Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Şubat '08

 
Kategori
Şiir
 

Düş aşkı

Kaç kere ölüp dirileceksin kalbimde
Kaç kere ölüp dirileceğim bedenimde
Kaç kere solup açacak gökmavisi umutlarım
Kaç kere çarpışıp ağlayacak bulutlarım

Aşk düşünce ile şekillenen bir düş’tü

...Tüm tanınmış ve tanımlanmışlar toplanmıştı. Henüz şekillenmemiş bir düşünce olarak duran o düş... Yargılanmayı bekliyordu, hilkat garibesi gibi duran, adsız, tanımsız, ürkek, çekingen, korku dolu...

...”Etiketli” olmanın gururuyla söyleşen tanımlanmışlar aralarındaki konuşmaları kavgaya dönüştürmüştü bile-siyasi, dogmatik, pragmatik, felsefi, dini, edebi, ebedi, rasyonalist, gerçekçi, modern, postmodern, realist, sürrealist, barok, rönesans, idealist... Her ne varsa... Düşünce olarak...

...Hiç biri sahiplenmiyordu kimsesiz duran hilkat garibesini. Hiç biri kalıbına sığdıramadı yaratığı... Düş ve düşünce karışımı gibi duran o tanımsıza “Aşk” dediler.Köşede sıkışmış dururken bu gürültü Aşkı o kadar rahatsız etti ki... Sorgusuz, sualsiz, kuramsız, teoremsiz, formülsüz yok oldu bir anda...

...Ve Aşk kendini ateşe attı... O kadar yanıyordu ki içi, kül olmayı istedi. Kendisinin de bir ateş olduğunun farkında değildi.

...Ve Aşk kendini denize attı... O kadar boğucuydu ki içindeki, diplerde erimek istedi. Kendisinin de bir deniz akıntısı olduğunun farkında değildi.

...Ve Aşk kendini uçurumdan attı. O kadar hafifti ki içi, havada süzülen bir kuş olduğunun farkında değildi.

...Ve Aşk kendini toprağa gömdü. Öyle bir sırdı ki içi, ancak toprak bunu taşır sanmıştı. Tomurcuklanıp filizlenmeyi bekleyen bir tohum olduğunun farkında değildi...

 
Toplam blog
: 9
: 314
Kayıt tarihi
: 17.02.08
 
 

Özel bir basım yayın şirketinde aktif satış bölümünde 6 yıldır çalışmaktayım sürekli insanlarla iç i..