınız?
E tabii ki 10 YTL olan salebi. Bir de inek sütü. Dondur dondur sat.
Gerçek dondurma; “gerçek salep ve keçi sütünden” olurmuş. Bütün damak zevki ve işin sırrı oradaymış.

*
Dondurmaya koku ve tat kazandıran salep denilen şey; yaban orkidesinin soğanları(yumrusu).Toprak içinde iki soğanı olurmuş orkidenin. Birisi alınır. Birisi toprakta bırakılırmış. Yeniden üresin diye. İki soğanı da alınırsa orkide yok olurmuş. Bilinçli toplamak gerekiyor demek ki. (İçerdiği en önemli madde glikomannan’mış. Su ve sütle birlikte kullanıldığında şiştiği için yaygın bir şekilde dondurma hammaddesi olarak kullanılırmış.) Bu bitki yurdumuzda yabani olarak açık arazilerde yetişmektedir. Kazdağları’nda da vardır. İç Anadolu’da kıymeti bilinir, toplanır. Kuru yumruların kilosu 200-300 TL.dir. Maraş dondurmasının sırrı da burada demek ki.

*
Siz; dondurma yapmak için, Yenice’den, Yozgat-Akdağmadeni’e gidip, salep toplar mısınız? Salep için Kastamonu’ya gider misiniz? Aldığınız salepleri, su değirmeninde, (önce 10 kg pirinci öğüterek değirmen taşını temizleyip) öğüterek özenle hazırlık yapar mısınız?

Süt aldığının kişileri tanır mısınız? Keçi sütünü aldığınız yerlere, keçileri sağmadan önce, sabah kaldırın gezindirin. Sonra da keçilerin yelinlerini (memeleri) yıkayın. Süte toz, pislik girmesin. Keçi içine zeytin dökmesin(!), sütü iyi süzün, hasta olduğunu hissettiğiniz keçilerin sütlerini sağmayın, diye öğüt verir misiniz? Yoksa “süt süttür” deyip geçer misiniz?

*
Eğer bütün bunları yaparsanız. Kaliteli dondurma için, malzemeyi iyi seçerseniz. İyi işçilik yaparsanız. Sizin dondurmanıza dil uzatacak kimse çıkmaz. “Üretime değer veren, insana değer verir.” İnsanlar da kendileri için üretilen kaliteli her şeye sahip çıkar. “İnsanı kazanan, para da kazanır.” Hani bir Alman demiş ya; ”İnsanların güvenini kaybedeceğime, paramı kaybederim.” Çok doğru demiş.

*
Küçücük bir kasabada dondurma üretip, İstanbul’da yapılan, ”Dünya Mimarlar Kongresinde” dondurma ikram etmek kolay mı? Çanakkale Seramik Fabrikaları’nın düzenlediği etkinliklerde, seramik bayramlarında dondurma sunabilmek kolay mı?
Memlekette dondurma mı yok?
Başbakan Recep Tayip ERDOĞAN sizin dondurmanızı yiyecek.
Ünlü siyaset adamları; Süleyman DEMİREL, Deniz BAYKAL, Mesut YILMAZ, İlhan KESİCİ, Kürşat TÜZMEN ve diğerleri.
Hülya AVŞAR, Muazzez ABACI gibi birçok sanatçı.
İbrahim BODUR, Ahmet Nazif ZORLU gibi birçok iş adamı.
Şenol GÜNEŞ gibi ünlü spor adamları, niye bu dondurmayı tercih eder?

Yenice’ye, Doğa Yürüyüşüne gelen sanatçılar ve misafirler niye, “Harika” diye söylenirler.
Çanakkale’ye gelen yabancılar, üşenmeden, niye özel otomobilleri ile yüz km. gelip, Yenice’de dondurma yerler?
Yenice’nin köylerinden, ilçeye gelen, dedeler, feraceli nineler, analar, teyzeler… Cümle âlem dondurma dükkânı önünde niye sıra olurlar?

*
İstanbul’da Borsa Lokantalarının, dondurmanızı biz satalım dediği, kişi kim? İstanbul’da dondurma satması istenilen Yeniceli kim?
“Dondurmanın soğuk yüzünde, sımsıcak bir gülümsemeyi” yakalayan kim?

*
Bu günlerde, ”Türk Patent Enstitüsü’nden “YENİCE DONDURMA” adıyla isim hakkı alacak olan, “küçük kasabanın, büyük dondurmacısı” kim?
Kazdağları’nın esintisini, andız ağaçlarının serinliğini, kekiğin kokusunu, gökyüzünün berraklığını, küçücük bir dondurma külahı içinde sunan bu kişi,
“Hikmet TAŞ, Taşlar Pastanesi”
Babası Niyazi Amca’nın, tecrübeleri ile kaliteye yön veren, Hikmet TAŞ,
Yenice’de çok kişinin keşfettiği, çok az kişinin keşfedemediği “Hikmet TAŞ.”
Ulusal basında Yenice’nin adını duyuran, Yenice’yi dondurmanın kıblesi yapan, Hikmet TAŞ.

*
“Dondurmam Gaymak” filmi gerçek oldu.
Çanakkale’nin en küçük ilçesi Yenice’de.
Küçük dükkânın da, büyük işler yapan dondurmacı:
“Hikmet TAŞ”
“Yolun açık olsun.”

Yok canım! “Dondurma dondurmadır” diyenler varsa.
“Halep ordaysa, arşın burda.”
Gelin, görün.
Dondurma Yenice’de.
Bütün Milliyet.blog yazarlarını, okuyucularını beklerim Yenice’ye.
Dondurma yemeye.
Herkes kendi kesesinden yesin içsin.
Davetim var benim.

Şaka! Şaka!
Yenice’ye yeter ki siz gelin.
“Dondurmalar benden.”

Geldik.
Gördük.
Yedik.
Dersiniz.

Beğenmezseniz, cezayı bana kesersiniz.