Dünya Kadınlar Günü

ABD'nin New York kentindeki bir fabrikada çalışan işçi kadınlar, daha iyi çalışma koşulları, emeklerinin karşılığında hak ettikleri ücret ve daha iyi yaşam için mücadele vermektedir. 8 Mart 1908 günü, haklarını alabilmek için greve giderler. Greve giden kadınlar fabrika binasına kilitlenirler. Ancak beklenmedik bir şey olur ve fabrika yanmaya başlar. Ne yazık ki yangından fabrikada bulunan kadın işçilerden çok azı kaçarak kurtulmayı başarır. Yanan fabrikadan kaçmayı ve fabrikanın çevresine kurulmuş olan barikatları aşmayı başaramayan 129 kadın işçi yanarak ölür.
İlk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlayan 8 Mart, 1975 yılında daha yaygın olarak kutlandı ve sokağa taşındı.

Bu uğurda verilen canlar olsada, tüm bunlara rağmen kadınlar hiçbir zaman mücadelelerini bırakmadılar. Aksine daha çok hırslanarak bir ellerinde ekmek, bir ellerinde gül ile meydanlarda seslerini duyurmaya çalıştılar. Herşey karın tokluğu, yaşam güvencesi ve daha kaliteli bir yaşam için.

Yeni Zelanda, kadınlara seçme ve seçilme hakkını veren ilk ülke. İngiltere’de seçme seçilme hakkı isteği, senatoya baskın ve hatta bir milletvekilinin evini kundaklamaya kadar gitmiş, hırslı bir çalışma ile kazanılmış bir hak. Amerika’da da sert protestolar, kavga dövüşler, hapislere atılmalar.

Birleşmiş Milletler tarafından yapılan bir araştırmaya göre; Dünyadaki işlerin %66’sı kadınlar tarafından görüldüğü, buna karşın kadınlar dünyadaki toplam gelirin ancak %10’una sahip oldukları, dünya’daki mal varlığının ise % 1’ine sahip oldukları, başka bir değişle dünyadaki işlerin % 34’ü erkekler tarafından görülüyor ama erkekler dünyadaki toplam gelirin % 90’ına ve toplam mal varlığının % 99’una sahip oldukları şeklinde açıklanmıştır.

Türkiye'de ; Sivil toplum örgütü temsilcileri ve siyasetçilerin demeçlerinde, basında ve haber bültenlerinde Dünya Kadınlar Günü var. Konuşuyoruz, anlatıyoruz, sokaklarda kadınlara çiçekler dağıtılıyor, mağazalarda alış-veriş furyası yaratılarak hareketli bir gün yaşatılmak istenmektedir. Sadece hatırlanması gereken takvim sayfası olmamalı.

İngiltere’de seçme hakkının kazanılma yılı 1928. Amerika’da 1920. Türkiye’de, seçme hakkının kazanılması denmez de, hakların verilmesi: 1926. Seçilme hakkı: 1934.
Atatürk’ün kadınların seçilme hakkının verilmesinden sonra yazdığı:

Bu karar Türk kadınına sosyal ve siyasî hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiştir. Çarşaf içinde; peçe altında ve kafes arkasındaki Türk kadınını artık tarihlerde aramak lâzım gelecektir. Türk kadını evdeki medenî mevkiini salâhiyetle işgal etmiş, iş hayatının her safhasında muvaffakiyetler göstermiştir. Siyasî hayatta belediye seçimlerinde tecrübesini yapan Türk kadını, bu sefer de mebus seçme ve seçilme suretiyle haklarının en büyüğünü elde etmiş bulunuyor. Medenî memleketlerin bir çoğunda, kadından esirgenen bu hak, bugün Türk kadınının elindedir ve onu salâhiyet ve liyakatle kullanacaktır.”

Dünden bugüne baktığımızda:Ülkem için, bu ülkenin çocukları için, bu ülkenin yarınları için; tebessüm ettiren ilerlemeler yerine, güldüren gelişmeler olduğunu görmek dileğiyle tüm kadınların; Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun...!