Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Temmuz '10

 
Kategori
Siyaset
 

Dünden bugüne siyaset ve din*

Dünden bugüne siyaset ve din*
 

Başlıkdan da anlaşılacağı üzere bizim bu ülkede siyasetten tek anladığımız; Laiklik, türban, üç hilal ve orak çekiçten başka hiçbirşey değil. Sürekli olarak birilerinin bizi idare etmesini ve birilerinin bizim yerimize okuyup çalışıp ve gene bizim yerimize hakkımızı savunsun istiyoruz. Eğer yapmazlarsa da yine açık bir kapımız var ''ALLLAH' (?) hemen ona havale ediyoruz.

Dünya varolduğundan beri üzerinde sürekli olarak canlılar yaşamışlardır. En sonunda evrimler kısmen tamamlanmış ve ilkel insan ortaya çıkmıştır (daha öncesi için konuşmak şu an için pek doğru değildir). İlk insanın çıkmasıyla birlikte ilk hiyerarşide doğmuştur. Usta- çırak ilişkisi, insanlar sırasıyla yardımcı materyalleri kullanarak yaşamaya başlamışlardır. Daha sonra korktukları her cisme ve ya doğa olayına yaratıcı gözüyle bakmışlardır.

En sonunda tanrıda evrim geçirip büyüyerek gelişerek bugün ki müslümanların 'Allah' ı olmuştur. Tabiki ulu yaratıcı olurda onun kitapları olmaz mı? Tam tamına dört büyük kitabı vardır. Hepsinin ortak özelliği birliği ve başkaldırmamayı öğütler, bu da nitekim sadece üst kademe insanların işine yarar. Marx'ın tersine ben dinin bir afyon olduğunu düşünmek yerine, insanların boyunlarına takılan bir tasma olduğunu düşünüyorum. Çünkü din insanları uyuşturalım diye değil kontol edebilelim diye bulunmuş birşeydir. Amaç insan kontorlü ise herşey mübahdır.

Bu ülke topraklarında yaklaşık XIII asırdır müslümanlık süre gelmektir ve devlet işlerinde herzaman yerini korumuştur. Uzunca bir süre devlet yönetimi şeriat olarak adlandırılıp, kullanılan kanunların tanrı tarafından atfedildiğini insanlara lanse etmişlerdir. Daha sonra Atatürk ortaya çıkmış ve dinle devlet işlerin birbirinden ayrılmasına karar vermiştir. Getirdiği yeni düzen eski Osmanlı yeni Türkiye ye tam entegre olmadan alkol şişelerine ve sigara paketlerine yenik düşmüştür. Ondan sonra gelenler onun kafasının içindekileri bilmedikleri için bir çuval inciri berbat etmişlerdir. Günümüz Türkiye'si ile 20.yy başı arasındaki tek fark, ; silahlı başka ırklar esareti değiliz ama devam eden politika hep aynı. Artık siyasetçi(?)lerin tek derdi günü geçirmek asker mantığıyla 'Benden sonrakiler ne halt ederse etsin'' deyip. ABD ve AB ye kuyruk sallamaktan, dolmak bilmeyen küplerini doldurmaktan başka dertleri yoktur.

Türkiye siyasetini artık halk oluşturmamaktadır. Halk sadece gözünü kapatıp... açmaktadır.

*Tarafsız Homosapiens den alıntıdır.

 
Toplam blog
: 27
: 1610
Kayıt tarihi
: 30.12.06
 
 

Kobi Danışmanı www.facebook.com/projeyazdanismanlik   ..